DR OKURUN ŞEHADETİ
Dr Seyfi ŞAHİN
Dr Seyit Ahmet Okur,
Kayseri’de Büyük şehir belediyesinde,
Değişik makamlarda bulunmuş,
Halkla iyi ilişki kuran, yumuşak huylu bir meslektaşımızdı.
Emekli olduktan sonra,
İşyeri hekimliğine başladı.
Başarılı şekilde bu işi de yürütüyordu.
Grubumuza bir bilgi girdi.
“Testleri pozitif çıkan iki işçi kendisini gizleyerek,
Bana muayene olmuş.”
“Şimdi benim testlerim de pozitif” dedi.
Duyduk ki, Üniversite hastanesine yatırılmış.
3 gün önce de vefatını öğrendik.
Allah rahmet eylesin.
***
İslam’da salgın zamanlarında ölenler şehittir.
Dr Seyit Ahmet okur, dindar inançlı bir hekimdi.
Güzel bir insandı.
Güzel öldü. Şehit oldu.
Yalnız bu bir iş kazasıdır.
Devletin bu mağdur kişilere tazminat ödemesi lazımdır.
Kendini saklayıp,
Bir hekimi de ölüme sürükleyen işçilerinde suçlu olduğu aşikar.
Bu kişilere ceza gerekmez mi?
Böyle bir gaflet,
Böyle bir cinayet olur mu?
Hukukun bir yaptırım uygulaması gerekmez mi?
Devletin tedbirleri de acaba sorgulanmalı mı?
***
Türkiye’de bazı hastalıklar vardır ki,
İhbarı mecburdur.
Eskiden firengi, cüzzam ihbar edilir. Hasta kontrole alınır.
Gerekli yerlere yazılar yazılır tedbir alınır dı?
Şimdi de kolera, tifo, gibi enfeksiyon hastalıkları,
Aids ve kırım Kongo ateşi gibi Viral hastalıklar da
Takip altındadır.
Tabii ki korona da ihbarı mecburi hastalıklardandır.
Ama salgın döneminde görülüyor ki,
Bütün hayat duruyor.,
Belli yaş grupları dışarı çıkamıyor.
Pek çok şeye kısıtlama geliyor.
Ama yetiyor mu?
Daha önce ABD, İngiltere, İspanya ve italya’yı kınamıştık.
Hastaneler yetmiyor diye…
Şimdi aynı durum başımıza gelmek üzere,
Hele Kayseri’de salgın iyice yaygınlaştı.
Yakınlarımız hastalanıyor.
Yaşımız 70 i geçtiği için,
Ben de hasta bakmayı, ameliyatları erteledim.
Eve çekildim.
Çocuklarım ve torunlarımla aynı bağ evinde kalıyorduk,
Onları ayırdık evlerine gittiler.
Bu işin şakası yok.
Hasılı vel kelam,
Vatandaş devlet, aileler işi ciddiye almalı,
Sevgili Dr seyit Ahmet Okurun şehadetinden ibret almalıyız.
Evde kalmalıyız vesselam….
08.09.2020, Kayseri.
