Yetmişli yıllar

Toplumun alt-üst olduğu, insanların rüzgâr önündeki yaprak gibi savrulduğu başkalaşım yıllarıdır.

Sol ideolojinin, Marksist düşünce sisteminin etkilediği üç militan genç adalet önündedir.

İdamları istenir

Sonuçta idam edilirler

İdam gerekli miydi? Hep tartışıldı, hala da tartışmaya devam ediliyor, ‘elbette ceza verilmeliydi fakat bu ceza idam olmamalıydı’ yolundaki görüşler ağırlık kazanmaktadır.

Üç genci idam ettik

Sonuç ne mi oldu? Tabii ki koca bir ‘hiç’

Toplum radyodan televizyona geçmiş, televizyon programları geçmişte var olan tüm değerleri sallamaya başlamış, yeni değerlere kapı aralar olmuştur.

Rüzgâr Avrupa ve Amerika’dan esecek, teksas, tommiks, swing vb. çizgi romanların sanal kahramanları gençleri başka dünyalara alıp götürecektir.

Kırsaldan şehirlere doğru göç dalgası başlayacak, köyde hiçbir şeyi olmayan insanlar, taşı toprağı altın olan İstanbul’a doğru sel misali akacaktır.

Askeri muhtıra ile iktidar al-aşağı edilecek, yönetim askerlerin eline geçecektir.

27 Mayıs darbesi ile yönetime gelen askeri kadrolar, 12 Mart Muhtırasıyla yeniden iş başı yapacak, ülkeyi kendi istekleri doğrusunda yönetmeye devam edecektir.

Demokrasi rafa kaldırılacak

Raftan inmesi de epey bir zaman alacaktır.

Bu yıllarda sağ ve sol kutuplarda toplanan gençler, ilk defa meydanlarda karşılaşacak, taşlaşma biçimde başlayan şiddet olayları, aynı kalmayacak, silahlı eylemlere doğru hızlı bir geçiş yapacaktır.

1977'de 1 Mayıs gösterileri birden bire karışacak, 34 vatandaşın ölümü ve yüzlercesinin yaralanması ile sonuçlanacaktır. Taraflar, olaylardan birbirlerini sorumlu tutarken, asıl sorumlular o kargaşada izini kaybettirip yok olacaklardır.

Sinemalarda önce seks furyası, hemen arkasından ise arabesk fırtınası esecek, insanımız ve onun geleneksel değerleri savrulmaya devam edecektir.

Kuyruklar, yokluklar, sağ-sol çatışmaları insanımızı derinden etkileyecek, ‘köşe olma, köşe kapma, parsa toplama ve köşeyi dönme’ terimleri tedavüle çıkacaktır.

‘Ara seçim’ denilen ve 5 milletvekilinin seçileceği seçimi, 5-0 kazanan muhalefet iktidara yürüyecek, iktidar partisi ise istifa edip köşesine çekilecektir.

Abdi İpekçi suikasta kurban gidecek

Katil ise yakalandıktan sonra konduğu hapishaneden elini kolunu sallayarak kaçacak,  ‘Papa’ya suikast’ eyleminde boy gösterecektir.

Kamu kurumları, devlet daireleri, okullar, mahaller, şehirler, caddeler vb. sağ ve sol guruplar tarafından parsellenecek, kurtarılmış bölgeler meydana gelecektir.

70’li yıllar değişim ve anarşi yıllarıdır

İnsan ilişkileri farklılaşmış

Geleneksel yapı, meydana gelen güçlü akıntıya direnememiş, ağaç barakalar gibi yıkılıp gitmiştir.