Memur-Sen 4/C’lilerin Haklarını Savunuyor

NEVŞEHİR(MHA) Memur-Sen İl Temsilcisi Mustafa Özdemir, kamuda 4/C li olarak istihdam edilenlerin zorunlu olarak emekliliğe sevk edilmemesi için çeşitli girişimlerde bulunduklarını söyledi. 

Kamu Kurum ve Kuruluşlarındaki Geçici Mahiyetteki İşleri Yürütmek Üzere Geçici Personel İstihdamı ve Bu Personele Ödenecek Ücretler Hakkında Karar’ın 15. maddesinin yürürlükten kaldırılması talebiyle Başbakanlığa ve Maliye Bakanlığına yazılı başvuruda bulunduklarını ifade eden Memur-Sen İl Temsilcisi Mustafa Özdemir, “Söz konusu kararın “Sözleşmenin sona ermesi” başlıklı 15. maddesinde, Bu Karar kapsamında istihdam edilecek geçici personelin hizmet sözleşmeleri, 5510 sayılı Kanun kapsamında yaşlılık veya malullük aylığına hak kazandıkları tarihte sona erer hükmüne yer verilmiştir. Bu düzenleme karşısında, emekliye ayrılma şartlarını taşır hâle gelen geçici personelin, isteği olmasa da resen emekliliğe sevk edildikleri bilgisini almaktayız. Oysa memurlar için bu durum farklıdır. Emeklilik şartlarını taşır hâle gelen bir memur isterse emekliye ayrılmakta, istemezse 65 yaşına kadar çalışabilmektedir. 2013 yılı toplu sözleşmesinde taban aylığına yapılan artışın Ocak 2014’te yürürlüğe girmesinden dolayı Ocak ayından önce emekli olan geçici personelin emekli ikramiyesinde yapılan artıştan yararlanamaması nedeniyle hak kayıpları yaşandı. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda yer almayan bu sınırlamanın Bakanlar Kurulu kararıyla yapılmış olması, öncelikle Anayasa’nın 13. maddesine yer alan, “Temel hak ve hürriyetler, özlerine dokunulmaksızın yalnızca Anayasanın ilgili maddelerinde belirtilen sebeplere bağlı olarak ve ancak kanunla sınırlanabilir. Bu sınırlamalar, Anayasanın sözüne ve ruhuna, demokratik toplum düzeninin ve lâik Cumhuriyetin gereklerine ve ölçülülük ilkesine aykırı olamaz” hükmü ile çelişmektedir. Bilindiği gibi geçici personel istihdamının dayanağı 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 4. maddesidir. Söz konusu kanun kapsamında istihdam edilen memurlar ve diğer çalışanlar için öngörülmeyen bu sınırlamanın geçici personel için öngörülmüş olması Anayasa’nın 10. maddesinde yer alan, “Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar” hükmüne de aykırıdır. Anayasa Mahkemesi’nce verilen kararlarda sıkça vurgulanan, “Anayasa’nın 10. maddesindeki ‘kanun önünde eşitlik ilkesi’ hukuksal durumları aynı olanlar için söz konusudur. Bu ilke ile eylemli değil, hukuksal eşitlik öngörülmüştür. Eşitlik ilkesinin amacı, aynı durumda bulunan kişilerin yasalar karşısında aynı işleme bağlı tutulmalarını sağlamak, ayrım yapılmasını ve ayrıcalık tanınmasını önlemektir. Bu ilkeyle, aynı durumda bulunan kimi kişi ve topluluklara ayrı kurallar uygulanarak yasa karşısında eşitliğin çiğnenmesi yasaklanmıştır” ifadesi de bu durumu somut olarak ortaya koymaktadır.” açıklamalarında bulundu.