Nevşehir'in tanınmış simalarından Devlet Memuru Seyit Salgın Bağ da çalışırken aniden rahatsızlandı.

Ambulansla önce Nevşehir'de bir hastaneye kaldırılan Seyit Salgın'ın kalp krizi geçirdiği tespit edildi.

Salgın'ın tam donanımlı hastaneye sevke edilmesine karar verilince doktor kontrolünde Kayseri'de ki bir Hastanesi’ye kaldırıldı.

Kardiyoloji Uzmanı tarafından yapılan kontrolde Salgın'ın kalp damarlarının tıkalı olduğu belirlendi.

Daha sonra Salgın, burada başarılı bir operasyonla tıkanan kalp damarları açılarak stent takıldı.


www.fibhaber.com olarak kendisiyle görüştüğümüz Seyit Salgın, Bağda calışırken Aniden bir ağrı oldu terleme oldu. Acil Kayseri'ye ambulasla götürdüler Ameliyat derken kalp damarları tıkanmış ana damarı açtılar . Şu anda istiraattayım cok teşekür ederim sizlere sizlerin sevgisi be ni hayata bagladı.Stent takıldı diğerleride yüzde  60 tıkalıymış  tedavi görecegim dedi.

 Salgın, Geçirmiş olduğum kalp kriz i sonucu acil Kayseri'de ameliyat oldum bir haftadır tedavi görmekteydim şu anda ALLAH a şükür istiraattayım kalp damarlarım tıkanmış beni arayan soran gecmiş olsun dileklerini sunan tüm sevdiklerimden ALLAH razı olsun dedi.

FİB Haber Merkezi olarak Seyit Salgın'a geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz.

BESLENMEYE DİKKAT ETMEK LAZIM

Kapadokya Hastanesi Başhekimi Uzm. Dr. Fatih Yakut da artık kalp krizinin beslenmeye bağlı olarak 10’lu yaşlarda da görüldüğünü söyledi. Başhekim Yakut, “ Kalp krizinin yaşı onlu yaşlara kadar inmektedir. Beslenmeye dikkat etmek gerekiyor. Düzensiz beslenmek, fast food ayakta beslenmeler damar tıkanıklıklara sebep oluyor.” diye konuştu.

Kalp Damar Tıkanıklığının Nedenleri
Damar tıkanıklığın oluşumunu hızlandırabilen birçok neden tespit edilmiştir. Bu sürecin genetik olarak taşınabildiği ve çocukluk yaşlarından itibaren yavaş yavaş gelişen bir hastalık olduğu konusunda fikir birliği vardır. Bazı faktörlerin atardamarların iç tabakasını hasara uğratarak hastalığı tetiklediği bilinmektedir. Sevindirici bir durum bu faktörlerin büyükçe bir kısmının kontrol edilebilir, yani yaşantımızdan uzaklaştırılabilir, olmasıdır.
 
Bu faktörler:
Genetik yatkınlık. Ailede erken kalp hastalığı öyküsü: Baba veya erkek kardeşte 55 yaşından önce, anne veya kız kardeşte ise 65 yaşından önce saptanmış kalp hastalığı.
 
Kan şekerinin yüksekliği
 
Kolesterol seviyeleri. Kötü kolesterol de olarak bilinen denen LDL’nin 130 mg/dl den yüksek, iyi kolesterol denen HDL’nin 40 mg/dl den düşük olması
 
Tansiyon yüksekliği (Kan basıncının 120/80 mm Hg’nın üzerinde olması)
 
Sigara ve benzeri tütün kullanımı
 
Şeker hastalığı ve insülin direnci nedeniyle kan şeker seviyesinin yüksekliği
 
Şişmanlık: Kilonun boya göre fazla olması, vücuttaki yağın daha çok karın bölgesinde toplanması.
 
Metabolik sendrom. Bel çevresinin erkeklerde 102 cm’den, kadınlarda 88 cm’den fazla olmasıyla birlikte yüksek tansiyon, şeker hastalığı ve diğer bazı risk faktörlerinin bir arada bulunması.
 
Fiziksel aktivite eksikliği, düzenli spor, yürüyüş vs yapmama.
 
Radyoterapi veya kemoterapi tedavisi geçirme.
 
İleri yaş. 45 yaşın üzerindeki erkeklerde ve 55 yaşın üzerindeki kadınlarda kalp damar hastalığı daha sıktır.
 
Bu risklerin bir veya birden fazlasının varlığı kişide mutlaka damar tıkanıklığı oluşacağı anlamına gelmediği gibi, bu faktörlerin bulunmaması da kişide damar sertliği oluşmayacağı anlamına gelmemektedir.
 
Bu faktörlerin yanında muhtemel bazı risk faktörleri de mevcuttur. Bunlar:
 
Kanda yüksek C-reaktif protein (CRP) seviyesi. CRP, vücudumuzun hasar ve enfeksiyona karşı geliştirdiği enflamasyonun (yangı) bir göstergesi olup kandaki yüksekliği damar sertliği ile ilişkilendirilmektedir.
 
Trigliserid seviyesi. Kandaki trigliserid düzeylerinin yüksek olması özellikle kadınlarda damar sertliği olasılığını arttırabilir.
 
Uyku apnesi. Bu hastalıkta uyku esnasında solunum yüzeyselleşmekte ve hatta zaman zaman durmaktadır. Uyku apnesinin tedavi edilmediği zaman tansiyon yüksekliği, şeker hastalığı, kalp krizi ve felce yol açabileceği bildirilmektedir.
 
Stres. Özellikle öfkeyle birlikte olan stresin kalp krizini tetikleyebileceği bilinmektedir.
 
Alkol. Aşırı alkolün kalp üzerindeki olumsuz etkileri bilinmektedir. Erkeklerde günde iki kadeh, kadınlarda ise günde 1 kadehin üstünde alkol tüketimi önerilmemektedir.