Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi rektör adaylarından Prof. Dr. İsmail Bekci, “Yeni Türkiye, Yeni Üniversite” sloganıyla başlattıkları çalışmalarında tüm akademisyenlerinin ve öğrencilerinin ilham alabileceği bir Üniversiteyi oluşturmak istediklerinin altını çizdi.

Bilgi üreten, uluslararası saygınlığı olan bir üniversite oluşturmak amacıyla Üniversitemizin ortak akılla beraber yönetilmesi gerektiği inancını taşıdıklarına dikkat çeken Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektör adayı Prof. Dr. İsmail Bekçi, “Yeni dönemde Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesini, tüm akademisyenlere ve öğrencilerimize ilham veren bir bilim yuvası olarak düşlüyorum. Üniversitemizi, bilimsel merakın üst düzeye taşındığı ve bilimin şevkle konuşulduğu bir yaşam alanı olarak görüyorum. Böylesi bir üniversite idealinin yaşanmış örneklerinin köklerimizde olduğunu biliyorum. Neden üniversitemiz Endülüs medeniyetinin başkentliğini yapmış Kurtuba’nın (Cordoba) misyonunu üstlenmesin? Neden üniversitemiz Kurtuba gibi bilim ve özgür düşünceyi insanların tüm hücrelerine kadar hissettiği bir bilim ve sanat merkezi olmasın? Neden üniversitemiz Kurtuba gibi bir cazibe merkezi, üst düzey bilim insanları yetiştiren bir ilim yuvası, bilimsel araştırmanın üst seviyelere taşındığı, gerçek bilgiye ulaşmanın en büyük kaygı olduğu bir yaşam alanı olmasın? Biz, üniversite yönetiminin böyle bir ortamı hazırlamakla sorumlu olduğunu düşünüyoruz. Bu bağlamda; Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi’nin öğretim üyesinden öğrencisine, idari personelinden diğer çalışanlarına kadar bir AİLE olduğu inancını taşımaktayız. Farklı seslerin, farklı görüşlerin ve farklı düşüncelerin zenginlik olduğu inancını taşımaktayız. Üniversitenin, bilimsel özerkliği ve kamu tüzel kişiliğine sahip yüksek düzeyde eğitim-öğretim, bilimsel araştırma, yayın ve danışmanlık yapan bir yükseköğretim kurumu olduğu inancını taşımaktayız. Üniversitenin, içerisinde özgür beyinlerin buluştuğu ve yarıştığı ortamın adı olup; bilgiyi üreten, öğreten ve toplumun hizmetine sunan bir yükseköğretim kurumu olduğu inancını taşımaktayız. Üniversitelerin, din, dil, cinsiyet ve etnik köken ayırımı olmaksızın düşünce ve ifade özgürlüğünün en üst düzeyde yaşama alanı bulduğu ortamlar olduğu bir yükseköğretim kurumu olduğu inancını taşımaktayız. Bilgi üreten, uluslararası saygınlığı olan bir üniversite oluşturmak amacıyla Üniversitemizin ortak akılla beraber yönetilmesi gerektiği inancını taşımaktayız” dedi.