KAZAKİSTAN TOPONİMİSİ

Emrullah Güney

Dicle Üniversitesi

Kazakistan toprak , yüzölçümü bakımından büyük bir ülkedir. Fakat, doğası büyük bir çeşitlilik göstermez. Cumhuriyetin toponimik landşaftı ( görünüm, manzara, peyzaj ) güneyden kuzeye doğru eşiklerle değişir. Güneyde Orta Asya cumhuriyetlerinin toponimleriyle, kuzeyde ise , tersine, Sibirya’nın toponimisiyle belirli yakınlık yaratır. Buna bakmayarak Kazakistan’ın toponimisi bütünlüklü genel yapıya sahiptir. Cumhuriyetin toponimik temeli Türk Kazak diline dayanır.

E. Koyçubayev, Kazakistan’ın toponimisini 5 kata ayırarak incelemiştir.

1. En eski kat, eski dil ögeleri ( tal, sal, gar, kan ) ile karakterize edilir.

2. Eski kat , Türk-Mongol, Türk-İran dil ögeleri ( al, ala, bay, bala, togay, şar, kar, kok ) ve eski soneklerle ( -tı, -sı, -ın, -un ) belirginleşir.

3. Türk dilli kat özünde Türk dilleri ailesinin asıl ve değişik belirtilerini yansıtır.

4. Çağdaş Türk dillerinin ( Kazak, Kırgız, Altay, Karakalpak, Başkırd, Özbek, Uygur ) özelliklerini yansıtan kat.

5. Rus toponimik katı.

E. Koyçubayev’in düşüncesine göre, üç kat tekce Kazakistan için karakteristik olmayıp, bazı istisnalarla Küçük Asya’dan Uzak Doğu’ya dek geniş yayılmıştır. Sonuncu Rus katını ise E. M. Murzayev “ en yukarı kat “ olarak adlandırmıştır.

E. Koyçubayev’den farklı olarak, V. A. Juçkeviç üç kat gösterir.

1. En eski ( Kazak diline dek olan ) adlar,

2. Ayrı ayrı Mongol ve Arap ögeleri de olan Kazak adları,

3. Rus adları.

Araştırmacı, en eski toponimlere Çimkent, Carkent ( günümüzdeki Panfilov ), Mankent, Tekes, Şarin vd. adları dahil eder ve hem de olasılıkla yazar ki, bunlar İran kökenli adlardır, fakat sonradan değişikliğe uğrayarak ilk anlamlarını değiştirmişlerdir.

Kazak adları, Cumhuriyetin batısında ve güneyinde, aynı şekilde Karaganda ilinde özellikle çoktur ve Türk kökenli etnonimler bu coğrafi adlarda geniş yansıtılmıştır. Ay, Aysarı, Kaljat, Kenger ( Kenger ), Kızılkurt, Tarte, Toguz, Tabet, Ulan vb. Kaydedelim ki, Kazak dilli adlar ökonimide, nisbeten

hidronimi ve oronimide daha üstünlük gösterir. Bu ise Kazak halkının 1917 devrimine dek başlıca geçim alanı olan göçer konar hayvancılık ekonomisinin özellikleri ile ilişkilidir.

Kazakistan’da 45 bin göl vardır. Kazak hidronimlerinde, nomenklatür termin olarak, genellikle –kul ( göl ), -su, -sar ( şoran, tuzlu, kurumuş göl ), son ekleriyle işlenir : Aşşikul, Karakul, Jaltırkol, Araslar vb. Kustançay ilinde kayda alınmış bütün adların % 40’ında –kul, ya da –sar son ekleri vardır. Bundan başka, Kazak hidronimlerinde şaklar (büyük göl ), tengiz ( deniz, büyük göl ), jalpag ( alanı geniş göl ), batpak (balçık, çamur, alüvyon, lil ), kopa (balçıklı yer ), tuz ( tuzlu göl ), ozen, uzen ( çay, ırmak, aksu ( midevi, içme suyu, su ), irim ( göl ), tuşşisu ( tuzlu su ), azyak, uzyak ( kuru çay ), kuduk ( su kuyusu ), kauga (suyu az olan kuyu ), mınkauga ( bol sulu kuyu ), şınrau ( derin kuyu ), apan (eski kuyu ), arık ( ark ) vb. terminlere de rast gelinir.

Renk bildiren ak ( Aktu, Akjar, Aksuat ), kara ( Karatau, Karakum, Karatobe ), kızıl ( Kızılray, Kızılkum, Kızılsu ), kok ( Koksu, Koktobe ), sarı ( Sarıkol, Sarıtau, Sarısu ) sözleri toponimide geniş işlenir. Onlardan bazıları tekce renk bildirmez, örneğin E. Koyçubayev kara sözünün “ toprak “, “kuru^,, “batı” , “sıra,silsile”, “yükseklik”, “ağır”, “yer altı suyu”, “bulak”

anlamlarını da gösterir. G. K. Konkaşpayev “ Türk toponimisinde Renk bildiren Sözler “ makalesinde kara ve ak sözlerinin çok anlamlı olmasından geniş söz eder.

Kazak oroniminde nomenklatür temrin olarak tau, tobe sözleri işlenir. Aktu, Karatau, Karatobe, Celandıtau, Kokşaltau vb. Bazı araştırmanların düşüncesine göre, Alma-Ata ( Kazak deyişine göre Almatı ) şehrinin adındaki –tı son eki de tau sözünün Türk dillerindeki çok varyantlarından ( dağ, tag, tav, tıv, too, tey vb ) biridir ve Almatı “ Almalı , elmalı dağ” anlamındadır. Alma-Ata şehri 1854’te eski Kazak yaşayış mıntakasının yerinde kurulmuştur. V.V.Bartold gösteriyor ki, aynı eski şehir XIII-XIV. Yüzyıllarda Almalık, sonralar ise Almatı adlandırılmıştır. Kazakistan toponimisinde soneki –tı ( diger Türk dillerinde –tı ) ile biten Almatı tipli toponimler çoktur : Olentı ( çimenli dağ ), Rgaytı ( zoğallı, kızılcık ağaçlı dağ ),

Buguti ( ceylanlı dağ ), Nuratı ( Nuru dağı ) vb.

G. K. Konkaşpayev bilimsel literatüre girmeyen, fakat toponimide işlenen bir dizi yerli halk coğrafi terminleri de kaydetmiştir : Ter ( Ayuter, Bugulıter, Asuter vd. adlarında ) – dağ koyağının en yüksek kesimi; kapal ( Kapal köyü, Kopal çayı adlarında ) – bataklık yer; ray, aray – doruk ( Kızılray – “kırmızı doruk “ vb.

Kazakistan toponimisinde çokça Mongol kökenli coğrafi adlara rastlanılır : Borolday dağı ve çayı ( borolda- mongolcada “yovşan”, Elçin-Buryok dağı ( elçin-Mongolca “boş, yerleşilmemiş yer “ , börük – “taşlı yükselti”, burhat dağ geçidi, barhot dağ burnu “ barhat- Moğolca “ boz kaya “ ) vb.

Rus adları, aslında, yaşayış odağı adlarına aittir : Nikolayevka, Yekaterinnovka, Peksi, Krivoozerka, Dubrobnoye, Podstennoye, Mostik, Uspenka, Beloye, Zarosloye vb. Bazı Rus köyleri, halkının göçüp geldikleri

geçmiş şehir ve illerinin adlarını taşır : Poltavka, Arhangelskoye, Kazanka, Samarskoye, Hersonka vb. Kazakistan yereyinde Rus adlarının geniş areallerini böyle göstermek mümkündür :

1. Kuzey bozkır kesimi ( Kustanay, Kuzey Kazakistan, Kokçetov ili ),

2. İrtışboyu ( Doğu Kazakistan ve Pavlodar ili ),

3. Batı Kazakistan. İşlenmemiş ham topraklarda yeni konutların, köylerin yaranması hesabına da Rus adlarının sayısı hayli artmıştır. Bir dizi Kazak adları ise Rus sonekleriyle kabul edilmiştir: Kindevka, Karakumka, Aktubinsk vd.

( Almatı, ülkenin merkezinde olmadığı için başkent olma özelliği taşımıyordu. Bu nedenle Astana ülkenin yeni başkentidir. Fakat, eski başkent bilim, kültür, sanat ortacı olma özelliğini sürdürmektedir.)