İlçedeki Termal su kalitesinin farkına varan yatırımcı ilgisinin son yıllarda Kozaklı'daki yatak kapasitesini hızla arttırdığına dikkati çeken Çelik, "Son 10 yıl içinde çok büyük yatırımlar yapıldı ve yenileri gelmeye devam ediyor. 7 bin nüfuslu ilçemizde 7 binden fazla yatak kapasitesi var. Önümüzdeki iki yıl içerisinde hizmete girecek tesislerle yatak kapasitemiz 10 bine çıkacak. 4 büyük yatırımcıya ruhsatlarını verdik. İnşaat çalışmaları devam ediyor. Bölgemizde 3, 4 ve 5 yıldızlı çok nitelikli oteller var. Yeni yapılacak tesislerimizle daha fazla rekabet ortamı oluşacak ve hizmet kalitesi üst seviyelere yükselecek. Yatak kapasitemizin 10 bine ulaşmasıyla istihdam da 2 bin 500 kişiye ulaşacak. Yeni tesislerin açılmasıyla ilçemize şifa aramaya gelen kişi sayısı yıllık 750 binden 1 milyonun üzerine çıkacak. Termal suyumuzdaki radon gazı, tüm dünyada hücre yenilenmesini hızlandırmasıyla biliniyor. Bu nedenle Kozaklı'nın suyu 'gençlik iksiri' olarak da nitelendiriliyor. Sadece hastalar değil, cildinin güzelleşmesini ve yaşlanma etkilerini azaltmak isteyenler de bu yüzden Kozaklı'ya geliyor. Bir iki günlük kullanım sonrasında bile ciltte pamuksu ve ipeksi doku hissedilebiliyor" diye konuştu.
Öte yandan Sağlık Bakanlığının da bölgedeki suyun kalitesi ve tedavi edici özelliğini gördüğü için ilçeye 120 yataklı fizik tedavi hastanesi yaptırdığını anlatan Çelik, "Türkiye'nin dört bir yanından insanlar bu hastaneye gelerek tedavi oluyor. Talep o kadar yoğun ki 5-6 ay sıra bekleyenler var. İnşallah önümüzdeki günlerde özel bir fizik tedavi hastanesinin hizmete girmesiyle hastalar beklemekten kurtulacak. Ayrıca 4 ve 5 yıldızlı tesislerimizde çok gelişmiş tekniklerle kaplıca tedavisi uygulanıyor" ifadelerini kullandı.
Bursa Uludağ Üniversitesi Atatürk Rehabilitasyon Uygulama ve Araştırma Merkezinde görevli Doç. Dr. Alev Alp, kaplıca sularının hem Termal etkisi (ısı) hem de barındırdıkları mineraller bakımından birçok hastalığın tedavisinde kullanıldığını söyledi.
Kaplıca sularında bir gramın üzerinde kükürt, sülfat, demir, kalsiyum, magnezyum, karbondioksit gibi mineraller bulunduğunu, deprem bölgelerindeki Termal suların ise radon gazı içerdiğini ifade eden Alp, "Termamineral su olarak da adlandırılan kaplıca suları cilt hastalıkları ve eklem romatizmaları gibi hastalıkların tedavisinde kullanılıyor. Kükürt oranı yüksek sular, sedef gibi cilt hastalıkları, eklem romatizmaları, astım gibi akciğer hastalıklarının tedavisinde kullanılıyor. Ayrıca bu sular ağrı tedavisinde de kullanılıyor. Suyun içerisinde bulunan mineraller kan dolaşımının artmasını sağlıyor. Günlük 20 dakika bu sularla banyo yapılması tedavi için yeterli olacaktır" şeklinde konuştu.
Kozaklı Kaplıcalarındaki Termal sularda bulunan radon gazının da belli miktarda olumlu etkileri olduğunu belirten Alp, bu gazın en önemli özelliğinin hücre yenilenmesini sağlaması olduğunu söyledi.
