Kalaba, Himmetdede ve Düver’i tehlikeyle karşı karşıya bıraktığı, günde 126 bin ton su kullanarak kaynakları tükettiği, Siyanürlü altın arama yapacak olması nedeniyle doğal hayatı tahrip ettiği iddialarıyla gündeme gelen Koza Altın’ın Himmetdede Altın madeniyle ilgili şok iddialar ortaya atıldı.

Altın madeninin yanıbaşındaki un fabrikalarının sahipleri Koza’nın siyanürlü altın arama faaliyetine isyan ederken un fabrikalarının Avukatı Nuri Öztürk, “Koza Altın hileye gitmiş, haritada un fabrikasını saklayarak ÇED raporunu öyle almış, bunlar altın üretmek için ekmeği öldürüyorlar ve insanların ekmeğine zehir katıyorlar… Konuyu yargıya taşıdık.” dedi.

Özer Akdemir’in hazırlayıp HayatTv’de sunduğu “Çepeçevre” Programında da gündeme getirilen şok iddia Kayseri kamuoyunda geniş yankı uyandıracağa benziyor…

Şehrin Valisi, Büyükşehir ve altın madeninin sınırları içerisinde bulunduğu Kocasinan Belediyesi ile Çevre İl Müdürlüğü’nü yakından ilgilendiren iddiaları Cumartesi günü manşetimizden, “KOZA’YA SİYANÜR İSYANI” başlıklı haberimizde gündeme getirmiştik.

Koza Altın Madenini yanıbaşındaki Un fabrikası sahipleri Çepeçevre programında yaşadıkları sıkıntıları anlattı.

ERDEM: BİMER’DEN ŞİKAYET ETTİK SONUÇ ALAMADIK

Un Fabrikası sahibi Mustafa Erdem, Başbakanlık İletişim Merkezi (BİMER) kanalıyla yaptıkları şikayetlerin de sonuç vermediğini belirterek madenin ÇED raporunu yargıya taşıdıklarını söyledi.

Erdem, şunları kaydetti:

“Avanosluyum, un fabrikamız Koza Altın madeniyle yan yana. Değirmencilik babamızdan gelen bir meslek.1992 yılında burayı kendimiz kurduk, 2014’e kadar da şükür ekmeğimizi çıkarıyoruz. Ama son zamanlarda bu Koza Altın Madeni gelip de fabrikamızın hemen arkasına büyük bir tesis kurdu.

Biz bir şekilde siyanürün zararlı olmadığını devletimizden duymak istiyoruz dedik, BİMER (Başbakanlık İletişim Merkezi) kanalıyla birçok yere dilekçeler yazdık ama sağlıklı bi,r sonuç da alamadık.

Zaten bunlar 2013 Kasım ayında deneme üretimi yaptılar. Benim çalıştığım firmalar bu durumu biliyor ve şimdi 2 firma bizden mal almıyor.Bir firma bize mail gönderdi, alım yapacağız ama yanınızdaki altın şirketi üretime başladığı zaman ağır metallerden dolayı biz alım yapamayacağız diye mailleri de var elimizde.

Madende Himmetdede’den 35 kişi çalışıyor deniliyor ya bu 35 kişi daha önce aç mıydı; hayır,herkesin belli bir işi vardı. Bir Kalaba’dan belki 50-60 kişi çalışıyor ya bu 50-60 kişi aç değildi. Düver bekliyor Koza bizi işe alacak Himmetdede bekliyor Koza bizi işe alacak, Kalaba bekliyor Koza bizi işe alacak.

Şimdi şu bir gerçek en yakın nokta olarak 3 köy büyük tehlike altında, halk bunun farkında değil, halk sadece Koza burada milleti doyuracakmış gibi bir beklentisi var. Belki şu da var Koza ruhsatları aldığı zaman belki senin bölgendeki insanları bile işten çıkartacak. Koza’nın alacağı 300 kişi yüzde 10’unu alacak yüzde 90’ı yine boş. Aslında herken her şeyi biliyor ama millette bir korku var, bu korkuyu atamıyor kimse, sanki biz bir yere haber verdiğimizde Koza’ya karşı çıktığımızda Koza ile belaya kalacağız gibi bir korku var. Ben buradan herkese sesleniyorum kimsenin korkmasına gerek yok, biz burada hakkımızı arıyoruz.”

KORKMAZ: 2 TİLKİ 1 TAVŞAN ÖLÜ BULUNDU, SUYU KULLANAMIYORUZ

Bir diğer  Un Fabrikası sahibi Sinan Korkmaz, ise etrafta doğada yaşayan hayvanları ölü bulmaya başladıklarını ve kuşku içerisinde olduklarını belirterek şunları kaydetti:

“Firmamızın büyük zararları oldu, firmamızın arkasında havuzları yer alıyor… Ve de bu arada bir deneme üretimi yaptılar, Siyanür havuza döküldü ama bu 17 Aralık’tan sonra bir durma oldu üretimde şu anda beklemedeler.

Bizim burada güvenlik görevlimiz gece 2 tilki ve bir tavşan ölüsü bulmuş, o yüzden şu anda kuşkudayız. Suyu kullanamıyoruz, dışarıdan getiriyoruz içme suyumuzu. Yakınımızda Düver Belediyesi var, Koza firması oranın suyunu kaldırttı, başka bir tarafta tedarik ettiriyor köylüye suyunu.”

AV. ÖZTÜRK: “ALTIN ÜRETMEN İÇİN EKMEĞİ ÖLDÜRÜYORLAR

HİLEYLE ALINAN ÇED UYGUNDUR RAPORUNA İPTAL DAVASI AÇTIK”

Fabrikaların Avukatı Nuri Öztürk ise Koza’ya dönük un fabrikası sahiplerinin şok iddialarını yargıya taşıdıklarını belirterek, “Koza Altın hileye başvurarak ÇED raporu almıştır.” dedi.

Öztürk’ün açıklaması ise şöyle:

“Çevresel Etki Değerlendirme yani ÇED olumlu raporunun iptali için Kayseri 2’inci İdare Mahkemesi’nde 2014’e 697 sayılı dosya ile biz davamızı açtık.

Davaya temel yaptığımız unsurlardan birisi sağlık koruma bandı. Gayri Sıhhi Müsseseler Yönetmeliği’nde düzenlenen sağlık koruma bandı mesafesinin belirlenmesi hadisesi var.

Sağlık koruma bandı 10 metre. 10 metrelik mesafeyle bu gösterilmiş ve her nasılsa Bakanlığın gözünden kaçmış. Esasen Bakanlığın gözünden kaçmasının sebebi ÇED dosyasının hazırlanmasındaki eklerden biri olan haritada müvekkil firmanın un fabrikası haritada saklanmış. Normal gözle baktığınızda koskoca un fabrikasını haritada göremiyorsunuz ama altın madeninin bekçi barakasını görebiliyorsunuz. Yani koskoca un fabrikası haritada yok. Bilgisayar ortamında haritayı yüzde 250 büyüttüğünüzde bir başka haritanın altına kısaltma ibare ile “unfb” yazılmış un fabrikası olarak yazılmamış. Koza Altın böyle bir hileye gitmiş bizim kanaatimizce bu bir hiledir. Un fabrikası eğer gerçek ebatlarıyla haritada işlenmiş olsaydı gözükmemesi mümkün değildi. İnsanlar altını yiyemezler insanlar ekmek yemek zorundalar. Oysa bunlar altın üretmek için ekmeği öldürüyorlar ve insanların ekmeğine zehir katıyorlar…”

ÇAĞLAR KARAYILAN: BUNLAR DEVLETTEN ÇOK MU GÜÇLÜ?

 Bölge esnafından Çekirdek İşleme Tesisi sahibi Çağlar Karayılan da Koza Altın madeninin olumsuz etkileri nedeniyle yaptıkları şikayetleri kimsenin dikkate almadığını belirterek, "Bunlar devletten çok mu güçlü?" diye sordu, Karayılan şunları söyledi:

"Maden geldikten sonra psikolojimiz bozuldu, bizim internetten araştırmamıza göre siyanürün olumsuz etkileri bizi zamana dayalı etkileyeceğini düşünerek çeşitli yerlere müracaatlarda bulunduk. Fakat sesimizi duyuramadık, kimseye.. Her yere dilekçe yazdım, şikayette bulunduk. Fakat maliye yetkilileri önemsemiyorlar bizleri. Şikayetiniz yarı yoldan geri döner diyorlar, bunlar devletten çok mu güçlüler? Bizleri mağdur ediyorlar ben ve diğer esnaf arkadaşlarımız ve buradaki diğer iş yeri sahipleri burada hepimiz mağdur olduk. Havuzlar hemen bizim sırt tarafımızda, mesafemiz öyle çok uzak değil yüz metre falan."

ÖZER AKDEMİR: “BOZKIRA SİYANÜR BULAŞIYOR, SAÇMALIK”

Hayat Tv Çepeçevre Programı’nın sunucusu Özer Akdemir, un fabrikalarının, çekirdek işleme tesisinin ve bir yol üstü dinlenme tesisinin bulunduğu bozkırda açık havada buğday tarlalarının ortasında sişyanürle altın işletmeciliği yapmayı “saçmalık” olarak nitelerken programını youtube.com da “Bozkır da, buğday tarlalarının, un fabrikalarının ortasında siyanürlü bir altın madeni. Saatte 226 bin litre su çekiyor yer altından. Hem zehir saçıyor hem yaşam kaynağı suyu tüketiyor. Koza Altın Şirketi'nin Nevşehir-Kayseri il sınırındaki Himmetdede altın madeni yörenin kabusu olmaktan çıkmış, felaketi olmaya doğru gidiyor...” notuyla paylaştı.

Programa internet üzerinde şu linkten ulaşabilirsiniz: http://www.youtube.com/watch?v=JtYr7ZCwAOQ&feature=youtu.be

Öteyandan Özdemir, programın sonunda ilginç bir detayı da izleyicileriyle paylaştı: “Bizim bu çekimleri tamamlamamızdan hemen sonra Koza Altın firmasının Himmetdede’ye 18-20 kilometre uzaklıkta yeni 2 altın madeni sahası için başvurduğunu ve birinde de ÇED gerekli değildir raporu aldığını öğrendik, devasa bir su tüketimi mevcut, bozkırın suyu zaten kıt”
Kaynak Haber: Kayseri olay gazetesi : http://www.kayseriolay.com/koza-ya-sok-suclama-h2603.htm