İlk Taarruz Zaferimiz Mekke’nin Fethi, Nevşehir’de Hakkıyla ve Coşkuyla Kutlandı.

Hz Muhammed Mustafa (s.a.v) Efendimizin bizâtihi kendi komutasındaki onbin kişiyi aşkın sahabinin yer aldığı ve Osmanlının gerileme dönemine kadar devam edecek olan islam taarruz zaferlerinin ilki olan bu kutlu olay ,anmaktan öte anlamak gayesi, kutlamaktan çok hissetmek ve bugüne taşımak  murâdı ile Damat İbrahim Paşa diyârımız Nevşehir’de, Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi ve Türkiye Gençlik Vakfı koordinesinde ’’FETİH VE MEDENİYET ‘’başlıklı program ve  çoşkulu bir konserle şanına yakışır bir şekilde kutlandı.

 Tügva Arge Sorumlusu Yasin SAYKILI’nın moderatörlüğündeki program İstiklal Marşı’nın ardından Tügva Nevşehir sorumlusu Kamil BALAK’ın selamlama konuşması, Nevşehir Kız Anadolu imam Hatip Lisesi Müdiresi Senem AYDOĞAN Hanımefendinin ‘’Fethin Asrımıza Sîrayeti’’ adlı sunumu ve Tügva Teşkilat sorumlusu M. Berat TURAL'ın ‘’Fetih Süreci’’ adlı konuşmasıyla devam etti.

Yine Kız Anadolu imam Hatip Lisesi öğrenci korosunun müzik öğretmenleri Aynur VECLİ eşliğindeki ezgi ve şiir dinletileri programa katılan; İl Milli Eğitim Müdürlüğünden Şube Müdürü Mustafa ECE, Eğitim Uzmanı Fazıl PARLAK, Memur-Sen Başkanı Mustafa ÖZDEMİR ,Gençlik Merkezi Müdürü Ersen DÖRTKOL, Damat İbrahim Paşa Gençlik Derneği adına İbrahim PALANCI, Okul Müdürleri  ve öğrencilerimizin kalplerine hitâp etti..

Günün sürprizi olan Yusuf KARABURÇ  konseri ise Fethin coşkusunu kat kat artırdı.. Genel itibariyle fethi konu alan sözlerin yer aldığı ilahi ve ezgiler eşliğindeki program, hem bir devlet okulunda verilen ilk konser olması hasebiyle hem de konukların bilfiil katılımılıyla dikkate şayandı .Dinleyenler adeta  Mekke semalarında manevi bir yolculuk yaptı.

 ‘’Fetih Ve Medeniyet ‘’isimli bu coşkulu program hem Nevşehir’de yapılmış olması hasebiyle büyük bir öneme hâiz olmakla birlikte hem de globalleşen dünyada Yürek Fetihlerinin ne kadar önem arzettiği ve bu fetihlere dünyanın yine ve yeniden ne kadar muhtac olduğunun anlaşılması adına dikkate şâyân bir adımdı.. Unutmamalı ki; Günümüzde, İslâm’ı terör kaynağı bir din gibi göstermeye çalışanlara verilecek en güzel cevap Mekke’nin Fethi hadisesidir. Sekiz yıl önce malları ellerinden alınan, memleketlerinden kovulan, hatta her birerlerinin işkenceden de öte canlarına kast edilen müslümanlar, muhteşem bir zaferle Mekke’ye döndüklerinde asla kin gütmemiş, intikam almamış hepsi de Allah Resûlü’nün izinde af yolunu tercih etmişlerdir. Ne kınama, ne ayıplama, ne yağma, hiç bir olumsuz tavrı takınmayan bir geleneğin ve bir dinin mensubu olduğumuzu tekraren hatırlamak ve hatırlatmak adına bu adımı atan tüm sorumlulara yüreklerinize sağlık diyoruz.. Rabbim Din adına atılan adımları dâim eyleyip, emekleri zâyi eylemesin inşaallah..