SAYIN PAPA 1. FRANCISCUS’A VE HIRİSTİYAN KİLİSELERİNE TARİHİ ÇAĞRIMIZDIR
Sayın Papa Cenapları;
12 Nisan 2015 günü Vatikan'da gerçekleştirilecek olan ayinde yapacağınız konuşmanızda,  I. Dünya Savaşı sırasında yaşanan acı olaylara temas edileceğini öğrenmiş bulunuyoruz. Zatıâlinizin ve Vatikan Devletinin dünyamızdaki temel insan haklarına; güvenlik, istikrar ve barışa verdiği önemi bilen biz, Sivil Topluk Kuruluşları olarak düşüncelerimizi yüksek dikkatlerinize sunmayı bir görev biliyoruz.    

TÜRKLERLE ERMENİLERİN İLİŞKİLERİ
Türklerle Ermenilerin ilişkileri Selçukluların Anadolu’ya girişiyle başlamıştır. Ermeni tarihçi Urfalı Mateos, Melikşah’tan bahsederken: “Sultanın yüreği, Hıristiyanlara karşı şefkatle dolu idi. O, geçtiği memleketlerin halkına bir baba gözü ile bakıyordu. Böylelikle hiç muharebe yapmadan birçok eyalet ve şehirlere hâkim oldu”  ifadesini kullanmaktadır.
Osmanlı Devleti döneminde ise,  Ermeni dinî merkezi İstanbul’a nakledilerek, Fatih Sultan Mehmet tarafından 1461’de Ermeni Patrikhanesi kurulmuş, Ermenilere dinî, hukukî ve idarî serbestlik tanınmıştır. Devlet’e samimi olarak bağlandığı görülen Ermenilere duyulan yüksek güven dolayısıyla “sadık tebaa” statüsü verilmiş ve Ermeniler askerlikten muaf tutulmuşlardır.  Bunun gereği olarak, devlet hizmetlerinde Ermenilere en yüksek mevkilerde görevler verilmiştir. Bu çerçevede,  22 bakan, 33 milletvekilli, 29 paşa, 7 büyükelçi, 11 başkonsolos, 11 üniversite öğretim üyesi ve 41 üst düzey memur işbaşına gelmiştir . Bu kapsamda Osmanlı Meclisi 1. Meclis’te 10, 2. Meclis’te 11 Ermeni milletvekili görev almıştır . Tarihte emsali pek görülmeyen, 8-9 asır süren bir kardeşlik,  huzur ve barış yaşanmıştır.
BİRİNCİ DÜNYA HARBİNDE ERMENİ İSYANLARI VE GÖÇ KARARI 
Daha sonra Osmanlı Devletinin zayıflamakta olduğunu gören, devrin bazı emperyal güçler, ülkeyi paylaşmak amacıyla, Ermeni yurttaşlarımızı kullanmayı planlamışlardır. Bunun için, önceden kışkırtarak eğittikleri Ermenileri, “Size iki deniz arasında devlet kurduracağız” vaadiyle, maalesef aldatmışlardır. Böylece I. Dünya Harbinde Osmanlı Devleti 8 ayrı cephede savaşırken, cephedeki bir kısım Ermeniler silahlarıyla birlikte ordudan firar ederek, kendi Devletleriyle savaşmak üzere Rus ordusuna katılmışlardır. Bir kısmı da silahlı çeteler halinde, Türk şehir ve köylerinde, sayıları yüz binlerle ifade edilen sivil katliamı başlatmışlardır.  Askeri depolar yakılmış, ikmal yolları kesilmiş, Ermeni fırıncıların yaptıkları ekmeklerle Osmanlı askerleri zehirlenmiş ve ordularımız cephede savaşamayacak duruma düşürülmüştür . Osmanlı Devleti, bu isyancı çeteleri caydırmak üzere birçok toplantılar yapmış, nasihat heyetleri göndermiş, ancak sonuç alamamıştır. Bunun üzerine 24 Nisan 1915’te Ermeni Komite Merkezlerini kapatarak 235 komite liderini tutuklamış,  ancak bu tedbir de netice vermemiştir.
 Bunun üzerine işbirlikçi, isyancı ve katliamcıların savaş bölgelerinden uzaklaştırılmasına karar verilmiştir .  Bu kararın icrası için, her türlü ayrıntıyı dikkate alan  “sevk-i iskân” (Göç ve yerleştirme) kararnamesi çıkarılmıştır. Buna göre isyancı Ermeni unsurları, Devletin Suriye ve Musul gibi vilayetlerine taşınmıştır.  Büyük güçlük ve sıkıntılar içinde gerçekleştirilen bu tedbir kesin sonuç vermiş,  yaygın katliamlar durdurulmuş,  düşmanla işbirliğinin önüne geçilmiştir. Böylece “zorunlu göçün” ne kadar haklı ve zaruri olduğu ortaya çıkmıştır.
Ancak, Bolşevik ihtilâlinden sonra Rus ordusunun işgal ettiği bölgeleri boşaltmasını ve Türk ordusunun Mondros Mütarekesindeki sınırlara çekilmesini fırsat bilen Ermeniler, Doğu Anadolu’da tekrar katliama başlayarak savunmasız yüz binlerce Türk’ü katletmişlerdir. 
O tarihte Suriye, Filistin de dâhil bütün Osmanlı coğrafyasında 1.294.851 Ermeni, Anadolu’da ise 736.000 Ermeni yaşamaktaydı. Bunlardan sadece Anadolu’da yaşayan Ermenilerden 438.758’i zorunlu göçe tabi tutulmuş, Katolik ve Protestan Ermeniler ile kamu görevlerinde çalışan Ermeniler ve isyan etmeyen Ermeniler yerlerinde bırakılmıştır.  Göçe tabi tutulanların ise daha sonra yerlerine dönmelerine izin verilmiştir .
ABD’nin Mersin Konsolosu Edward I. Natan, 30 Ağustos 1915’te ABD’nin İstanbul Büyükelçisine gönderdiği raporda: Ermenilerin Adana’dan itibaren bilet alarak trenle seyahat ettiklerini, hükümetin bu işi son derece intizamlı bir şekilde idare etmekte olduğunu, şiddete ve intizamsızlığa yer vermediğini, göçmenlere yeteri kadar bilet sağladığını, muhtaç olanlara yardımda bulunduğunu”    belirtmektedir. Konsolos,  11 Eylül 1915 tarihli raporunda ise: “Şam’daki kampta hastalar için bir hastane oluşturulduğunu ve ziyareti sırasında 50 hastanın tedavi edildiğini bizzat gördüğünü, kampta ölen olmadığını ve hükümetin bütün sürgünlere yiyecek dağıttığını“   rapor etmiştir. 
Halep’teki Amerikan konsolosu Jackson ise 3 Şubat 1916 tarihli sürgün edilenler listesinde 486.000 Ermeni’nin bulunduğunu, 8 Şubat 1916 tarihli raporunda ise göç bölgesinde 500.000 civarında sürgün Ermeni bulunduğunu, rapor etmiştir  .  Söz konusu rapor göç ettirilen Ermenilerin büyük bölümünün göç yerlerine ulaştığını göstermektedir.
RUS VE ERMENİLER TARAFINDAN KATLEDİLEN TÜRKLER
Amerikan tarihçisi Prof. Dr. Justin McCarthy’nin tespitlerine göre 1912-1922 yılları arasında Türkiye’nin yalnızca doğu vilayetlerinde 1.189.132, Transkafkasya’da ise 413.000 Türk ve Müslüman, Ermeniler ve Ruslar tarafından katledilmiş olup, katledilen Türk ve Müslümanların toplam sayısı 1.602. 132 kişidir .  Bunların yanı sıra Ermenilerin öncülük ettiği Rus ordusunun istilasına uğrayan vilayetlerden 1.604.031  Türk ve Müslüman (göç ettirilen Ermenilerin 3,5 katı) topraklarını terk ederek göç etmek zorunda kalmış ve bunların 2/3’ü (1.000.000 Türk ve Müslüman) yollarda hayatını kaybetmiştir . Bu miktara bulundukları bölgelerde Rus ve Ermeniler tarafından katledilenler de eklendiğinde katledilen Türk ve Müslümanların sayısı 2.000.000’u aşmaktadır.
1.Dünya Harbinde göçlerden sonra 280.000 Ermeni’nin Anadolu’da kaldığı, diğerlerinin göç yerlerine ulaştığı, buna karşılık Rus ve Ermeni saldırıları sonucu 2.400.000 Türk ve Müslüman’ın hayatını kaybettiği, ABD Başkanı Ronald Reagan’ın Hukuk Danışmanı Bruce Fein  tarafından da açıklanmıştır.
Bu gerçekler ortadayken Türklerin Ermenileri soykırıma uğrattığı iddialarına özellikle Papalık makamının destek olmamasını ve adil davranmasını beklemek tüm Müslümanların ortak beklentisidir. 
ASALA TERÖRÜ VE TÜRK DİPLOMATLARINA SUİKASTLARI
Yaşanan bunca acılara rağmen, 1920 Gümrü ve Moskova ile 1921 Kars Anlaşmaları yapılarak sınırlar belirlenmiş ve barış sağlanmıştır. Bu 3 Antlaşmadan sonra 1923 Lozan Antlaşması ile de belirlenen bu sınırlar ve sağlanan barış teyit edilmiştir.  Aradan 50 yıl gibi uzun bir zaman geçtiği halde, ASALA terör örgütü Türklere karşı terör ve katliamı yeniden başlatmıştır.  1973 ile 1984 yılları arasında, batılı 21 ülkenin 38 şehrinde gerçekleştirilen 110 terör saldırısında, Türkiye Cumhuriyeti’nin dış temsilciliklerinde çalışan 42 Türk diplomatı katledilmiş ve 15 Türk ve 66 yabancı yaralanmıştır. Türkiye ASALA’yı çökertince görev, elebaşlarının çoğunun Ermenilerden oluştuğu bilinen PKK’ya devredilmiştir. 
Bu kanlı saldırlar göstermiştir ki, sömürgecilerin aldattığı Ermeni kimliğinde, müthiş bir değişim yaşanmıştır. Buna göre,  yeni kimlik Türk’e karşı duyulan “kin ve nefret”ten ibaret olmuştur.  Yetişen yeni nesillere de aşılanan bu kimliğin ilk önemli emaresi, 1973-85 ASALA terörü ile 1992’de Karabağ’da masum sivillere karşı hunharca uygulanan katliam ve  “Hocalı soykırımı” nda görülmüştür. 
ERMENİLERİN HOCALI KATLİAMI
Türk katliamını yirminci yüzyılın son çeyreğinde de sürdüren Ermeniler, 26 Şubat 1992’de Rus 366. Motorize Alayı’nın desteğinde Azerbaycan’ın Hocalı bölgesine saldırmış ve Hocalı’da 63’ü çocuk, 106’sı kadın ve 70’i yaşlı olmak üzere 613 Türk’ü hunharca katletmiş, 487 kişiyi ağır yaralamış,  1.275 Türk’ü esir almış ve Karabağ ile birlikte Azerbaycan’a ait yedi bölgeyi işgal etmiştir. . Ermenistan, BM Güvenlik Konseyi’nin kararlarına rağmen Azerbaycan toprağının işgalini sürdürmektedir. İşgal edilen bölgelerdeki topraklarını bırakarak kaçmak zorunda kalan 1.000.000’dan fazla Türk halen göçmen çadırlarında yaşamaktadır.
Ermenistan, 23 yıldır Azerbaycan topraklarının % 20’sini işgal altında tutmaktadır. Hiçbir Türkün yaşamadığı işgal bölgesinde, AGİT raporuna göre etnik temizlik yapıldığı anlaşılmaktadır.  Bütün bu tespitler ve yaşanan facialar konusunda Ermenistan herhangi bir açıklama yapamıyor. Bu nedenle Muhterem Papalık makamının bu durumu dikkate alarak, Ermenistan’a destek anlamına gelebilecek ifadelerden itina ile kaçınacağını düşünmekteyiz.
SURİYE’DE YAŞANAN AÇLIK DÖNEMİNDE OSMANLI DEVLETİNİN VE PAPALIĞIN ÇABALARI 
Suriye’de zorunlu göçe tabi tutulan Ermeniler için, o dönemde Osmanlı Devleti’nin 4. Ordu Komutanı olan Cemal Paşa’nın aldığı insani tedbirlerden Suriye’de bulunan yabancı misyon şefleri tarafından övgüyle söz edilmektedir. Büyük bir kıtlık yaşanan bu dönemde, hem göç ettirilen Ermenilerin hem de bölgenin Hıristiyan halkının ve hatta müttefik ve tarafsız Devletlerinin diplomatik misyonlarının iaşeleri Osmanlı 4. Ordu’nun yiyecek ambarlarından karşılanmıştır. Ayrıca hasta ve bakıma muhtaç Ermeniler için başhekimliklerine Ermeni doktorların atandığı çok sayıda hastane kurulmuştur . 
Bu dönemde İngiliz ve Fransız donanmaları tarafından Suriye ve Lübnan’a uygulanan deniz ablukası nedeniyle çoğunluğu Hıristiyan olan bölge halkı arasında açlıktan ölümler meydana gelmesi üzerine, 4. Ordu Komutanı Cemal Paşa tarafından Maruni Patriğine yazdırılan mektupla Papalık makamından sivil Hıristiyan halka ABD ve İspanya tarafından yardım için gıda ve tıbbi malzeme gönderilmesi konusunda aracılık yapması rica edilmiş ve bu rica üzerine ABD ve İspanya tarafından gönderilen gemilerin Beyrut’a çıkması İngiliz ve Fransızlar tarafından önlenmiştir . Ayrıca İngiliz ve Fransızlar Cemal Paşa'nın Beyrut ve Lübnan halkının iaşesi için Suriye'nin diğer sahillerinden getirttiği erzakı taşıyan gemileri de batırmışlardır .
Cemal Paşa, İngiliz ve Fransızların ablukayı kaldırmalarının ve gelen yardım malzemelerinin Hıristiyan halka Beyrut’taki ABD konsolosunun dağıtmasının sağlanması konusunda ABD’nin Suriye Büyükelçisinin İngiliz ve Fransız hükümetleri nezdinde girişimde bulunmasını talep etmiş,  ancak ABD’nin Suriye’deki büyükelçisi bu konuda yardımda bulunmayı reddetmiştir .  
4. Ordu Komutanı Cemal Paşa’nın ricası üzerine Maruni Patriğinin Papalık makamına gönderdiği mektuba Papa tarafından verilen cevap aynen şöyledir: “Papa Suriye Hıristiyanlarını unutmamıştır ve unutmayacaktır. Kendisi, söz konusu kişilere yardım amacıyla ve sıkıntıları hafifletecek erzak yardımı gönderebilmek için İtilaf Devletleri’nden defalarca izin istemiş, ancak İngiltere Papa’nın isteğine sürekli olarak karşı çıkmıştır. Bu sebeple İngiltere’nin söz konusu uygulaması yüzünden Papa’nın mukaddes kalpleri yaralanmış durumdadır. Doğu’daki Hıristiyanlar Papa’nın kendilerini ihmal etmediğini gün gelip anlayacaklardır” .   
Bu dönemde savaşmakta olan kendi ordusunu bile beslemekte yetersiz kalan Osmanlı Devleti’nin 4. Ordusu, İtilaf devletlerinin ambargosu nedeniyle açlıktan kırılan Marunilere 300.000 kg. erzak, ayrıca para; Rum cemaatine 300.000 kg buğday, 400.000 Frank para; Ermeni cemaatine ve Ermeni göçmenlere ise 100.000 kg. buğday ve 80.000 Frank para yardımı yapmıştır .   
ERMENİLERİN YENİ NESLİ TÜRK DÜŞMANI OLARAK YETİŞTİRMESİ
Ermeniler gerçekleri çarpıtmakla yetinmemekte ve yeni nesillerini de Türk düşmanı olarak yetiştirmektedir.  5 yaşından itibaren Ermeni çocukları Erivan’daki sözde soykırım müzesine götürülerek sahte belgelerle, sahte resimlerle ve görsel-işitsel efektlerle beyinleri yıkanmaya çalışılmaktadır.
Türkiye, Birleşmiş Milletler’in “Irk Ayrımcılığının Ortadan Kaldırılması Komitesinin çalışmaları kapsamında nefret söylemlerinin durdurulması kararlarına” ve UNESCO’nun “öteki uluslara veya belli gruplara karşı önyargıları ve klişeleri ayıklamak üzere belirlediği kriterlere” uyarak tamamen haklı olduğu konularda bile diğer ülke ve milletleri incitebilecek ifadeleri ders kitaplarından çıkartmıştır. Ermeni ders kitapları ise BM kararlarına aykırı olarak, Türklere karşı asılsız iddiaların yanı sıra birçok küfür, hakaret ve nefret söylemleri ile doludur . Türkiye’ye dost olduğunu söyleyen ülkelerin, Uluslararası Adalet Divanı’nın “zorunlu göçün soykırım olarak kabul edilemeyeceği” kararına aykırı olarak, Ermeni ders kitaplarındaki asılsız iddia ve hakaretleri kendi ders kitaplarına almaları uluslararası hukuka ve 1998 tarihli “İnsanlığa Karşı İşlenen Suçlar Sözleşmesi”ne aykırıdır.  
Bütün bu gerçekler, yabancı tarih ve bilim adamları tarafından da kabul edildiği halde, tarihi boyunca mertliği, dürüstlüğü, merhameti ve savaş ahlakı düşmanları tarafından bile kabul ve takdir edilen asil Türk Milletinin soykırımla suçlanması ve Ermenistan ve Diaspora’nın bu suçlamalarda Hıristiyan dinini ve Papalık makamının nüfuzunu kullanmaya yeltenmesi, Türk Milleti tarafından üzüntüyle izlenmektedir.
Türkiye Cumhuriyetinde yaşayan Müslüman, Hıristiyan ve Musevi dinlerine mensup halkların Papa Cenaplarından beklentisi şudur: 100 yıl önce, I. Dünya Harbinde, öncesi ve sonrasında yaşanan acıların dayandığı gerçeklerin ortaya çıkarılması için Sayın Papa 1. Franciscus’nun 12 Nisan günü Vatikan’da yapacağı tarihi konuşmada;
Ermenistan ve Diaspora’nın nefret politikalarının barışa zarar verdiğinin, Ermenistan’ın uluslar arası hukuka aykırı olarak 23 yıldır işgal altında tuttuğu ve etnik temizlik yaptığı Azerbaycan topraklarındaki işgali kaldırmasının barış ortamına güçlü bir katkı sağlayacağının; bütün ülkeler arşivlerini açtığı halde, Ermenilerin Boston’daki arşivlerini araştırmalara açarak, meselenin kurulacak bir ortak tarih komisyonunda ele alınmasının daha doğru olacağının ifade edilmesini takdirlerinize sunuyoruz. 
Hukuki bir meselenin siyasi yollarla çözülemiyeceği ve bu sebeple, bugüne kadar verilmiş ülke mahkeme kararları, Uluslararası Adalet Divanı ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ile savaşın bitiminde İngiliz Kraliyet Başsavcılığının her türlü bilgi ve belgeyi toplamak suretiyle yürüttüğü soruşturma sonucunda Malta adasında tutuklanan üst düzey Osmanlı Devlet adamlarının serbest bırakılması kararları hatırdan çıkarılmamalıdır. 
Adalete ulaşmak için tarafların, bu araştırmaların sonucunu sabırla beklemekten başkaca bir çarelerinin olmadığı; güçlü bir şekilde ifade edildiğinde, barış ortamının tesisine önemli ölçüde hizmet sağlayacağını düşünmekteyiz. Yine,  her ihtilafın çözümünde, adaletin esas olduğunu en iyi şekilde bildiğine inandığımız Papalık makamının taraflara eşit mesafede durmasının büyük önem taşıdığı malumlarıdır. Esasen insanlık vicdanı Makamınızdan bunu beklemektedir. Papa Cenaplarının takınacağı adil ve tarafsız tutumun, insanlık alemini önemli ölçüde etkileyeceği ve dünya barışına katkıda bulunacağını düşünmekteyiz.
Bu duygu ve düşüncelerimizi, diyalog ve çözüme yardımcı olacağı inancıyla yüksek takdirlerine sunarız. 
Türkiye Sivil Toplum Birliği
10 Nisan 2015

Adres: E-posta: [email protected]                                                                                                                                      GMK Bulvarı Özveren Sokak Nu:2/2 Kızılay/ANKARA/TURKEY
Telefon: 90 312 231 31 94


DESTEKLEYEN VE KATILAN STK İSİMLERİ
Şehit Aileleri Federasyonu
Türkiye Barolar Birliği
Orman Mühendisleri Odası
Türk Veteriner Hekimler Birliği
Türkiye Türkmenistan Dostluk Derneği
KATILANLAR
İstanbul Yeni Ufuklar Derneği Şubesi
2023 İstanbul Platformu
Adana Atatürk Kültür Dayanışma ve Eğitim Vakfı/ AKDEV  Şubesi
Adana Aydınlar Ocağı
Adana Kazazedeler Derneği
Adana Sosyal Hizmetler Vakfı
Ahde Vefa Turan Birliği Derneği
Akdeniz Balkan Türkleri Federasyonu (12 bağlı Dernek) 12
Akdeniz Gazeteciler Spor Klübü Derneği
Aktif Afşarlar Platformu
Allı Turna Kadın Derneği
Anadolu Aydınlar Ocağı
Anadolu Eğitim Sendikası
Anadolu Gençlik Federasyonu
Anadolu Kartalları Derneği
Ankara Hukuk Fakültesi Mezunları Derneği
Ankara Türk Enerji-Sen 2 nolu Şube
Ankara Türk Ocağı Şubesi
Atatürkçü Düşünce Derneği Kocaeli Şubesi
Avrupa Yakası Aydınlar Ocağı
Azerbaycan – Kırım Derneği
Azerbaycan Kültür Derneği
Bağımsız Doğu Türkistanlılar Derneği
Bakır Madenliler Derneği
Balıkesir Aydınlar Ocağı
Balıkesir Türk Eğitim Sen Şubesi
Balıkesir Türk Ocağı
Balıkesir Ülkücü İşçiler Derneği
Balıkesir Yazarlar ve Şairler Derneği
Balıkesir Ziraat odaları Birliği
Beykoz Türk Ocağı Şubesi
Bilgi Yurdu Gençlik Eğitim Kültür Derneği
Birleşik Emekliler Derneği Kocaeli Şubesi
Bozkır ve Çevresi Dernekleri Federasyonu
Bursa Aydınlar Ocağı
Cumhuriyet Kadınları Derneği
Çanakkale Aydınlar Ocağı
Çaydaçıra Musiki, Halk Oyunları Ve Gençlik Spor Kulübü Derneği
Çukurova Oğuz Boyları Derneği
Çukurova ve Havalisi Yörük ve Türkmen Dernekleri Federasyonu (Bağlı 12 kuruluş adına)
Çukurovalılar Kültür ve Dayanışma Derneği
Dadaloğlu Derneği
Demokrasi, Kadın ve Gençlik Derneği
Denizli Türk Ocağı Şubesi
Dezavantajlı gr. Derneği
Doğu Karadenizliler Kültür Derneği
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Adana
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Diyarbakır
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Elazığ
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Erzincan
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Erzurum
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Kahramanmaraş
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Kayseri
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Osmaniye
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Şanlıurfa
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Şırnak
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Tunceli
Dulkadiroğlu Alauddevle Vakfı Van
Dünya Kargın Türkmenleri Derneği
Dünya Türkleri ve Akraba Topluluklarına Hizmet Derneği
Eğitim 2023 Derneği
Eğitim 2023 Kocaeli İl Temsilciliği
Eğitim-Sen Elbistan Şubesi I ve II nolu Şube
Elazığ Bilgisayar Mühendisleri Odası
Elazığ Mimarlar Odası Şubesi
Elazığ Mobbing İle Mücadele Derneği
Elazığ Türk Ziraat Yüksek Mühendisler Birliği İl Temsilciliği
Elazığ Ziraat mühendisleri Odası Şubesi
Elbistan Ziraat Odası
Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyeleri Derneği
Esvak Eskişehir’den Yetişenler Derneği
Gebze Türk Ocağı Şubesi 12
Genç Akademisyenler Derneği İstanbul Şubesi
Giresun Esnaf ve Sanatkarları Odaları Birliği
Giresun Gazeteciler Derneği
Giresun Müzik Dostları Derneği
Giresun Şehit Aileleri Dayanışma Derneği
Harput Aydınlar Ocağı
Hazar Stratejik Araştırmalar Merkezi
Hukukun Egemenliği Derneği
Iğdır Aydınlar Ocağı
Isparta Aydınlar Ocağı
İ.Ü. Edebiyat Fakültesi Mezunları ve Mensupları Derneği
İmamoğlu Âsâr Balkan Şehit Aileleri Vakfı
İnegöl Aydınlar Ocağı
İnsan ve Demokrasi Vakfı
İnşaat Mühendisleri Odası Sakarya Şubesi
İstanbul Atatürk Kültür Dayanışma ve Eğitim Vakfı/ AKDEV  Şubesi
İstanbul Aydınlar Ocağı
İstanbul Konut Yapı Kooperatifleri Birliği
İstanbul Milliyetçi Avukatlar Gurubu
İstanbul Milliyetçi Hekimler Derneği
İstanbul Türkiye Azerbaycan Dayanışma ve Kültür Derneği
İstiklâl Gazileri Varisleri Anma ve Yaşatma Derneği
Kadıköy Türk Ocağı Şubesi
Kadirli Şehit Aileleri ve Gaziler Derneği
Kayseri Atatürkçü Düşünce Dereneği
Kayseri Diş Hekimleri Odası
Kayseri Kültür ve Turizm Derneği
Kayseri Makine Mühendisleri Odası
Kayseri Sarraflar ve Kuyumcular Derneği
Kayseri Tabipler Odası
Kayseri Yeni Ufuklar Derneği Genel Merkezi
Kayseri Yeni Ufuklar Derneği Şubesi
Kazak Türkleri Eğitim ve Araştırma Derneği
Kazım Karabekir Vakfı
Kesrik Hilal Spor Klüp Derneği
Kırıkkale Oğuz Boyları Federasyonu
Kırım Türkleri Kültür ve Yardımlaşma Derneği İstanbul Şubesi
Kocaeli Aydınlar Ocağı
Kocaeli Milliyetçi Avukatlar Derneği
Kocaeli Tuhafiyeciler ve Konfeksiyoncular Odası
Kocaeli Yesevi Ocağı Eğitim, Kültür ve Sanat Derneği
Konya Atatürkçü Düşünce Derneği
Konya Bozkır Federasyonu (7 bağlı) 7
Kütahya Aydınlar Ocağı
Kütahya Türk Ocağı
Malatya Aydınlar Ocağı
Maltepe Türk Ocağı Şubesi
Maltepe-Kartal Aydınlar Ocağı
Manastırlılar Derneği
Manisa Aydınlar Ocağı
Manisa Emekli Astsubaylar Derneği
Manisa Kuyumcular ve Sarraflar Derneği
Manisa Sığır Yetiştiriciler Birliği
Manisa Sultan Yaylası Geliştirme ve Güzelleştirme Derneği
Manisa Üreticiler Yardımlaşma Derneği
Maturidi  Yesevi  Otağı Derneği
Mehmetçik TV
Mevlana Kültür ve Eğitim Derneği
Milli Düşünce Merkezi
Milli Mefkure Birliği
Mimarsinan Aydınlar Ocağı (Adıyaman)
Oğuz Boyları Konfederasyonu
Oğuz Boyu Kültür Dernekleri Federasyonu
Ondokuz Eylül Aydınlar Ocağı (Giresun)
Ordu Aydınlar Ocağı
Rumeli –Balkan Stratejik Araştırma Merkezi
Rumeli Balkan Stratejik Araştırmalar Merkezi
Sakarya Aydınlar Ocağı
Sakarya Çevre ve Hayvanları Koruma Derneği
Salihli Türk Eğitim-Sen
Salihli Türk Ocağı Şubesi
Salihli Yazarlar Birliği
Selçuklu Düşünce Gurubu
Sinop Aydınlar Ocağı
Sivas Aydınlar Ocağı
Sivas Türk Ocağı
Şehit Aileleri Federasyonu (14 Derneği temsilen) 14
Şeyh Hacı İbrahim Sultan Veli Vakfı
Tekirdağ Aydınlar Ocağı
Teknik Eğitim Vakfı
TESUD Türkiye Emekli Subaylar Derneği Genel Merkezi
Ticaret ve Turizm Mezunları Derneği
Toplumsal Düşünce Derneği
Trabzon Aydınlar Ocağı
Trabzon Bayburtlular Kültür ve Dayanışma Derneği
Trabzon Liselerinden Yetişenler Derneği
Turan Araştırmaları Derneği
Turan Kültür Derneği
Turan Kültür Vakfı
Turancı Hareket Platformu
Türk Aydınlar Vakfı
Türk Boyları Konfederasyonu (8 Federasyon ve 315 Dernek adına) 323
Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı
Türk Dünyası Birlik Platformu
Türk Düşünce Hareketi
Türk Emekli-Sen Kocaeli
Türk Hukuk Enstitüsü
Türk Hukuk Enstitüsü Derneği İstanbul Şubesi
Türk Hukuk Enstitüsü Kayseri Şubesi
Türk Hukuk Enstitüsü Nevşehir Şubesi
Türk Kadınlar Birliği
Türk Metal Sendikası Kocaeli Şubesi
Türk Milli Merkezi
Türk Mutfak Vakıf
Türk ocakları Dörtyol şubesi
Türk ocakları Konya şubesi
Türk Ocakları Nevşehir Şubesi
Türk Telekomcular Derneği
Türk Yerel Hizmet Sen Elazığ Şubesi
Türk Ziraat Y. Müh. Birliği
Türkiye Birleşik Emekliler Derneği
Türkiye Biyologlar Derneği
Türkiye Kamu Çalışanları Vakfı (105 şube ve temsilcilik ile birlikte) 105
Türkiye Sağlık Vakfı
Türkiye-Türkmenistan Dostluk Derneği
Türkmen Araştırma Merkezi
Türkmeneli İnsan Hakları Derneği
Uludağ Gurubu
Uluslararası Avrasya Eğitimciler Derneği Kocaeli Temsilciliği
Uluslararası Avrasya Eğitimciler Federasyonu
Ülkü ocakları Dörtyol şubesi
Ümraniye Türk Ocağı Şubesi
Üniversite Mahallesi Gençlik Ve Spor Kulübü Derneği
Yalova Türk Sağlık Sen Şubesi
Yeni Ufuklar Derneği
Yerel Haksen Genel Merkezi
Yerel Haksen Türkiye Geneli Tüm Temsilcilikleri (40 İl Temsilciliği adına) 40
Yolçatılılar Derneği
Yozgatlılar Kültür ve Dayanışma Derneği
Yör-Türk Vakfı
Yörükler Türkmenler Derneği


Bağlı kuruluşlarla birlikte Toplam 619 STK