Üzgündü
   Her şey birden bire olmuş, geriye dönüşü de yoktu
   ‘Artık bitti’ diye düşünüyor, kapıldığı karamsarlık dalgasından kendini kurtaramıyordu.
   Günün belirli saatlerinde aklına gelen ve kendini çok hüzünlendiren o şarkıyı durmadan mırıldanıyor, teselli arıyordu.
   Çenesi düşmüş, çok konuşuyordu
   Fakat konuşurken ne derece dinlenildiğini,  ciddiye alındığını kestiremiyor, bu düşünce beyninde yeni çalkantılara yol açıyordu.
   Ailesini 
   Çok sevdiği mesleğini ve geleceğini düşünüyordu. 
   Daha çok gençti
   Hem bugün hem de yarın için umutsuzdu, sanki etrafı sarılmış, bir çıkış yolu da gözükmüyordu.
   Hayat ona gülmemişti
   Her şeyi bırakmayı, unutmayı deniyor, kişiliği buna izin vermiyordu.
   İçinde bulunduğu durumu ailesine bildirecek her hangi bir vasıtanın olmadığını biliyor, sıkılıyor, mütemadiyen ‘ne olacak?’ sorusu beyninde dolanıp duruyordu.
   Çıkış yolu bulamadığı, her şeyin bittiğini düşündüğü zaman gene o şarkıya dönüyor, özellikle kendini çok duygulandıran nakarat kısmını durmadan tekrarlıyordu.
   Şarkı bitince gene konuşmaya başlıyor
   Sıkıntılarını bu yolla gidermeyi deniyor
   Anlatıyor
   Anlatıyordu 
   Bazen korkuları aklına geliyor, vücudunu sarıyor, benliğini teslim alıyor, konuşmasını etkiliyor, hiç yaşamadığı kekeleme krizine giriyordu.
   Buna daha çok üzülüyordu
   Üzüldükçe kekelemesi artıyor, sanki fasit bir daire içine düşmüş, çıkamıyordu…
   Geceler karanlıktı
   Artık gündüzler de ona karanlıktı
   ‘Yaşamak bu mu?’ diye kendi kendine soruyor, sorunun doğru cevabını bulamıyor, hüznü artıyor, karamsarlığı depreşiyor, umutları tükeniyordu.
   ‘Acaba 50-60 yaşımı görebilecek miyim?’ sorusu kimi zaman beynini yokluyor, soruya olumlu bir cevap veremiyor, her şeyi bitirmiş insanların bıkkınlığı gelip yakasına yapışıyor, gitmiyor, sanki demir atıyordu.
   ‘Her şey bitti’ dediği bir anda
   Tam 23 gün sonra bir mucize yaşanıyor
   Kaybettiği her şeye yeniden kavuşuyordu
   ‘Olamaz… Olamaz… Bu gerçek olamaz!’ diye haykırmak, sevincini dışarıya vurmak, önüne gelene sarılmak, onları öpmek istiyor, neşesi taşkın bir sel gibi akıyor, akıyordu.
   Allah, tüm kapıları kapatmamış
   Yeni bir kapı açmıştı
   ‘Ya Allah, Bismillah’ diyerek yeniden başlayacak
   Bu yolda yalnız yürüyecekti…