88 KİŞİLİK EL KAİDE LİSTESİ
Skandal adımla ilgili perde arkasında önemli gelişmelerin yaşandığı belirlendi. Emniyet İstihbarat Daire Başkalığında 25 Şubat’ta Suriye bağlantılı yabancı teröristlerle ilgili olarak bir toplantının gerçekleştirildiği öğrenildi. İki şube müdürünün hazır bulunduğu toplantıya uzman personelin katılmadığı belirtilirken, ilgili birime 88 kişilik bir El Kaide listesinin verildiği aktarıldı.
Edinilen bilgilere göre İstihbarat Daire Başkanlığı Uluslararası İlişkiler Şube Müdürlüğü bu listeyi C Şube’ye bildirdi. Liste alt birimlere iletildi. Ama liste ile ilgili bir bilgi verilmedi. Listeyi alan alt şube içeriğini öğrenip gereğini yapmak için bu listenin ne listesi olduğunu üstlerine sordu. Talepte bulunan şubeye sadece 10 Mart’ta yapılan bir başka toplantı tutanağı gönderildi. Ama listenin ne olduğuna dair bilgi verilmedi.
İstihbarat ve terör şubelerindeki tecrübeli uzman personelin 17 Aralık’tan sonra tamamen boşaltıldığı belirtilirken, yeni gelen personelin terör örgütleri ve mücadele yöntemlerini bilmediklerine dikkat çekiliyor. İstihbarat ve terör birimlerine yeni gelen personelin operasyon planlama ve icrada yetersiz kaldıkları kaydediliyor.
EL KAİDE DOSYASI KAPATILDI
Bir başka skandal gelişmenin ise Emniyet’in takibini yaptığı El Kaide dosyalarında yaşandığı öğrenildi. Ocak ayından itibaren El Kaide’ye yönelik operasyon dosyalarının kapatıldığı ve Ocak ayından bu yana Emniyet’in hiçbir El Kaide mensubu hakkında dinleme kararı almadığı belirtildi. El Kaide’yi takip eden birimin ‘paralel devlet yapılanması’nı takip adı altında tarikat ve cemaatleri takibe aldığı kaydedildi.
Sorumlu müdür 2 gün önce alındı
El Kaide’nin 2003’te İstanbul’da yaptığı onlarca kişinin öldüğü yüzlerce kişinin de yaralandığı kanlı saldırıların ardından İstihbarat Daire Başkanlığı’nda kurulan El Kaide ile mücadele biriminin tamamen kaldırıldığı bildirildi. Niğde saldırısından iki gün önce de 11 yıldır bu birimin başında olan müdürün Ankara Emniyeti emrine atandığı ifade edildi. Kaldırılan El Kaide bürosundaki teknik takip ve operasyondaki polislerin de tayinlerinin çıkarıldığı aktarılırken, yaşanan zafiyeti El Kaide’nin çok iyi kullandığı aktarıldı.
Bu arada Ocak ayında Kilis’teki İHH bürosuna yapılan baskın ile El Kaide’ye silah götürdüğü iddiasıyla Adana’daki tırların durdurulması olayının ardından poliste olaylara müdahale ederken tedirginlik yaşandığı belirtildi. Suriye’ye gidip gelen El Kaide mensuplarının bu durumdan istifade ederek kendilerini İHH mensubu gibi lanse ettikleri kaydedildi. El Kaide mensuplarının yanlarında İHH’ya ait flama ve yardım malzemeleri bulundurdukları kontrol sırasında tayin olmaktan korkan polislerin de İHH bayrağı ve malzemelerini görünce arama yapmadıkları iddia edildi. Bu yöntemle çok sayıda El Kaide mensubu yabancı militanın Suriye’ye silah ve malzeme soktuğu öne sürüldü.
MİT’e göre El Kaide öncelikli tehdit değil
Emniyet’teki öncelikli tehdit değişikliğinin bir benzerini daha önce MİT gerçekleştirmişti. MİT’in 2010 yılında takip listesinde değişikliğe giderek Hizmet Hareketi’ni de ‘öncelikli takip listesi’ne aldığı öne sürülmüştü. Emniyet gibi El Kaide’yi ‘öncelikli tehdit listesi’nden çıkardığı iddia edilen MİT, ‘paralel devlet yapılanmalarını’ takibe aldı. 15 Ocak’ta Başbakan’ın talimatı üzerine tüm teşkilat birimlerine bir yazı gönderilerek ‘paralel devlet yapılanmaları’ konusunun hassasiyetle takip edilmesi istendi. Yazıda “Yurt içi ve yurt dışı kaynaklı tüm dini fraksiyonlar” hedef gösterildi.
Teröristler ile ilgili çarpıcı detay
Hatay'da görüntülerine ulaşılan saldırganların, bir gün önce Türkiye'ye giriş yaptığı saptandı. Interpol'ün El Kaide listesinde de isimleri var.
Niğde'nin Ulukışla ilçesinde iki güvenlik görevlisinin şehit olduğu, bir kamyon sürücüsünün de öldüğü terör saldırısıyla ilgili detaylar ortaya çıkıyor. İddiaya göre saldırganlar, olaydan bir gün önce El Kaide bağlantılı IŞİD'in kontrolündeki Suriye'nin Atmeh bölgesinden Türkiye 'ye yasadışı yollarla giriş yaptı. Hatay'da görüntülerine de ulaşılan üç saldırganın IŞİD saflarında savaştığı öğrenildi.
Saldırganların, Türkiye'ye Interpol üzerinden bildirilen 1470 kişilik El Kaide listesinde yer aldığı da öne sürülüyor.
Radikal'de yer alan habere göre; Güvenlik birimlerinden edinilen bilgiye göre, üç saldırgan 19 Mart'ta Suriye'de IŞİD'in kontrolündeki Atmeh bölgesinden Türkiye'ye giriş yaptı. İkisi Arnavut biri de Kosovalı olan saldırganlar Hatay'dan kiraladıkları araçla İstanbul'a, buradan da ülkelerine geçiş yapmak istedi. Hatay'da saldırganların görüntülerine ulaşan istihbarat ekipleri, burada herhangi bir bağlantılarına ise ulaşamadı. Saldırganların ilk ifadelerinde Türkiye'de saldırı planlamadıklarını, daha önce de Türkiye üzerinden Suriye'ye geçtiklerini ve aynı güzergâhı kullandıklarını söyledikleri öğrenildi.
KORKUDAN ATEŞ AÇTILAR
Saldırganların, yol kontrolü yapan güvenlik güçlerine, kendilerine yönelik operasyon yapacağı korkusuyla ateş açtıklarını ifade ettikleri de ileri sürüldü. İstihbarat ve terörden oluşan sorgu ekiplerinin, bu olayla bağlantılı başka bir saldırı planı olup olmadığı konusunda da saldırganları sorguladıkları bildirildi.
GÜVENLİK ÖNLEMLERİ ALINDI
Yaralı iki saldırgan, önceki gece 03.30'da Ankara Numune Hastanesi'ne sevk edildi. Güvenlik gerekçesiyle hastanenin arka kapısından içeriye alınan saldırganların bulunduğu katta geniş güvenlik önlemleri alındı. Olaydan sonra kaçan ve Ulukışla'ya bağlı Köşkönü Köyü'nde yakalanan üçüncü saldırgan da Niğde Jandarması'ndaki işlemlerinin ardından Ankara'ya götürüldü.
EL KAİDE LİSTESİNDE YER ALIYORLAR
Başta Almanya, İngiltere, Fransa, Hollanda ve Belçika olmak üzere birçok Avrupa ülkesi, Türkiye'den Suriye'de radikal İslamcı gruplara katılarak Esad'a karşı savaşan vatandaşları için yardım istemişti. Saldırganların, Interpol üzerinden Türkiye'ye bildirilen 1470 kişilik El Kaide listesinde yer aldığı öğrenildi. Avrupa ülkelerinin Türkiye'ye başvurmasının ardından Suriye'deki radikal islamcı gruplara katılmak için Türkiye üzerinden geçiş yapan 815 kişi, Avrupa ülkelerine iade edilirken 655 kişi için ise arama kararı çıkartılmıştı.
VÜCUDUNDAN 11 KURŞUN ÇIKTI
Saldırganların öldürdüğü kamyon şoförü Turan Yaşar dün Ankara'da toprağa verildi. Üç çocuk babası olan Yaşar'ın eşi Satı ile küçük kızı Zeynep cenazede fenalık geçirdi. Yaşar'ın ağabeyi Mehmet Yaşar, saldırganların güvenlik güçlerinden kaçarak kardeşinin kamyonunu gasp etmek istediğini belirterek, "Kardeşim saldırgana tekme atıp kamyonun kapılarını kilitlemiş. O sırada iki saldırgan kardeşimi çapraz ateşe almışlar. Kamyonun şoför mahallinde 20 kurşun izi var" dedi. Otopside de Yaşar'a 11 kurşunun isabet ettiği ortaya çıktı.
Şehit olan polis memuru Adem Çoban ve jandarma astsubay Adil Kozanoğlu için de önce Adana Valiliği'nde resmi tören düzenlendi. Daha sonra şehit polis Adem Çoban Adana'nın Ceyhan ilçesinde, şehit astsubay Adil Kozanoğlu ise Kahramanmaraş'ta toprağa verildi.
