Koruyucu Sağlık Nedir?

Dünya Sağlık Örgütü’ne göre sağlık; yalnız hastalık ve sakatlığın olmayışı değil; bedence, ruhça ve sosyal yönden tam bir iyilik halidir, diye tanımlanıyor. Bireyin, tam bir iyilik hali içinde sağlıklı olabilmesi, koruyucu sağlık hizmetlerini ön plana çıkmaktadır.

Koruyucu sağlık; muhtemel hastalık ve sakatlık riskini ve süresini en aza indirecek veya engelleyecek önlemlerin, erken dönemde yapılmasını sağlayan, sağlık hizmetleridir. Koruyucu uygulamalar; hastalıkların veya sakatlıkların önlenebilmesi, bireyin sağlıklı kalabilmesi için önemlidir. Sağlıklı birey; can kaybı / yaşam kalitesizliği / üretim, hizmet ve verim kaybı gibi olumsuzlukların yaşanmamasını sağlayacaktır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin parametrelerinden biri de, risklere karşı aşı olmaktır.

Aşı Nedir?

Canlılarda hastalık yapma potansiyeline sahip olan virüs, bakteri vb. mikropların, hastalık yapma karakterlerinden arındırılarak / olumsuz etkilerinin ortadan kaldırılarak, geliştirilen biyolojik maddelere aşı adı verilir. Aşı, canlıları hastalıklardan ve onun kötü sonuçlarından koruyabilmek için, risk altındaki sağlam kişilere uygulanır. Vücut bu şekli ile kendisine zarar vermeyen mikrop ya da toksinleri tanır ve onlara karşı koruyucu maddelerden (antikorlardan) oluşan bir savunma sistemi geliştirir. Böylece gerçek zararlı mikroplarla karşılaşıldığında bu antikorlar savaşır ve kişi hastalığa yakalanmaz. Bu kişi artık o hastalığa karşı direnç kazanmıştır, bağışıktır. Oluşan direnç genellikle ömür boyu vücutta kalır. Aşı; bağışıklama ile önlenebilir hastalıkların ve ölümlerin önlenmesi açısından, toplum sağlığının korunmasında en önemli argümanlardan biridir.

Aşının Toplum Sağlığına Etkisi Nedir?

Aşı, hem bireysel hem de toplumsal açıdan önemlidir. Bugün dünyada yaşanan salgının sebebi, virüsün bireyler tarafından taşınması, toplumlara ve hatta tüm insanlığa bulaştırılmasıdır. İnsan vücudu bu virüse karşı hazırlıksız yakalandığı için bağışıklık sistemindeki zafiyetle birlikte, binlerce insanın ölümüne sebep olmaktadır. Bugün salgına karşı, aşı bulunması için milyarlar harcanmaktadır.

Geçmiş dönemlerde, marjinal gurupların yönlendirmesi ile bazı anne babalar çocuklarının mecburi aşı kampanyalarına bile karşı tutum içerisine girebilmiştir. Bu durumu ortaya çıkaran unsurlardan başında, küresel bir etkiye sahip olan sanal alemde dolaşan, kötü niyetli gurupların yaydığı dezenformasyona bağlı, bilgi kirliliği gelmektedir.

Düşünen insan için aklın yolu birdir; risk oluşturan durumlarda, bireyin ve toplumun sağlığı için aşı çok önemlidir. İnsan sağlığını riske eden veya tehlikeye sokan olumsuzlukların ortadan kaldırılması için; Ülkemizin kendi aşısını üretmesi ve risk altındaki kişilere, bu aşıyı uygulaması en akılcı yaklaşımdır.

Bu satırlar; T.C. Sağlık Bakanlığı,  kaynaklarından faydalanılarak hazırlanmıştır.

-Toplumsal Farkındalık-