Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından öğrenci ve akademisyenlere yönelik olarak başlatılan ‘YÖK Kültür-Sanat Söyleşileri’nin üçüncüsü Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesinde YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç’ın katılımlarıyla gerçekleştirildi.
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen söyleşiye; YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç, Nevşehir Valisi Mehmet Ceylan, Nevşehir Milletvekilleri Mustafa Açıkgöz, Murat Göktürk ve Ebubekir Gizligider, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Sabahattin Sarıdoğan, YÖK Başkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, YÖK Genel Kurul Üyesi Doç. Dr. Zeliha Koçak Tufan, üniversite rektörleri, davetliler, üniversitemiz akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı.
Programın açılışında konuşan Rektörümüz Prof. Dr. Filiz Kılıç, Yükseköğretim Kurulu tarihinde ilk kez öğrenci ve akademisyenlere yönelik ‘YÖK Kültür Sanat Söyleşileri’ başlığı altında düzenlenen etkinliklerin 3’üncüsüne Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak ev sahipliği yapmaktan duyduğumuz memnuniyeti dile getirdi.
Kılıç konuşmasının devamında “ Toplumların sahip olduğu en büyük hazinelerden biri kuşkusuz gençlerdir. Bu hazineyi hakkıyla değerlendirenler başarıya ulaşmaktadır. Rekabetin yoğun bir şekilde yaşandığı bilgi çağında bir adım önde olmanın anahtarı yetişmiş insan gücüne sahip olmaktır. Ülkemiz gençlik potansiyeli bakımından birçok ülkeden ileri düzeydedir. Bu potansiyeli aktif ve üretken hale getirmenin yolu sistemli ve doğru eğitimden geçmektedir.
Bu kurumlardan biri olan Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi üniversiter misyonunu en güzel şekilde kurulduğu günden bu güne yerine getirme gayretindedir. Sistemli ve doğru bilgiyi rehber, kaliteyi ilke edinen üniversitemiz, yeniliklere açık bir üniversite olma gayretiyle hareket etmektedir. 8 yıl gibi kısa bir sürede hızlı ve dengeli bir gelişme kaydeden üniversitemiz, öğrencilerine, akademik ve idari personeline en iyi imkânları sunmaya çalışarak tercih edilirliğini her yıl arttırmıştır. Bunun yanı sıra üniversitemizin ulusal ve uluslararası alanda yaptığı kültürel ve bilimsel etkinlikler, hızla büyüyen fiziki yapısı ve öğretim kalitesi adından sıkça söz ettirmesine ve tanınırlığını arttırmasına vesile olmuştur”dedi.
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesinin 2016 yılına kadar elde etmiş olduğu başarılara değinen Rektörümüz “Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, gençliği bir hazine olarak görüyor ve geleceğimizi en iyi şekilde imar etmeye çalışıyor. Gençlerin yetişmesi için sürekli kendini yeniliyor ve geliştiriyor.
Göreve geldiğimiz dönemde 3 fakülte, 2 enstitü, 1 yüksekokul ve 3 meslek yüksekokulu ile çalışmalara başladık. Genç bir üniversite olmanın getirdiği azim, kararlılık ve heyecandan hiçbir şey kaybetmeden bugün gelinen noktada, fakülte sayımızı 7’ye ulaştırmış durumdayız. 3 enstitü, 3 yüksekokul, 7 meslek yüksekokulu ve 8 araştırma merkezi ile gelişmeye ve ilerlemeye devam ediyoruz. Bununla birlikte 2008 yılında 2 bin 600 olan öğrenci sayımız bu gün 19 bine; 121 olan akademik personel sayımız 624’e ulaşmış durumdadır.
Üniversitemizin fiziki yapısını geliştirmek için görevi devraldığımız günden bugüne yoğun bir çaba içerisinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2008 yılında 46 bin 368 metrekare olan kapalı alanımız bugün 208 bin metrekareye yükselmiş durumdadır. Türkiye’de fiziki altyapımızın gelişmesi noktasında 2006 yılından sonra kurulan üniversiteler arasında en hızlı gelişen üniversite konumunda bulunuyoruz.
Öğrencilerimizin öğrenim gördükleri bu mekânların yapımında büyük katkıları olan ilimizin değerli hayırseverlerine de huzurunuzda şükranlarımızı sunmak istiyorum. Nevşehir sevdalısı olan ve eğitime yürekten destek veren bu hayırseverlerimiz bize inandılar, güvendiler ve hep yanımızda oldular. İlahiyat, Fen-Edebiyat, Eğitim ve Mühendislik-Mimarlık Fakültelerimiz Dirikoç ve Avlanmaz aileleri tarafından yaptırıldı. Onların şahsında diğer binalarımızın yapımında ve öğrencilerimize burs verilmesinde katkısı olan tüm hayırseverlerimize bir kez daha teşekkür etmek isterim.
Kültürlerin buluşma noktası olan Kapadokya’nın merkezinde yer alan üniversitemiz, bulunduğu bölgenin doğal yapısıyla uyumlu modern mimarisi ile fark yaratan bir üniversitedir. Bu itibarla bulunduğu bölge ile sadece fiziki yapısı ile değil kongre turizmi açısından düzenlediği uluslararası etkinliklerle de kaynaşmış ve bütünleşmiştir.
Hızlı bir gelişme kaydeden üniversitemiz, başarı çıtasını her yıl yukarılara çekme gayreti içinde çalışmalarını sürdürmeye; milletimizin, devletimizin ve hayırseverlerimizin teveccühüne layık işler yapmaya devam edecektir. Amacımız Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesini Türkiye ve dünyada saygın bir noktaya taşımak ve sesini en yüksek perdeden duyurarak marka bir üniversite haline getirmektir. Elde ettiğimiz bu başarılar ve önümüze koyduğumuz hedefler, “yerelden kopmadan evrensele ulaşma”çabamızın göstergesidir” diye konuştu.
YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç ise konuşmasına “Nevşehir’e geldiğim için, Anadolu’da yeşeren bu güzel üniversiteyi tekrar ziyaret etme fırsatını bulduğum için gerçekten sevinç ve gurur duydum. Şu an içinde bulunduğumuz, YÖK Kültür-Sanat Söyleyişlerinin üçüncüsüne ev sahipliği yapan, yükseköğretim kuruumuzun adından yola çıkarak kadim düşünce geleneğimizin, gönül dünyamızın ve içinde yaşadığımız toprakların önemli manevî temsilcilerinden biri olan Hacı Bektaş-ı Veli’nin mirasının kıymetini de vurgulamak ister, kendisini rahmetle anarım” diye başladı.
YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç konuşmasına şu şekilde devam etti; “Bartın ve İstanbul Medeniyet Üniversitelerimizden sonra bu üçüncü toplantımız. Öğretim üyelerimizle ve sevgili öğrencilerimizle bir araya gelmemize vesile olan bu toplantılara çok isteyerek ve hevesle katılıyorum. Ülkemizin geleceğini emanet edeceğimiz bu genç topluluğu görmek, sizlerle konuşmak, sevinçlerinizi ve dertlerinizi paylaşabilmek; sadece YÖK Başkanı olarak değil, yıllarını yükseköğretimin yapılandırılması ve daha iyiye gitmesi için vermiş bir öğretim üyesi olarak beni heyecanlandırıyor ve mutlu ediyor. Bu toplantılarla fikir dünyanızı geliştirmek, değişik medeniyetler ve devletlere ev sahipliği yapmış bu toprakların değerini sizlere daha iyi aktarabilmek istemekteyiz. Toplantılardan edindiğimiz intiba ve öğrencilerimizin bu söyleşilere göstermiş olduğu ilgi, bu tarz etkinlikleri düzenlemekle ne derece doğru ve isabetli bir karar vermiş olduğumuzun en büyük göstergesidir. Üniversiteler insan değerlerini yücelten, bireyin bütün yeteneklerinin geliştirilmesi amacını taşıyan kurumlardır. Üniversite eğitiminin insana, insani duygulara eşit değer verip adalet peşinde koşmayı size öğretmesini dileriz. Hep birlikte bunun için çalışıyoruz. Artık giderek daha fazla küreselleşen dünyamızda çok farklı kültürler ve yaşam tarzları ile baş etmek zorunda olan gençler yetiştirmek durumundayız… Yani değerli öğrencilerimiz birbiriyle sımsıkı ilişkiler içinde olan karmaşık bir dünyanın yurttaşları olarak yetişiyorsunuz.
Üniversitelerimizin size vereceği eğitim, yalnızca mesleki uzmanlık edindirmek için değildir. Sizleri günümüzün vatandaşlık değerleri ile de donatmak isteriz. Sadece kendi bölgemize, ülkeye ve yakın çevreye değil, tabi ki bunları önde tutarak aynı zamanda içinde yaşadığımız dünyanın bütününe karşı sorumluluk duymaktayız. Kendimizi başkalarının yerine koyabilmeyi ve dünyayı başkalarının gözüyle de görebilmeyi ve bunu kolaylaştıran edebi muhayyileyi öğrenmeliyiz. İçimizdeki ahlakî hisler, bir taraftan göklerin sonsuzluğu diğer taraftan bilginin sınırlılığı, ama insan olarak bizlerin sınırsızlığa duyduğumuz hayranlık ve coşku, gelecek yaşamımızın zenginleşmesini akılcı ve sorumlulukla yetişmemizi sağlayacaktır”
Yapılan açılış konuşmalarının ardından etkinlik, Prof. Dr. Gül İrepoğlu’nun ‘Edebiyata İlham Veren Tarih’ konulu söyleşisi ve Gönül Paçacı Tunçay şefliğinde icra edilen ‘İ.Ü. Osmanlı Dönemi Müziği Uygulama Araştırma Merkezi (OMAR) Türk Müziği Dinletisi’ ile devam etti.
Üniversitemiz akademisyen ve öğrencileriyle bir araya gelen ve kendisine yöneltilen soruları cevaplandıran YÖK Başkanı Prof. Dr. M.A. Yekta Saraç’a, program sonunda Rektörümüz Prof. Dr. Filiz Kılıç plaket takdiminde bulundu.
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Kongre ve Kültür Merkezinde düzenlenen söyleşiye; YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç, Nevşehir Valisi Mehmet Ceylan, Nevşehir Milletvekilleri Mustafa Açıkgöz, Murat Göktürk ve Ebubekir Gizligider, Adli Yargı Adalet Komisyonu Başkanı Sabahattin Sarıdoğan, YÖK Başkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Sezer Şener Komsuoğlu, Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, YÖK Genel Kurul Üyesi Doç. Dr. Zeliha Koçak Tufan, üniversite rektörleri, davetliler, üniversitemiz akademik ve idari personeli ile öğrenciler katıldı.
Programın açılışında konuşan Rektörümüz Prof. Dr. Filiz Kılıç, Yükseköğretim Kurulu tarihinde ilk kez öğrenci ve akademisyenlere yönelik ‘YÖK Kültür Sanat Söyleşileri’ başlığı altında düzenlenen etkinliklerin 3’üncüsüne Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi olarak ev sahipliği yapmaktan duyduğumuz memnuniyeti dile getirdi.
Kılıç konuşmasının devamında “ Toplumların sahip olduğu en büyük hazinelerden biri kuşkusuz gençlerdir. Bu hazineyi hakkıyla değerlendirenler başarıya ulaşmaktadır. Rekabetin yoğun bir şekilde yaşandığı bilgi çağında bir adım önde olmanın anahtarı yetişmiş insan gücüne sahip olmaktır. Ülkemiz gençlik potansiyeli bakımından birçok ülkeden ileri düzeydedir. Bu potansiyeli aktif ve üretken hale getirmenin yolu sistemli ve doğru eğitimden geçmektedir.
Bu kurumlardan biri olan Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi üniversiter misyonunu en güzel şekilde kurulduğu günden bu güne yerine getirme gayretindedir. Sistemli ve doğru bilgiyi rehber, kaliteyi ilke edinen üniversitemiz, yeniliklere açık bir üniversite olma gayretiyle hareket etmektedir. 8 yıl gibi kısa bir sürede hızlı ve dengeli bir gelişme kaydeden üniversitemiz, öğrencilerine, akademik ve idari personeline en iyi imkânları sunmaya çalışarak tercih edilirliğini her yıl arttırmıştır. Bunun yanı sıra üniversitemizin ulusal ve uluslararası alanda yaptığı kültürel ve bilimsel etkinlikler, hızla büyüyen fiziki yapısı ve öğretim kalitesi adından sıkça söz ettirmesine ve tanınırlığını arttırmasına vesile olmuştur”dedi.
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesinin 2016 yılına kadar elde etmiş olduğu başarılara değinen Rektörümüz “Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi, gençliği bir hazine olarak görüyor ve geleceğimizi en iyi şekilde imar etmeye çalışıyor. Gençlerin yetişmesi için sürekli kendini yeniliyor ve geliştiriyor.
Göreve geldiğimiz dönemde 3 fakülte, 2 enstitü, 1 yüksekokul ve 3 meslek yüksekokulu ile çalışmalara başladık. Genç bir üniversite olmanın getirdiği azim, kararlılık ve heyecandan hiçbir şey kaybetmeden bugün gelinen noktada, fakülte sayımızı 7’ye ulaştırmış durumdayız. 3 enstitü, 3 yüksekokul, 7 meslek yüksekokulu ve 8 araştırma merkezi ile gelişmeye ve ilerlemeye devam ediyoruz. Bununla birlikte 2008 yılında 2 bin 600 olan öğrenci sayımız bu gün 19 bine; 121 olan akademik personel sayımız 624’e ulaşmış durumdadır.
Üniversitemizin fiziki yapısını geliştirmek için görevi devraldığımız günden bugüne yoğun bir çaba içerisinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2008 yılında 46 bin 368 metrekare olan kapalı alanımız bugün 208 bin metrekareye yükselmiş durumdadır. Türkiye’de fiziki altyapımızın gelişmesi noktasında 2006 yılından sonra kurulan üniversiteler arasında en hızlı gelişen üniversite konumunda bulunuyoruz.
Öğrencilerimizin öğrenim gördükleri bu mekânların yapımında büyük katkıları olan ilimizin değerli hayırseverlerine de huzurunuzda şükranlarımızı sunmak istiyorum. Nevşehir sevdalısı olan ve eğitime yürekten destek veren bu hayırseverlerimiz bize inandılar, güvendiler ve hep yanımızda oldular. İlahiyat, Fen-Edebiyat, Eğitim ve Mühendislik-Mimarlık Fakültelerimiz Dirikoç ve Avlanmaz aileleri tarafından yaptırıldı. Onların şahsında diğer binalarımızın yapımında ve öğrencilerimize burs verilmesinde katkısı olan tüm hayırseverlerimize bir kez daha teşekkür etmek isterim.
Kültürlerin buluşma noktası olan Kapadokya’nın merkezinde yer alan üniversitemiz, bulunduğu bölgenin doğal yapısıyla uyumlu modern mimarisi ile fark yaratan bir üniversitedir. Bu itibarla bulunduğu bölge ile sadece fiziki yapısı ile değil kongre turizmi açısından düzenlediği uluslararası etkinliklerle de kaynaşmış ve bütünleşmiştir.
Hızlı bir gelişme kaydeden üniversitemiz, başarı çıtasını her yıl yukarılara çekme gayreti içinde çalışmalarını sürdürmeye; milletimizin, devletimizin ve hayırseverlerimizin teveccühüne layık işler yapmaya devam edecektir. Amacımız Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesini Türkiye ve dünyada saygın bir noktaya taşımak ve sesini en yüksek perdeden duyurarak marka bir üniversite haline getirmektir. Elde ettiğimiz bu başarılar ve önümüze koyduğumuz hedefler, “yerelden kopmadan evrensele ulaşma”çabamızın göstergesidir” diye konuştu.
YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç ise konuşmasına “Nevşehir’e geldiğim için, Anadolu’da yeşeren bu güzel üniversiteyi tekrar ziyaret etme fırsatını bulduğum için gerçekten sevinç ve gurur duydum. Şu an içinde bulunduğumuz, YÖK Kültür-Sanat Söyleyişlerinin üçüncüsüne ev sahipliği yapan, yükseköğretim kuruumuzun adından yola çıkarak kadim düşünce geleneğimizin, gönül dünyamızın ve içinde yaşadığımız toprakların önemli manevî temsilcilerinden biri olan Hacı Bektaş-ı Veli’nin mirasının kıymetini de vurgulamak ister, kendisini rahmetle anarım” diye başladı.
YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç konuşmasına şu şekilde devam etti; “Bartın ve İstanbul Medeniyet Üniversitelerimizden sonra bu üçüncü toplantımız. Öğretim üyelerimizle ve sevgili öğrencilerimizle bir araya gelmemize vesile olan bu toplantılara çok isteyerek ve hevesle katılıyorum. Ülkemizin geleceğini emanet edeceğimiz bu genç topluluğu görmek, sizlerle konuşmak, sevinçlerinizi ve dertlerinizi paylaşabilmek; sadece YÖK Başkanı olarak değil, yıllarını yükseköğretimin yapılandırılması ve daha iyiye gitmesi için vermiş bir öğretim üyesi olarak beni heyecanlandırıyor ve mutlu ediyor. Bu toplantılarla fikir dünyanızı geliştirmek, değişik medeniyetler ve devletlere ev sahipliği yapmış bu toprakların değerini sizlere daha iyi aktarabilmek istemekteyiz. Toplantılardan edindiğimiz intiba ve öğrencilerimizin bu söyleşilere göstermiş olduğu ilgi, bu tarz etkinlikleri düzenlemekle ne derece doğru ve isabetli bir karar vermiş olduğumuzun en büyük göstergesidir. Üniversiteler insan değerlerini yücelten, bireyin bütün yeteneklerinin geliştirilmesi amacını taşıyan kurumlardır. Üniversite eğitiminin insana, insani duygulara eşit değer verip adalet peşinde koşmayı size öğretmesini dileriz. Hep birlikte bunun için çalışıyoruz. Artık giderek daha fazla küreselleşen dünyamızda çok farklı kültürler ve yaşam tarzları ile baş etmek zorunda olan gençler yetiştirmek durumundayız… Yani değerli öğrencilerimiz birbiriyle sımsıkı ilişkiler içinde olan karmaşık bir dünyanın yurttaşları olarak yetişiyorsunuz.
Üniversitelerimizin size vereceği eğitim, yalnızca mesleki uzmanlık edindirmek için değildir. Sizleri günümüzün vatandaşlık değerleri ile de donatmak isteriz. Sadece kendi bölgemize, ülkeye ve yakın çevreye değil, tabi ki bunları önde tutarak aynı zamanda içinde yaşadığımız dünyanın bütününe karşı sorumluluk duymaktayız. Kendimizi başkalarının yerine koyabilmeyi ve dünyayı başkalarının gözüyle de görebilmeyi ve bunu kolaylaştıran edebi muhayyileyi öğrenmeliyiz. İçimizdeki ahlakî hisler, bir taraftan göklerin sonsuzluğu diğer taraftan bilginin sınırlılığı, ama insan olarak bizlerin sınırsızlığa duyduğumuz hayranlık ve coşku, gelecek yaşamımızın zenginleşmesini akılcı ve sorumlulukla yetişmemizi sağlayacaktır”
Yapılan açılış konuşmalarının ardından etkinlik, Prof. Dr. Gül İrepoğlu’nun ‘Edebiyata İlham Veren Tarih’ konulu söyleşisi ve Gönül Paçacı Tunçay şefliğinde icra edilen ‘İ.Ü. Osmanlı Dönemi Müziği Uygulama Araştırma Merkezi (OMAR) Türk Müziği Dinletisi’ ile devam etti.
Üniversitemiz akademisyen ve öğrencileriyle bir araya gelen ve kendisine yöneltilen soruları cevaplandıran YÖK Başkanı Prof. Dr. M.A. Yekta Saraç’a, program sonunda Rektörümüz Prof. Dr. Filiz Kılıç plaket takdiminde bulundu.
