NEVŞEHİR(MHA) Genç Memur Sen Nevşehir İl Başkanı Keser. Gençler Bir Ülkenin Omurgasıdır. Şimdi Gençlere Sahip Çıkma Zamanıdır dedi.

 Gençlerin bir ülkenin omurgası olduğunu ve bu yapıya dayanarak ileriye dönük projeler, hedefler, planlar üretildiğini ve yatırımlar yapıldığını kaydeden Genç Memur-Sen İl Başkanı Keser, “Gençlere hoşgörüyle yaklaşıp, toplumdan dışlamadan onları kazanma yolunda çalışmalar yapılmalıdır. Türk toplumunun sosyal ve kültürel hayatında gençlerin yeri ve önemi büyüktür. Çocukların erdemli birer fert olarak topluma kazandırılması iyi bir nesil için olmazsa olmazlardandır. Kendilerini ifade etmeye çalışan gençlerin aşırılıklardan kaçınmaları gereklidir. Gençler ne öfkelerini içine atıp kin ve nefretle büyümeli, ne de kırıp dökerek çevreye zarar vermelidir. Duygularını kontrol etmesini öğrenmeli, irade gücü kazanmalıdır. Gençlerin doğru olanı öğrenip yapmaları ve bu davranışları hiçbir etki altında kalmadan yalnız başına olduğu zamanlarda da tekrarlamaları iradelerini güçlendirip kendine güvenini sağlayacaktır. Olgun insan kendi başına düşünüp karar verip öfkesini yenebilen, sevgisini ve hırsını iyiye ve doğruya yönlendirebilen, sorumluluk bilincine sahip erdemli ve güzel ahlaklı olan insandır. Gençlik çağı oldukça fırtınalı bir dönemdir. Ancak kimi gençte bu dönem sıkıntılı geçer, kimisi de daha az çalkantı ile atlatır. Günümüzde gençlik, birçok sorunla karşı karşıyadır; hayalcilik, özenti, kimlik bunalımı ve kendini tanımama. Aile ile geçimsizlik, okul hayatı ve şiddetin yanında, güvensizlik, can sıkıntısı, karamsarlık, işsizlik ve gelecek kaygısı. Diğer kişilerle sağlıklı iletişim kuramamak. Meslek ve eş seçimi. Televizyon, bilgisayar, internet, facebook, twitter bağımlılığı gibi durumlar, günümüz gençliğinin temel sorunları olarak görülmektedir. Aile bağları kopuk, sağlıksız bir çevrede yetişen çocuklar gençlik dönemlerinde karşılaştıkları problemlerin etkisinden çabuk kurtulamazlar. Zamanla zihin ve kişilik yapısında gelişmeler, ahlâk anlayışında, değer yargılarında, sosyal ilişkilerinde ve kendini algılayışında değişiklikler görülür. İnsanın doğduğu kültür çevresindeki değer ölçülerini benimseyip kendisini onun bir parçası olarak görmesi gençlik devresinin uzamasını sağlayacaktır. Gençler, çeşitli etkinliklerle hem yaratılıştaki canlılık, hareketlilik ve tabiî gelişme hırsını uzun süre koruyup kendilerini ifade imkanı bulurlar, hem de sosyal ve ahlakî duygularını geliştirirler. Gençler sahip oldukları güç ve enerjiyi doğru yerde ve zamanında kullanmasını öğrenmeliler. Gencin ruh sağlığını ya da ruh sağlıksızlığını belirleyici en temel etken yetiştiği ilk ve en küçük çevre olan ailedir. Gencin ailesinden beklediği anlayış, güven ve özgürlüktür. Gençleri düzensiz davranışlara iten gözle görülmeyen bazı sebepler vardır ki bunlar ortadan kaldırılmadan onlara bir ferahlık sağlamanın imkanı yoktur. Bu tür gençler ya psikolojik, ya sosyolojik ya da fizyolojik uyumsuzluk içindedir. Toplum içinde bir yer edinemeyen, kök salamayan ve geleceğinden de umudu kesen genç, topluma sırt çevirebilir.

İnsanda var olan kabiliyetlerin meydana çıkarılıp geliştirilmesi çabası olan eğitim, hayatın bütün aşamalarında önemli olmakla birlikte gençlik döneminde daha anlamlıdır” diye konuştu.