Çocuklarda göz organının çoğu organın ve sistemin aksine doğumdan sonra da gelişmesini devam ettirdiğini belirten Op. Dr. Hakika Erdoğan, “Görme işlevinin başarılı bir şekilde gelişmesi için doğumdan büyümenin ve gelişmenin tamamlandığı yaşa kadar gözün düzenli aralıklarla muayene edilmesi ve olası sorunun ivedilikle halledilmesi önemlidir. Çünkü göz, çoğu organın aksine işlevinin zayıflaması çok çabuk bir şekilde girer. Toplumda bilinenin aksine çocuklarda ilk göz muayenesi doğum sonrası yapılmalıdır. Göz dokusu doğum esnasında anne sıvıları ile temas eder. Anne sıvılarındaki mikroorganizmalar gözde enfeksiyona neden olabilir. Bu tehlike az da olsa sezeryan doğumlarda da vardır. Yine çocuklarda doğumsal gözyaşı kanal tıkanıklılığı da olabilir. Yeni doğan çocukta görme işlevi değerlendirilemez. Fakat yeni doğan için geliştirilmiş göz muayene aletleri ile mevcut olabilecek doğumsal katarakt, glokom, saydam tabaka rahatsızlıkları, görme siniri (optik sinir), gören nokta (sarı nokta, makula) ve damarların gelişmesini tamamlayıp tamamlamadığı görülüp değerlendirilir. Daha sonraki muayenesi ilk 6 ay içinde yapılmalıdır. Yine doğumsal şaşılıkların tespiti sıklıkla 6. aydaki muayene ile saptanır. Toplumda bilinen yaygın kanının aksine şaşılık tedavisi için çocuğun büyümesi beklenmez. Eğer saşılık gözlük ihtiyacına bağlı ise gözlük bu yaşta da verilebilir. Eğer şaşılık ameliyat ile giderilecekse ameliyat bu yaşta da uygulanır. Çocuklarda gözlük muayenesi obje takibinin yerleştiği bu aylarda yapılabilir. O yüzden gözlük muayenesi için ilkokul çağı beklenmemelidir. Düzeltilmeyen gözlük ihtiyacı gözlerde tembelliğe (düzeltilemeyen az görme) ve şaşılığa yol açabilir. Her hangi bir hastalığa rastlanmayan çocukların 6 aylık peryotlarla kontrolü uygundur. Çünkü bazı göz hastalıkları (keratokonus v.b) ergenlikle beraber başlar. Amalıdır ki, çoğu göz hastalığının tedavisi mevcuttur. Önemli olan diğer hastalıklarda da olduğu gibi erken teşhis ve tedavidir” açıklamalarında bulundu.
