Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Kadın Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi  (NÜKÇAM) Müdürlüğü, Nevşehir Belediyesi ve Nevşehir İl Sağlık Müdürlüğü işbirliğiyle 24 Kasım - 1 Aralık 2017 tarihleri arasında düzenlenecek olan ‘25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü’ etkinliği başladı.  
Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Kültür ve Kongre Merkezinde düzenlenen etkinliğin açılışına; Nevşehir Vali Yardımcısı Nevzat Sinan, Nevşehir Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Kaya, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fatma Karipcin, Nevşehir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Bayram Ekici, NÜKÇAM Müdürü Doç. Dr. Leyla Kahraman, kamu kurum ve kuruluş müdürleri, sivil toplum kuruluş temsilcileri, akademik ve idari personel, öğrenciler ile davetliler katıldı.
Etkinlik, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve aziz şehitler ile şiddet kurbanı kadınlar için bir dakikalık saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından Güzel Sanatlar Fakültesi öğretim elemanlarının müzik dinletisi ile başladı.
‘Nevşehir’de Kadına Yönelik Şiddet Algısı’
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında Üniversitenin İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü ve Gülşehir Meslek Yüksekokulu öğrencilerin  özel olarak hazırladıkları ‘Nevşehir’de Kadına Yönelik Şiddet Algısı’ konulu kısa film gösterimi yapıldı. Öğrencilerin "kadına yönelik şiddet başta olmak üzere şiddetin her türlüsüne hayır" farkındalığı yaratmak için hazırladıkları film katılımcıların büyük beğenisini topladı.
Kahraman “Hepimiz Kadına Karşı Şiddetle Mücadelede Üzerimize Düşen Görevi Yapmalıyız”
Etkinliğin açılış konuşmasını yapan NÜKÇAM Müdürü  Doç. Dr. Leyla Kahraman “Kadınlar bu toplumun yarısını oluşturan, erkeklerle aynı haklara sahip bireylerdir. Hiçbir cins bir diğer cinsten aşağı ya da yukarı değildir. İnsanız,  insan olarak aynı saygıyı ve değeri hak ediyoruz. Cinsiyetimiz insan olarak sahip olduğumuz haklarımızdan feragat etmemize neden olamaz. Güldünya’nın, Özgecan’ın, Helin’in ve binlerce kadının yaşayacağı yarınları elinden alan şiddet, bizi can evimizden vurmaya devam ediyor. Maalesef kadınlara ve kız çocuklarına hayat hakkı tanımayan şiddete dayalı düzenin ne ilk ne de son kurbanları duyduklarımız ve gördüklerimiz.
Kadınlı erkekli tüm kadınların yaşam haklarına sahip çıkarak kadınları eşit kılmak amacını hayata geçirmeliyiz. Hayatın tüm alanlarında eşit temsil hakkı ile daha özgür ve demokratik bir ülkede yaşamak istiyoruz. Hepimiz kadına karşı şiddetle mücadelede üzerimize düşen görevi yapmak zorundayız” diye konuştu.
Karipcin “Şiddet, Hiçbir Şekilde Kabul Edilemeyecek Bir Davranıştır”
Şiddetin nedeni ne olursa olsun, kime uygulanırsa uygulansın, bunun haklı bir sebebinin olmadığını söyleyen Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Fatma Karipcin,” Her şeyin bir çözümü vardır. Şiddet, hiçbir şekilde kabul edilemeyecek bir davranıştır”dedi. 
Karipcin, “Kadına yönelik şiddet, sadece ülkemizde değil dünya üzerinde büyük bir sorun. Küresel bir sorun olarak ortaya çıkan kadına yönelik şiddet kadının en temelinde yaşamını tehdit ediyor ve toplumsal hayata katılımını engelliyor. Kuşkusuz bu konu toplumsal bir sorun olarak ele alınıp,  devletin ve toplumun tüm organlarının aktif katılımıyla el birliğiyle çözümüne yönelik tedbirler alınması ve gerektiğinde de çözümüne yönelik de yaptırımlar sağlanması gerekiyor. Tabi ki ilk ve en önemli adım, şiddete karşı bilinç ve farkındalığın geliştirilmesi, şiddetin engellenmesi olmalı. Çünkü şiddet ortaya çıktıktan sonra, bunu engellemek ve tedbirler almak daha büyük sorun. Şiddet görsün görmesin her birey bu soruna duyarsız kalmamalı. Sadece gözlemci yada bu sorunu dile getiren olmamalı, yakın ve uzak çevredeki şiddeti azaltmak ve yok etmek için kendine düşeni yerine getirmelidir. Şiddeti önlemede en önemli görev aileye ve eğitim camiasına düşmektedir. Git gide hoşgörü ve sağ duyulu yapımız yok oluyor,  şiddete başvuranların yaş ortalamasının gittikçe düşmekte olduğunu görüyoruz. Kendine güvenen, sorunları şiddete başvurmadan çözebilen, sağlıklı   kişilik sahibi ailenin ve bireylerin eğitimine önem vererek sorunun ortaya çıkmasını bu şekilde önlemeye çalışmalıyız. Bu konuda topluma katkıda bulunan bilinçli eğitimcilerimize çok büyük işler düşüyor. Hem öğrencilerimizi eğiterek, hem örnek bireyler olarak hiç olmazsa bu şiddeti önlememiz gerekiyor. Medyada her gün namus, töre cinayetleri, , işkence, koca-baba dayakları magazinleştirilerek verilmekte. Bazılarında şiddete uğrayan kadınların  ne yaptığı, ne söylediği ve nasıl giyindiği sorgulanmakta. Fiziksel, sözel ve cinsel şiddete uğrayan kadınların bunu hak edip etmedikleri tartışılmakta. Hatta ülkemizde yapılan bazı araştırmalarda kadının şiddeti hak edebilecek bazı davranışların varlığı kadınlar tarafından da ideal olarak ifade edilmekte.
Birey olarak şiddetin nedeni ne olursa olsun, kime uygulanırsa uygulansın, bunun haklı bir sebebinin olmadığını hepimiz ifade etmeliyiz ve bunu düşünce sistemimiz haline getirmeliyiz. Her şeyin bir çözümü vardır. Şiddet, hiçbir şekilde kabul edilemeyecek bir davranıştır.
Üniversite olarak da kadına yönelik şiddetle mücadele konusunda duyarlılığımız çok yüksek olup, bu konuda ilimizdeki bir çok kurum ve kuruluşla da işbirliği içerisinde çalışmalar yürütmekteyiz. Tüm dünyada ve ülkemizde bu duyarlılığın artması ve şiddetin son bulmasını temenni ediyorum” dedi.  
Kaya “Eğitim Sadece Okulda Değil; Ailede ve Çevrede Olandır”
Konuşmasını tüm öğretmenlerin öğretmenler gününü kutlayarak başlayan Nevşehir Belediye Başkan Yardımcısı Yusuf Kaya, “Yıllardır konuşuluyor ve gerçekten yasal düzenlemeler yapılmasına rağmen bunlar neden oluyor? Nereye gidersek gidelim kadına yönelik şiddet konusu geçtiği zaman bunun çok yanlış olduğuna dair toplumda bir tepki var. Ama yine aynı olayları yaşamaya devam ediyoruz. İşte bunun üzerinde düşünmemiz gerekiyor. Demek ki, hukuki yasal tedbirler de yetmiyor, şu ana kadar yapılan çalışmalar da yetmiyor. Acaba bundan sonra ne yapabiliriz bunun üzerinde düşünmemiz gerekiyor. Şiddetin olmadığı ülkeler nasıl bir tedbir almış? bunun üzerinde  uzmanlarımızın ve bilim insanlarımızın ciddi şekilde çalışıp öneriler getirmesi gerekiyor. Yönetim tarzımıza baktığımız zaman gerçekten devletimiz ve yönetimimiz bu konuya önem veriyor. Kadınlarımızın ve kız çocuklarımızın haklarının korunması, şiddete maruz kalmamaları için ne gerekiyorsa yapıyor. Ama yetmiyor demek ki, daha sonuç verici çalışmalar yapılmalı. Artık hocalarımıza ve hukuk insanlarımıza da çok iş düşüyor.
Şiddetin önlenmesi için birinci çözümün eğitim olduğuna inanıyorum. Eğitimin sadece okulda değil, ailede ve çevrede olan eğitim olduğunu da belirtmek istiyorum. Bu vesileyle inşallah bu bir nebze farkındalık açısından bir faydası olur. Bir kadın bir kadındır. Yani  bir can o kadar değerlidir ki, onun için biran evvel bir canı gayretler ve çalışmalarla kurtarabilirsek ne mutlu  bize”  diye konuştu.
Vali Yardımcısı Sinan “Bütün Olursak Bu Ülkede Her Şey Olur”
Nevşehir Vali Yardımcısı Nevzat Sinan ise, “ Dünyaya gelirken cinsiyet konusunda kendiniz mi karar verdiniz? Buna biz karar vermedik. Ancak zaman içerisinde görev ve yaşam bölümünde ne yapacağımıza bizler karar verdik. Hep bu şiddetin nedenlerini eğitime bağladık. Hiç üniversite ve lise mezunu cinayet işlemiyor mu? Hiç sevgili olanlar cinayet işlemiyor mu? Hep fakir olan, eğitimsiz yoksul olanlar mı cinayet işliyor? Hayır. Evet bunun çözümü eğitimde. Eğitimde ama eğitimdeki modeli tartışmamız gerekiyor. Biz nasıl bir eğitim veriyoruz, insanlar konusunda nasıl bir eğitim verebiliyoruz? Eğer bunu tartışabilirsek, bu ülkedeki eğitim modelimizi masa üzerine serebilirsek o zaman bunun çözümlerine kavuşabileceğiz. Biz hepimiz bir bütünüz. Cengiz Han yanında eşi olduğu halde hanlarını toplamış demiş ki, ‘Ey han! Siz benim hanlarımsınız, bu yanımdaki benim hanım’. Ancak bugün biz eşlerimizi, analarımızı ve kızlarımızı yanlarımızda ikinci, üçüncü ve dördüncü kişi olarak görüyoruz. Bütün olursak bu ülkede her şey olur.
Değerli gençler aşk müthiş bir şeydir. Ama aşk için, ‘Ya benimsin, ya kara toprağın’dır  düşüncesi hastalıklı bir kafa yapısıdır, bunun tedavi edilmesi gerekir. Eğer aşka kara leke sürülürse o zaman aşk ölür. Aşk, bütün hayatınız boyunca, yüz yaşına kadar yaşasanız da sizinle birlikte yaşayabilmeli. Sizlerin aşki  güzel bir dünyada yaşamanızı, iyi bir eğitim alarak büyümenizi ve  çocuklarınızı iyi bir eğitim içerisinde insanlık eğitimiyle yetiştirmenizi diliyorum” dedi.
Yapılan konuşmaların ardından ‘Akademik Bakış 1’ başlığı adı altında yapılan panele geçildi. Panelde; NÜKÇAM Müdürü Doç. Dr. Leyla Kahraman ““Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliğinin Kadına Yönelik Şiddet İle İlişkisi”, Uzman Psikolog Dr. Şengül Altan Arslan “ “Aile İçinde Kadına Yönelik Şiddetin Boyutları ve Sonuçları” ve emekli aile mahkemesi hakime ve Avukat Eray Karınca “Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesinde Yargının Rolü” konularında katılımcılara bilgi verdi.
‘Şiddet Döngüsündeki Kadın’ ve ‘Toplumda Kadın Olmak’ Temalı Sergisi
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Günü kapsamında Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi Bölümü 4. Sınıf öğrencilerinin hazırlamış olduğu ‘Şiddet Döngüsündeki Kadın’ temalı fotoğraf ve Nevşehir’de bulunan orta ile liseler arası düzenlen resim yarışması sonucu dereceye giren resimlerin yer aldığı  “Toplumda Kadın Olmak” temalı sergi açıldı.