İslam hukuku, 4 temel esasa dayanır.

Her Müslüman bu esaslara inanmak,

Ve buna uymak zorundadır.

Ama devlet islam’ı temel almazsa, ,

Başka bir hukuku mecbur etmişse,

Kişinin bunda yapacağı bir şey yoktur.

Ama bir inanan olarak,

İçinde hep bu özlemi taşımalıdır.

***

Bu temel esaslara Arapçada,

Edille-i erbaa veya edille-i şeriye denir.

Yani dört delil, şeriatın delilleri…

Bu bir hukuk kaidesidir.

Ama bizim beynimize bu kelimeler,

Düşman olarak yerleştirildiği için,

Daha duyunca hoplayabiliyoruz.

Ürperiyoruz.

***

Bunlar;

Kuran,

Sünnet,

İcmai ümmet,

Kıyası fukahadır.

***

Biz bu hukukla,

Dünyayı binlerce yıl idare ettik.

Daha adil, daha başarılı ve daha mutlu olarak…

Bu hukukun diğer adı da fıkıhtır.

Bunun içinde,

İdare de, ceza da, ticarette, ekonomi de, askeriye de vardır.

Temel anayasa Kuran olunca,

Diğer birimler daha kolay, daha anlaşılır olmaktadır.

Bu hukukta her uygulama çok basittir.

Mesela, ceza hukukunda hırsızın kolu kesilir.

Ama bin yıl kimsenin kolu kesilmemiş,

Çünkü diyeti var.

Hırsız kolunu kestirmiyor.

Diyetini ödüyor.

O da o kadar pahalı ki,

Şimdiye kadar kimse hırsızlık da edememiş,

Kolu da kesilmemiştir.

Toplum huzurludur.

Ama bu gün ceza hukukunda 5000 madde var.

Her taraf hırsız kaynıyor.

***

İslam idare hukukunda işi ehline vermek farzdır.

O da tecrübe ile kazanılır.

Bu krallık olur, cumhuriyet olur fark etmez.

Sahabe içtihadı, esas olduğu için idarede,

Hanedan tercih edilmiştir.

Çünkü fitneyi önler.

Hiçbir muzır, devletin tepesine göz dikemez.

Fitnenin cezası da ölümdür.

Bu padişahın kardeşi de, evladı da olsa değişmez.

Fitne kıtalden de beterdir(Kuran)

Binlerce kişi öleceğine, padişahın oğlu ölse yeğdir.

Ama İslam’da idareci,

Alimdir. Yani ilim tahsil etmiştir.

Mümindir. İman etmiştir.

Adildir. Adaletle davranır.

Kendi aleyhine bile olsa…

Şeyhülislam, padişahı denetler.

Padişah, hukuk dışına çıkamaz.

Yoksa makamı gider.

***

Yani İslam, Kuran la,

Sünnetle, Müçtehitlerin yorumları,

Bunlara kıyas yaparak, karar verir.

Onun için de asla adaletten ayrılamaz.

***

Yoksa bu günkü sistem gibi,

Rüşvetçilerin, sahtekarların, yabancı ajanların,

Fitne odaklarının, yalancı ve dolandırıcıların,

Devleti yönetmesi, İslam’da yasaklanmıştır.

30.04.2018, Kayseri.