Halk Sağlığı Müdürlüğünce yapılan açıklamada, dünya nüfusunun % 15’nin engelli olduğuna dikkat çekildi.
Açıklamada; “Dünya nüfusunun yaklaşık % 15’i  -bir milyardan fazla kişi- çeşitli yeti yitimi (özürlülük) durumuna sahiptir. 110 -190 milyon insan fonksiyonlarda ciddi sıkıntılar yaşamaktadır. Özürlülük oldukça çeşitlilik göstermekte, nüfusun yaşlanması ve kronik hastalıklardaki artış nedeni ile özürlü sayısı da artmaktadır. Savaşlar, trafik kazaları veya afetler de özürlülük nedenlerindendir. Tüm dünyada özürlülük konusu evrensel normlara oturtulmuş ve devletlere önemli sorumluluklar  yüklenmiştir. 1982 yılında hazırlanan Birleşmiş Milletler Özürlü Kişilerin Hakları Sözleşmesinde herhangi bir ayrım yapılmaksızın özürlü kişilerin en yüksek sağlık hizmeti standardına ulaşma hakları” vurgulanmıştır. Özürlü bireyler mümkün olan en iyi sağlık seviyesine sahip olabilmek için kaliteli sağlık hizmetlerinden, tedavilerden ve sağlık teknolojilerinden, toplumun diğer bireyleri ile eşit bir şekilde faydalanma hakkına sahiptir. Bazı durumlarda özürlü bireyler, yaşam kalitelerini iyileştirebilmek için bazı yeni ve özel sağlık hizmetlerinden faydalanmak durumundadır. Sağlık hizmetleri planlanırken ve sunulurken, yaşlı nüfus ve yaşlılarla ilgili olabilecek sağlık sonuçları ile özürlü bireylerle ilgili gelişmeler dikkate alınmalı ve yeni politikaların ve stratejilerin geliştirilmesine öncelik verilmelidir. Bütün sağlık çalışanlarının, özürlülüğün sadece tıbbi yönüne odaklanmaması, sosyal ve insan hakları yönünden de bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Ülkemizde özürlülere yönelik eğitim, istihdam, rehabilitasyon, yardımcı cihaz ve özel teçhizatlı araç temini, evde bakım, yaşlı bakım parası vb. sosyal hizmetlerin verilmesinde başlangıç kriteri özürlü sağlık kurulu raporu özür oranı ve ağır özürlülük durumudur. Halkımızın sağlık düzeyini yükseltmek ve geliştirmek için bedensel, zihinsel, sosyal ya da ekonomik koşulları nedeniyle özel ihtiyacı olan insanların (yaşlı, özürlü, aile içi şiddete maruz kalan kişiler, sokak çocukları vb. gibi) korunması ve kendi ihtiyaçlarına uygun sağlık hizmetlerine kolay erişebilirliğin artırılmasına yönelik faaliyetlerimiz devam etmektedir. Engelliliğin önlenmesinde, engellilere karşı gerekli tedavi ve rehabilitasyon hizmetlerinin sunulmasında, bireylerin engellilikle ilgili farkındalığının artırılmasında ve engellilerin kendi haklarının bilincine varmasında, sağlık sektöründen, eğitim sektörüne kadar pek çok sektörün işbirliği içinde olması çok önemlidir” denildi.