Türkiye futbol teknik direktörü Fatih Terim’in, Antalya’da bütün lig takımlarının hocaları ile yaptığı toplantı, futbolun yeniden derlenmesi, toparlanması, yeniden yapılandırılması adına bir “dönem”dir.Toplumun büyük kısmı futbolla haşır – neşir olurken durduğumuz nokta, goldü, penaltıydı, değildi, iyi hakem, kötü hakem”, “sen haklısın- ben haklıyım“ ve birbiri benzeri ve birbirinden saçma tartışmalarla yılları boşa tüketerek bütün sermayemizi harcadık ve bu güne geldik.
Defalarca uyardık,
anlattık, konuştuk, yazılı mesajlarımızda, kurumsal kimlik, spor kültürü ve alt yapı dedik, ama şimdi en tepedeki futbolun patronu taraflı tarafsız herkesin futbol deyince ortak adı Fatih Terim, uyarıyor, sesleniyor, kime sesleniyor…
Türkiye liglerinde görev yapan bütün hocalar şahsında tüm topluma, artık görüldü, para yok, plan yok, program yok, mali disiplin hiç yok, saha yok…
Onlarca transfer, sonuç hüsran, takımların hocalarının görevlerine son verilmesi, sizce kaç oyuncu ve hoca yüzlerce kulüpte son üç ay içinde gelip gitmiştir. Nerde bu bolluk….
Birde seçime yakın yıllarca takımlarına ve şehirlerine sahip çıkmayan belediye başkanları ve diğer kamu ve özel sektörün temsilcilerinin, formaların arkalarına adlarını ve şehirlerin plakalarını yazdırılmış formalarla sanki babalarının parasını veriyormuş gibi poz vermeleri yok mu? İşte insan buna isyan ediyor, biride demiyor ki ey kendini bu şehrin şehrül- emini sayan, bu şehrin amelesiyim diyenler yıllardır nerdesiniz. Ne diyor Fatih hoca, seçimlere yakın para mı verin, kişisel hırs ve ikbaliniz için, yoksa TÜRK Milletinin geleceğine alt yapı, tesis, kurumsal kimlik ve spor kültürüne katkıda mı bulunun diyor. Futbolun şahsında tüm spor dallarımıza bakın, 76 milyon nüfusa sahip ülkenin Olimpiyatlarda kaç kişi ile temsil edildik sizce…..
Sonuç... Hep birlikte trübünlere oynarken, futbol oynamayı unuttuk..
Anlatılanları anlamak dileği ile………
Saygılarımla… Yrd. Doç. Dr. Özden Taşğın
