Bu gelişmenin üzerine oldukça korkan vatandaşların Aksaur da karantina istiyoruz diyerek çağrıda bulundular.


Et yiyen örümcek halkın korkulu rüyası..(sarıkız örümceği)
Böğü

Eklembacaklılar; böcekler,çıyanlar, binayaklılar, krustaseler(kabuklular) ve araknidler olarak sınıflara ayrılırlar. Böğüler, araknida(örümcekler, akrepler, akarlar, keneler) sınıfının üyesidirler. Dış görünüşlerinin örümceklere çok benzemesi nedeniyle genellikler örümceklerle karıştırılırlar. Örümceklere benzemelerine karşın onlardan vücutlarının kuyruk tarafındaki bölümünde bulunan bölmelerin (segment) oldukçar belirgin olması, vücudun baş ve kuyruk kısımlarının geniş bir biçimde bağlanması, kıskaçlarının ucunun makas gibi olması ve zehirsiz olmaları gibi özellikleriyle ayrılırlar. Böğülere yaygın olarak deve örümcekleri, yalancı örümcekler, rüzgar örümcekleri, rüzgâr akrepleri denir. Bunun yanında yerel olarak da böğü, karabüyü, sarıkız, sarı ömer gibi isimleri vardır. 


Böğülerin boyları 1 ile 13 cm arasında değişiklik gösterir. Vücut üzerinde çok sayıda küçük kıl benzeri yapılar bulunur. 1.çift yürüme bacakları diğer bacaklardan daha zayıf yapılı olup dokununma ve yön bulmada görev alır. Etçildirler ve başlıca besinlerini diğer eklembacaklılar oluşturur. Bunun yanında küçük kertenkele,yılan ve kemiricileri de avlayabilirler.


Böğüler genellikle sıcak ve kurak iklime sahip yerlerde, çöllerde, taş altlarında, toprak ve kum içinde yaşarlar. Aktifliklerini gece yaparlar. Gündüzleri kum ya da toprak içindeki yuvalarında dinlenirler. Çok hızlı koşabilirler. Saniyede 53cm kadar hız yapabilirler. 1 metre yükseğe kadar da zıplayabilirler. Çok güçlü kıskaçları vardır. Bunlarla omurgalılardan et kopartabilirler. Ayakları yapışıcı özellikte olup düz yerlere rahatlıkla tırmanabilirler.



Görünüşünün büyük bir örümce gibi olması, kıskaçlı, kıllı vücut yapıları ve çok hızlı hareket etmeleri gibi nedenlerden dolayı halk arasında korkuya neden olmuştur. Buna ek olarak "et yiyen örümcek", "et yiyen canavar" gibi adlarla da basında yer almaları böğüleri zarar veren bir canlıymış gibi algılanmalarını daha da güçlendirmiştir. Oysa böğüler tahrik edilmedikleri sürece insanlara saldırmazlar. Herhangi bir ısırma sonucu da yaralardaki iltihaplanmalar, zehirden değil kıskaçlarında olabilen bazı bakterilerden dolayıdır.