Zor
   Ayakta kalmak zor
   Etrafımızdaki haksızlıkları görüp tepki göstermemek
   Cehalete boyun eğmek
   Kötü bir sözün sizde oluşturacağı etkiden kurtulmak çok zor
   Yaşıyoruz 
   Yaşarken de sayısız insanlarla karşılaşıyor, iletişim kuruyor, konuşuyor, onların fikirlerine muhatap oluyoruz.
   Bazen 
   Kendi değerlerimiz ile çatışan, uyuşmayan, ters gelen değer yargılarına tanıklık ediyor, sessiz kalmak, onlara katlanmak zorunda kalıyoruz
   Katlanma
   Sessiz kalma
   Beyinde oluşan çalkantılar strese yol açıyor
   Stres insanı vuruyor
   Susuz kıyılara sürüklüyor
   Susuzluk hayatı etkiliyor, baskı altına alıyor, çeşitli olumsuz düşüncelerin doğmasına yol açıyor.
   İşte sorun da tam bu noktada başlıyor
   ‘Olumsuz düşünceler’ kişiyi daha farklı ortamlara, istenmeyen olaylara yöneltiyor.
   Artık selde sürüklenen ağaç kütüğü gibi etrafımıza çarpıyor, yıkıyor, kırıyor,   hasar yaratıyor, geçtiğimiz yerleri enkaza çeviriyor.
   Ne aman diyor
   Ne aman istiyoruz
   İbadet etmemiz, namaz kılmamız, oruç tutmamız bunu engellemeye yetmiyor kimi zaman.
   Sonuçta 
   İncir çekirdeğini doldurmayacak konular yüzünden
   Tartışıyor
   Birbirimizi kırıyor
   Kızıyor
   Hatta ölüme varacak kavgaların içine sürükleniyor hem kendimize hem karşımızdaki insana zarar verecek nice olayların yaşanmasında başrolü oynuyoruz.
   Çözüm mü?
   Çözüm uzak değil
   Hemen yanımızda;
   “İnanç, sabır ve çalışmadır”
   İnanç bizi insan yapacak, sabır tahammül etmeyi öğretecek, çalışma ise bu zorlu süreci değiştirecektir.
   İşte yapılmayan
   Çözümsüz gibi görünen
   Olayların panzehiri…
   Bu, bir hayal değil
   Varsayım
   Teori hiç değildir
   Bu, Yaradan'ın bize bahşettiği fakat farkında olmadığımız gizli gücümüz…
   Var mısınız kullanmaya?