Biz de şöyle bir söz vardır;
   ‘Hiç kimse yaptığının cezasını çekmeden ölmezmiş’
   Bu sözün doğruluğuna daha çok inanır oldum
   Neden mi?
   Şöyle ki;
   Daha önceleri PKK’lı katiller dağlardan iner, menfezlere, yol kenarlarına ya da açtıkları çukurlara el yapımı bombalar yerleştirir, güvenlik kuvvetlerimizin geçişi sırasında patlatırlar, sonra da uzaktan yaylım ateşi açıp kaçarlardı.
   Yaralı ve şehitlerimiz olurdu. Bu, haftada en az bir iki kere tekrarlanır, milletçe üzüntüden kahrolurduk.
   Neredeyse çaresizdik
   Bu duruma kesin bir çözüm bulamadık yıllarca
   Nice aslanlar düştü toprağa
   Çok insanımızı kaybettik 
   Birçok masum Türk ve Kürt kardeşimizin hayatı söndü
   Zaman aktı gitti…
   Günler günleri, haftalar haftaları, yıllar yılları kovaladı durdu.
   Yılmadık 
   Sabrettik, iman ettik, umudumuzu yitirmedik, acılarımızı içimize gömdük.
   ‘Sabır ağacı acı, meyvesi tatlı olur’ derler ya… Biz de o acı yıllardan sonra…
   Nihayet 
   Hedefimize ulaştık
   Kendi silahlarımızı yapar olduk
   Yüzde yüz yerli, NATO’nun 48 aşamalı testini geçen tek silah olma özelliğini taşıyan piyade silahımızı ürettik.
   Sonra Atak helikopterini
   Özellikle İHA
   Sonra da SİHA’ları üretir hale geldik
   Arkası geldikçe geldi; güdümlü füzeler, çok namlulu roketatarlar, milli tank, milli uçak, nice akıllı mühimmatlar üretir olduk…
   ‘Keser döndü, sap döndü, gün geldi hesap döndü’
   Ve artık PKK’lı kanlı teröristler için sonun başlangıcı yaşanmaya başladı…
   Yaprak gibi dökülmeye, yok olmaya, etkisiz hale getirilmeye başlandı.
   İnlerinden burnunu çıkaran vuruldu
   Tuzak kurarken, tuzağa düştüler
   Dağda, kovukta, inde, saklandıkları her yerde bulunup yok edildiler.
   Onlarca, yüzlerce, binlerce PKK’lı kanlı katil el ele, kol kola cehennemin yolunu tutar oldular.
   Kendi döktükleri kanda boğuldular
   Şehitlerimizin kanı yerde kalmadı
   Gazilerimizin öcünü aldık
   Bir öldük, arkasından bin doğduk
   Türk Milletinin gerçek gücünü dosta düşmana gösterir olduk oluyoruz da…
   Etme bulma dünyası ya
   Hem ettiler
   Hem buldular…