LİVATA VE ZİNAYA ARKA ÇIKILMASI

                               Dr Seyfi ŞAHİN

Ankara, İzmir  ve İstanbul barolarının,

Diyanet İşleri başkanının verdiği bir hutbe bahanesi ile

Açıklama yapması ve CHP nin de arka çıkması,

Çok ibretamiz bir olaydır.

                ***

Diyanet İşleri başkanı Hutbede;

“Zina ve livatayı Allah Kuran-ı Kerim’de lanetlemiştir”. demiştir.

Tabii ki bir imamın hutbede Kuran hükümlerinden başka ne demesi beklenir?

Bu bahane ile Ankara barosu bunu;

Bir devlet memuru olarak,

Toplumun bir kesimini başka bir kesime nefret uyandıracak,

Beyanlarda bulunmakla suç işlediğini,

Yaşadığı takvim yılına(şimdi) rağmen 7-8 nesil öncesinin anlayışını ortaya sürdüğünü,

Görevde iken çocuk tecavüzlerine ve Kadın düşmanlığını  göz yumduğunu açıklayarak,

Tavrını ortaya koymuştur.

                ***

Tabii ki buna karşı,

Barolar birliği başkanı ve Ankara barosundan bir grup avukat,

Adalet bakanı, AKP yetkilileri, ve pek çok kesim,

Ankara barosunu şiddetle kınadılar,

CHP ve İstanbul barosu Ankara barosuna destek çıktı.

                ***

Bu bir; hukuklar, inançlar, medeniyetler ve kültürler arası çatışmadır.

Batı hukuku ve İslam hukuku, Batı ile Türk medeniyeti arasındaki,

Derin ayrılıkları ifade eder.

Çünkü, zina ve ibnelik bütün dinlerde ve ülkelerde kınanmıştır.

Çünkü insan yaradılışına aykırıdır. Gayritabiidir. Fıtrata uymaz.

Ama  tarihin derinliklerinden gelen,

Eski Yunan ve Roma hukukunu, yani pagan anlayışını,

Kendisine rehber eden Batı hukuku,

Zina ve homoseksüelliği  meşrulaştırmış,

Yaygınlaştırmış ve savunmasını yapmaktadır.

Hatta Batılı erkeklerin % 46 sının Homo olduğunu istatistikler söylüyor.

Avrupa birliği muktesebatında ve İstanbul sözleşmesine  göre,

Kadın hakları denerek, Livata ve zina serbest olmuş, hatta teşvik edilmiştir.

Anayasa Mahkemesi de zina suçlarını serbest bırakmıştır.

                ***

İslam hukuku  bakımından, Allahın bütün yasakları;

Batı hukukunda serbesttir.

Yani sadece zina ve homoseksüellik değil,

Kumar, faiz, içki,  spekülasyon (borsa)u da sayabiliriz.

İşte bizim hukukumuzu meydana getiren,

Türk töresi ve İslam hukuku,

Batı ile hep mücadele etmiştir.

                ***

Ne yazık ki, bizim hukukumuzun da ,

Silah zoru ile Batıya uyarlanması,

Türk milletine, maddi, manevi ve toplum düzeni açısından,

Büyük aralar açmış, yuvalar bozulmuş,

Faiz yoluyla bütün alın terimiz Batılı emperyalistlerin,

Cebine akmıştır.

                ***

Üzülecek taraf şu ki, baroların  Batılı emperyalistlerin,

Kölesi ve maşası haline gelmesidir.

Muhalefetin, özellikle CHP nin,

Bir Batılı kültür, inanç  ve emperyalizminin devamı olduğu,

Türk kültür ve inançlarına karşı olduğudur.

Hala onları bir parti bağnazlığı ile  destekleyip,

Allahın yasaklarına karşı gelenlerin bilmeden imanlarının gittiği,

Bunu siyasi bir polemik sanıp,

Bilmeden gavur olduğudur.

Çok ibret vericidir.

29.04.2020, Kayseri.