Yetkililerin tüm uyarılarına rağmen telefon dolandırıcıları vatandaşları kandırmaya devam ediyor.

Nevşehir'de Telefon Dolandırıcılarının Yeni Adresi Bu Kez Sulusaray Kasabası oldu...

Nevşehir'in merkez ilçeye bağlı Sulusaray kasabasında kendisini 'komiser' olarak tanıtarak dolandırıcılık yapmak isteyen şahıslar, iki ayrı vatandaşımızı tuzaklarına çekmeye çalıştı.

Başkan Yılmaz vatandaşları uyardı...

Sulusaray Belediye Başkanı Bayram Yılmaz sosyal medya hesabından vatandaşları telefonla dolandırıcılık olayına karşı dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Başkan Yılmaz açıklamasında; "Arkadaşlar, Cep telefonundan kendisini Başkomser Necati A. olarak tanıtan şahıs evinizde savcıyla birlikte arama yapacağız altın, paranız var mı? Kimlik bilgileriniz gerekiyor diye bir iki vatandaşı arayarak dolandırmaya çalışmış. Neyseki anonslar uyarılar işe yaradı ve dolandırılan bilgi paylaşımı yapan bir kimse olmadı. Ama telefon dolandırıcıları yine iş başında arayış içerisindeler. Tüm vatandaşlarımızı dolandırıcılara karşı uyanık ve duyarlı olmaya, itibar etmemeye, bu tür olaylara maruz kalan kişilerin şikâyetlerini mutlaka adli mercilere bildirmelerini önemle rica ederiz” dedi.

YETKİLİLER UYARIYOR!

1 dakika içinde telefonu kapatmazsanız tuzağa düşüyorsunuz!

Türkiye'de binlerce kişi dolandırıcıların ağına düştü. Kimi büyük paralar kaybetti... Dolandırılanların arasında üniversite profesörleri de var, ev hanımları da... Dolandırıcıların kullandığı yöntemler ise "şeytanın bile aklına gelmeyecek" tarzda.

HİPNOZ ediyorlar...

Vatandaşları hipnoz eden kişiler bunlar.. Telefon açıyorlar size, çok güçlü bir senaryoları var. Bugüne kadar karakolun kapısından girmemiş namuslu Vatandaşlara kurdukları senaryoyu öyle bir anlatıyorlar ki, hipnoz oluyorsunuz! Ve tüm dediklerine inanmaya başlıyorsunuz. Hukuk biliyorlar, öyle terimler kullanıyorlar ki, sanıyorsunuz karşınızdaki gerçekten bir savcı ya da polis. Bir call center kuruyorlar, tüm mali bilgilerinizi size telefonda söylüyorlar.. İnandırıcı olmak için her yolu deniyorlar. Dolandırıcılık suçu komplike bir suç. Eğer suçlu profili ikna ediciyse bu konu da kabiliyete sahipse çok kolay bir şekilde kandırabiliyor. Zaten bu iknadan sonra ortaya çıkan bir suç tipi olduğu için farkındalık sonra oluşuyor. Mağduriyet sonrası farkındalık olduğundan ötürü teşebbüs sırasında görebilmek zor. Vatandaşın uyanık olması ve hukuki işlemleri iyi bilmesi gerekiyor. İyi niyetin suistimal edilmesi de var tabii.

Vatandaşları korkutarak tuzaklarına düşürüyorlar?

Bütün dolandırıcılık yöntemlerinin özü, iyi niyetli insanların duygularının suistimal edilmesidir. Bazı olaylarda vatandaşı tehditle -telefon gibi- panik içerisine sokuyor ve devlete her zaman bağlı olan topluluğumuz hemen taşın altına elini koyduğunu zannedip kanıyor. Öyle bir anlatıyorlar ki "Terör örgütleri hesabınıza girmiş, amacı dışında para transferi var" gibi argümanlarla hayali bir suça ortak ediyor vatandaşı. Panik buradan başlıyor. Bu adamlar profesyonelleri işin. Öyle bir şey yapıyorlar ki saniyesinde boş bırakmıyorlar sizi. Resmi polise bile inanmıyor vatandaş. "Ticaret yapıyorum, dolandırılmadım" diye kestirip atıyorlar.

TELEFONU KAPATIN VE POLİSİ ARAYIN

Dolandırıcı nasıl ikna ediyor?

Vatandaş dolandırıcı ile asla konuşmamalı, sizi hipnotize ediyorlar, telefonu kapatın ve polisi arayın.

Peki vatandaş ne yapmalı?

GÜVEN DUYMADIĞINIZ NUMARAYI AÇMAYIN

Hiçbir zaman bir devlet görevlisi, işin içerisinde terör ve asayiş varsa, vatandaşa bir sorumluluk atfeden bir iş vermesi mümkün değil. Vatandaşı ifadeye çağırmak ayrı mesele. Zaten gerektiğinde ifadeye, adli işleme başvurulur. Polisin bütün işlemleri tutanak halindedir. Vaka eğer olay yerinde gerçekleştiyse görevliler orada yapar görevini, diğer her şey kolluk biriminde yapılır. Polis vatandaşı hiçbir suçu aydınlatmak için kullanmaz. Vatandaş müracaat eder, "İşte bu adam beni dolandırmaya çalıştı" diye bilgi verir. O sırada suçüstü çalışması yapılır, vatandaşla beraber çalışılır.