Nevşehirli hemşerilerime ve AK partili tüm Aday Adayı Arkadaşlarıma,
Değerli hemşerilerim, dava arkaşlarım, Nevşehirli olmak Nasıl bir duygudur? Gurbette Nevşehirli olmak, Aksaray sapağına gelince vuslata yaklaşmanın huzur ve heycanının hissetmektir. Acıgöl ‘e varınca yol kenarındaki acı gölün kurumasını görmenin, damarlarındaki kanın çekildiğini hissetmektir. Şehir girişindeki saat kulesini görünce, evime girdim artık özgürüm hissini yaşamaktır.
Valiliğe doğru ilerlerken gözleriniz binalarda, parklarda, kadınlarda, kızlarda, yaşlılarda, gençlerde tüm hemsehrilerinizdedir. Hep geldiğiniz ve gördüğünüz yerler ile burayı karşılaştırırsınız, birçok neden, niçini sorgularsınız.
Buranın eksiği ne dersiniz. Kendinizce ve bilginizce soruna çözüm yolları ararsınız. Daha sonra memleketinize karşı aidiyatlığınızı en özelinizde şöyle anımsarsınız: Nevşehirli olmak; anneannemin, tandırevinden babaannemin tandırevine doğru karanlık tünelde saklanbaç oynamaktır, eski görenin dar sokaklarında mahalle arkadaşlarımla tavukların eşelediği küllükte zerdali çekirdeklerini toplayıp o dönemin sözü olan gatvit oyunu oynamaktır.
Amcamın eşiği ile dayımın eşeğine yüklenmiş soğan çuvallarını bir taraftan denkleri ağmasın diye ağır tarafa asılıp diğer taraftan, eşekleri at yaraştırır gibi koşturup sarı yapraktan Göredeki evimizin damına hızlıca serip, dönüşte eşeğin semerine oturma kavgası yapıp bu görevi günde 5 turda tamamlayıp akşam un gibi saçlarımıza ve vücudumuza yapışmış boz toprağı temizlemek için annemin güneşte ısıttığı, suyla temizlenmektir. Damda zerdalı şahlayıp, çekirdeğini kırıp metrelerce ipe dizip kimin daha fazla çerdeği olduğunu ölçüp az olanın koşarak eksiğini tamamlamak için abadan(anneden) çerdek istemesidir.
Akşam cıra ışığında tüm akrabaların toplanıp köy odasında yaptıkları muziplikleri ve metelleri dinlemektir. Bu ambarda sarı saçlı bir kız var, hatır hatır saçlarını tarar durur,sakın oraya girmeyin sözlerini karşılık, sır olan bu kızı hayal etmektir. Karşı komşu ümüş dudunun tandırevinin bacasına muziplik olsun bir avuç kum atan yan komşusuna sövmesine komşularla gülüşmektir. Soğuktan buz gibi olan ayaklarımızı ısıtmak için tandır çukuruma ayaklarımızı sarkıtıp üzerimize çul örtmektir.
Karşı dağa bakıp güneşin gölgesine göre koyun sürüsünün gelme zamanının bekleyip, koyun ve kuzumuzun kendi ahırımızı nasıl bulduklarını anlamaya çalışırken, birimizin koyunun başından tutup diğerimizin koyunu sağmasıdır. Karnımız acıktığında ekmeğimizin kabuk kısmının üzerine tuz serpip, tuzun üzerine tükürüp sarımsağı köpürene kadar sürdükten sonra, afiyetle yemektir.
Akşam sofrada tandırda pişmiş a pahlayı(kurufasulye) tahta kaşıkla on kişi aynı sağandan yemektir. susayınca su içmek için aynı testiyi hepimizin kafasına dikmesidir. Babaannemin babama oğlum bu kızları okutma, yaşı gelince ver kocaya sonra laf söz olur demesine karşı babamın ana dünyanın birbir türlü hali var, kızlarım, altın bileziğini koluna taksın, kendi ekmeğini kendileri kazansın deyip çocukları üniversite okuyabilsin diye gurbette vatan özleme ile geçim mücedelesi verirken, Göre’den ve Nevşehir’den gelen tüm eş dost ve akrabaların hastane, devlette işi, askerlik vb. işlerini yapmaktır.
Fen lisesi sınavına gireceğim günün akşamı evimizde hiç tanımadığım Nevşehirli hemşehrilerimizin Ankaradaki işlerini halletmek için bizde kalmasındandan dolayı evde yatacak yer kalmayıp ağabeyimin masada yatmasıdır. Bu anılara dahalarını ekleyebilirim. Babamın kızları için en büyük arzusu olan altın bileziğimi koluma taktıktan sonra, durmak yok, ölene kadar okumalıyım vizyonu ile yoluma devam ettim.
Yükseklisans, doktora derecesi, yetmiş ders kitabı, ulusal ve uluslarası kongreler, makaleler, OECD – PISA Türkiye Yönetim kurulu başkanlığı, TIMSS-PIRLS Türkiye koordinatörlüğü gibi bir çok uluslararası toplantıda Ülkemi bürokrat olarak temsil ettim. Avrupa birliği bakanlığında on yıl dışuzmanlık yaptım.
MEB. 2023 vizyonun belirlenmesi çalışmalarına katıldım. Tayland, Singapur, Estonya, Hambur’da 69 ülke temsilcilerinin katıldığı toplantılarda, bu ülkelerden gelen temsilcilerin nereden geldin diye sorduklarında Türkiye’den geldim dediğimdeki Türkiye’de böyle kadın bürokrat varmı?
Türkiye’de Kadınlarda böyle görevler veriliyor mu? sorularındaki hayret ve şaşkınlıklarına karşılık Evet deme , onur ve gururu sözle ifade edilemez. Yine aynı sohbette nerelisin diye sorduklarında Kapadokyalıyım dediğimde , bu şehrin kadını olmama duyulan hayret ve şaşkınlıklarına karşı, bu şehrin kadınını temsil etmenin onuru başka bir şeyle ölçmez. Paralel yapının bir kadın bürokrat olarak basın aracılığı ile hakkımda yürüttüğü iftiralarla bire bir yüzyüze mücadele ettim. Yine malum yapının görev alınıma girmeyen konularla alakalı hakkımda yürüttükleri yalan ve yanlış iftiralarla ilgili yasal hakkımı kullanarak mücadele ettim ve kazandım.
Vatanıma ve milletime ve memleketime olan sorumluluğumu, halkıma hizmet aşkımı 25. Ve 26. Dönem AK parti aday adaylığım ile taçlandırdığımı düşünüyorum. Ülkemin bekası, birlik ve beraberliği yanında bir gün ülkemin dünya lideri olacağına inancım tamdır. Bu inança ulaşmak için, tüm benliğimle çalışmanın bir ibadet olduğunu biliyorum.
Dünyanın bir ucundan diğer ucunun yönetildiği, dünyanın bir ucundan evlerimizde neler yaptığımızın görülebildiği bir çağda Nevşehir’in ihtiyaçlarını bilmek için nevşehir’de ikamat etmek ne kadar yeterlidir ve olmazsa olmazdır?
Yukarıda açıklamaya çalıştığım ülkeme ve ilime karşı aidiyatlığımdan ve idealimden başka daha nasıl Nevşehir’li olunur bunu ben bilmiyorum. Saygılarımla, Rabbim hepimizin yar ve yardımcımız olsun.
Dr. Nurcan Ateşok Deveci