Diyanet İşleri Başkanı Görmez, ziyaret sonrası yaptığı değerlendirmede "Hünkar Hacıbektaş-ı Veli dergahının müze olarak kullanılmasını doğru bulmuyorum. Buranın bir an önce müze olmaktan çıkarılıp tarihte olduğu gibi inanç ve değerlerin yaşatıldığı bir merkeze dönüşmesinin daha doğru olacağını düşünüyorum" dedi.

Hacıbektaş Veli Türbesi'nde dua eden Diyanet İşleri Başkanı Görmez, Nevşehir ziyareti öncesinde Hacıbektaş ilçesine uğramaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

Hacıbektaş ilçesinin sıradan bir ilçe olmadığını vurgulayan Diyanet İşleri Başkanı Görmez, "İsmini çok büyük bir şahsiyetten alıyor, Hünkar Hacıbektaş Veli aslında bu topraklarda yaşayan her insana, yolu, mezhebi, meşrebi ne olursa olsun bu topraklarda yaşayan her insan Hünkar Hacıbektaş Veli'ye medyunu şükrandır. Çünkü bu toprakların Müslümanlaşmasını sağlayan büyüklerdendir" diye konuştu.

Hacıbektaş Veli'yi "Bu toprakların Müslümanlık hamurunda mayası olan büyük bir şahsiyet" olarak nitelendiren Başkan Görmez, şunları kaydetti:

"Sadece Anadolu'da değil, Asya'da, Balkanlar'da hatta Hindistan'da dünyanın her tarafına mesajlarını iletebilen gerçekten bu topraklarda yetişen büyük bir şahsiyet. İkinci büyük yönü de mesajları hiç eskimedi. Mesajları geçerliliğini korumaya devam ediyor. Bugün doğrusu onun İslam, varlık anlayışına, insana, kadına bakışına insanlık her zamankinden daha fazla muhtaç. Onun aslanla ceylanı kucağına alıp sembol olarak göstermiş olması bütün insanlara büyük bir mesaj. Bugün aynı inancı paylaşan insanlar bile birlikte yaşamakta zorluk çekiyorlar. Oysa o, tabiattaki barışı ifade etmek için aslanla ceylanı birlikte gösterdi bütün insanlara."

"Hangi canları ziyaret edersem benden istekleri var"

"Öteden beri Türkiye'de hangi canları ziyaret edersem benden istekleri var o da, buranın 'öyle sıradan bir müze olarak kalmasının doğru olmadığını' ifade ederler.Ben de şahsen sadece bir müze olarak değerlendirilmesinin doğru olmadığını düşünenlerdenim. Buranın aynı zamanda tarihte icra ettiği bütün fonksiyonların içinde icra edildiği, her türlü inanç ve değerlerin yaşatıldığı bir mekan olarak hayatına devam etmesinin, tabii ki diğer bilgiler yine verilir, ama buranın bir an önce diğer müzeler gibi bir müze olmaktan çıkarılıp tarihte olduğu gibi inanç ve değerlerin yaşatıldığı bir merkeze dönüşmesinin daha doğru olacağını düşünüyorum."


"Caminin ve imamın tanımı değişmek zorunda"

Diyanet İşleri Başkanlığı olarak üzerinde durdukları en önemli konulardan birinin caminin tanımını yeniden gözden geçirmek olduğunu ifade eden Başkan Görmez, şunları kaydetti:

"Caminin tanımı imamın tanımı değişmek zorunda diyoruz. Cami sadece namaz kılma mekanı değildir. Eğer biz camiyi sadece namaz kılma mekanı olarak tarif edersek, yanlış yapmış oluruz. Çünkü bizim dinimize göre temiz olan topraklarda namazını eda edebilirsiniz. Peki camiler neden var? Çünkü camiler Rahman'ın secdesinde gönüllerimizi birleştirmek için var. Cami ne demek? Cami cem eden, toplayan, birleştiren demektir. Zengini, fakiri, amiri, memuru, işçiyi ayırmadan bütün müminleri bağrına kabul eden mabet demektir. Onun için cami sadece namaz kılma mekanı değil. Cami aynı zamanda bilgi mekanı, biz orada Rabbimizi öğreniriz. Cami aynı zamanda sevgi mekanı birbirimizi sevmeyi öğreniriz. Cami aynı zamanda bizim bağımsızlık sembolümüzdür."