Sizleri selamların en güzeli olan, Allah’ ın rahmeti, bereketi, afiyeti ve mağfireti hepimizin üzerine olsun, selamıyla selamlıyorum.
2015 yılının son gününde ülkemizde, yakın coğrafyamızda ve dünyanın çeşitli yerlerinde akan kanların ve gözyaşlarının da son bulması en büyük temennimdir. Güneydoğu’ da kardeşlik bağlarımızı zedelemeye, ortak yaşam alanlarını yok etmeye ve insan onuruna yapılan hain ve kalleş saldırıları yapan PKK’ ya ve yandaşlarına haddini bildirerek, gereken cevabın verilmesiyle bu sıkıntıların son bulmasını hep birlikte sağlayacağız.
Suriye’ de, Irak’ ta, Bayır Bucak Türkmenleri’ nin yaşadığı coğrafyada, Gazze’ de, Filistin’ de ve dünyanın neresinde olursa olsun zulüm altında olan kardeşlerimize uygulanan zalim saldırılar son bulmadıkça, kardeşlik, hoşgörü, barış ve insan onuruna saygı gösterilmedikçe yeni yılı kutlamak bu zulümlere duyarsız kalmaktır.
Açıkgöz, "Bu fetih kardeşliğin, sevginin, barışın, muhabbetin fethidir. 1384 yıl sonra insanlar bu ışığa hala muhtaçtır. Mekke'nin fethi zaferinden çıkartılacak çok dersler vardır. Bu anlamda, birçok güzellikleri hatırlatan bu tür gelişmeleri vesile kılarak, gönülleri fethedelim, gönlümüzü yeni fetihlere açalım." ifadelerini kullandı.
Mekke'nin fethinin, dinlerini sadece Allah'a adayan ve Allah'a iman ve ibadet ettikleri için, yurtlarından ayrılmak zorunda bırakılan Peygamber Efendimiz ve ashabına Allah'ın en büyük hediyesi ve lütfu olduğunu aktaran İçten, "Aynı zamanda o güzel peygamberin ve ashabının gönülleri de beraberinde fethettiği güzel bir olaydır. İslâmiyet'in merkezi olan Mekke, fetihle birlikte gerçek hüviyetine kavuşmuş, şirkten ve putperestlikten arınarak manevi bir şehir olma özelliğine kavuşmuştur. Tevhit inancı hâkimiyetini ilan etmiştir. Bu fetihten sonra diğer fetihler arka arkaya gelmiş ve İslâm, üç kıtaya hızla yayılmaya başlamıştır. " diye konuştu.
"Kardeşliğin, barışın, sevginin fethidir"
Mekke’nin fethinin kardeşliğin, sevginin, barışın, muhabbetin fethi olduğunu söyleyen Açıkgöz sözlerini şöyle sürdürdü:
“Fetih, ezan sesinin Paris'te, Newyork'ta, Moskova'da, Londra'da, Pekin'de okunmasıdır. Fetih Hz. Yusuf peygamberimizin kuyudan çıkması gibi insanlığın karanlıktan aydınlığa çıkmasıdır. Fetih 'La İlahe İllallah, Muhammed-un Resulüllah' kelimeyi tevhidin dünya coğrafyasına nakşedilmesidir. Fetih, içimizdeki putların Resulüllah tarafından yıkılmasıdır. Peki, Resulüllah Fetih hutbesinde özetle ne demişti? 'Size karşı konulmadıkça, size saldırılmadıkça, hiç kimseyle çarpışmaya girmeyeceksiniz, hiç kimseyi öldürmeyeceksiniz.' O, vaadini yerine getirdi, kuluna yardım etti, aleyhinde toplanan düşmanları tek başına perişan etti. 'Bilmelisiniz ki, cahiliye devrine ait olup, iftihar vesilesi yapıla gelinen her şey; kan, mal davaları, bunların hepsi bugün, şu ayaklarımın altında kalmış, ortadan kaldırılmıştır. Bütün insanlar Adem'den (AS.), Adem de topraktan yaratılmıştır'. Mekke'nin fethi, İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin, Resullullah (S.A.V) tarafından kaleme alındığı gün demektir."
“Gönlümüzü yeni fetihlere açalım”
1384 yıl sonra hala insanların bu ışığa muhtaç olduğunun altını çizen Açıkgöz, Mekke'nin fethi zaferinden çıkartılacak çok dersler vardır. Bu anlamda, birçok güzellikleri hatırlatan bu tür gelişmeleri vesile kılarak, gönülleri fethedelim, gönlümüzü yeni fetihlere açalım. Bu mübarek günü İslam alemi ve tüm insanlık adına kutluyorum." şeklinde konuştu.
“Biz, Noel'i değil, Mekke'nin Fethi'ni kutluyoruz” diyen Açıkgöz, Yılbaşı tuzaklarına düşmeyip, onlara "farketmeden de olsa" benzemeyelim... Bunun için işte bu Hadis-i Şerifler bize ışık tutuyor. Müslümanız Elhamdülillah...İslam dininde yeri olmayan, Hristiyan geleneklerini uygulamayalım İnşallah..
