Devlet memurluğu sistemini baştan aşağı değiştirecek hazırlıkların başladığı belirtilen haberde, dikkat çeken ve üzerinde düşünülmesi gereken birçok ayrıntı göze çarpıyor. Habere göre, “devlet memuru” yerine “kamu çalışanı” kavramı getirilecek. Memurlar, işçiler, sözleşmeliler, kadro karşılığı sözleşmeliler “kamu çalışanı” adı altında tek bir statüde toplanacak. Yeni personel sistemi ile birlikte memurların iş güvencesi ortadan kaldırılırken, performanslarına göre bir ücretlendirme yapılacak.
Konuya ilişkin açıklama yapan Türkiye Kamu-Sen Nevşehir İl Temsilcisi Turgay Çetin, “Memurun iş güvencesinin kaldırılmasına yönelik sevdanın sebebi nedir?” dedi.
Uzun zamandan beri memurların iş güvencelerinin kaldırılmasına yönelik çalışmalar yapıldığını dile getiren Çetin, 15 Temmuz girişiminin memurun iş güvencesinin kaldırılmasına bir gerekçe olarak kullanılmasının doğru olmadığını ifade etti.
Çetin; “15 Temmuz ve sonrasında gelinen süreçte devlet memurluğu kavramının ne denli önemli ve hayati olduğu ortaya çıkmıştır. Devletin işleyişinin görünen ve görünmeyen yüzü konumunda olan memurların özel sektör işçileriyle aynı statüye getirilmesi önümüzdeki dönemde 15 Temmuzda yaşadıklarımızdan daha büyük sorunlara yol açabilir. Bu noktada alınması gereken tedbir memurların iş güvencesini kaldırmak değil, kamuya personel alımında objektiflik, görevde yükselmelerde liyakatin ve hakkaniyetin sağlanması olmalıdır. Bugün kamuda yaşadığımız sorun memurun iş güvencesinden değil, kamuda yapılan atamalardaki adaletsizlikten, adam kayırmacı anlayıştan, yandaş yaratma sevdasından kaynaklanmaktadır. Memurun iş güvencesi kaldırılırsa bütün bu olumsuzluklar giderilmiş mi olacaktır?. Kaldı ki, şu anda haklarında şüpheler bulunan bütün kamu görevlileri açığa alınmış durumda. İstenildiğinde görevlerine son verilecek. Demek ki memurun iş güvencesinin herhangi bir güvenlik durumunda işten çıkarılmasına mani bir tarafı yokmuş. Öyleyse memurun iş güvencesinin kaldırılmasına yönelik yıllardır süren bu kara sevdanın sebebi nedir?. Getirilmek istenen performans sistemi ve buna bağlı performans ücreti ile zaten memurlar arasında bir ayrışma ve kutuplaşma yaşanacağı açıktır. Bu süreçte bütün vatandaşlarımızın bir araya gelmesi kaynaşması ve barışması sağlanmalıyken, memurları performanslarına göre sınıflandırarak ve buna göre ücretlendirerek gelinecek nokta korkutucudur." dedi.