İstanbul’un bir çok yerine  dershane (Darülhadis), talebeye mahsus odalar, kütüphaneler.  çeşme, sebil ve mesire yerleri yaptıran, ilk matbaayı kuran ve yine Osmanlıda ilk  sanayi müesseseleri kuran, Pâdişâhın en yüksek teveccühünü kazanmakla ve bütün işleri eline almakla şımarmamış, kendisine fenalık yapmış olanlardan bir kısmına yardım elini uzatarak onları utandırmış , Sultan Üçüncü Ahmed Han devrinin meşhur sadrâzamı, Nevşehirli Damat İbrahim Paşa yı ne kadar tanıyoruz.

Osmanlı Sultanları ile halk tarafından da sevilen ve hürmet gören, Osmanlı Ordusunda yeniçeri ocağının oluşmasında büyük katkısı olan, Anadolu'nun Türkleşmesi ve Müslümanlaştırılmasında birinci dereceden rol oynamış Hacı Bektaş Veli'yi ne kadar tanıyoruz..

Elbette bu kadar değil.Birçok değerli tarihci,yazar,devlet adamı yetiştirmiştir Nevşehir.Ama çocuklarımız hangilerini isminin ötesinde duymuş ve tanıyor.

İlimize ve ilçemize yerli veya yabancı bir misafir geldiğinde onlara bu değerlerimizi anlatabiliyormuyuz.

Nevşehir bölgesinde sadece peribacaları,yeraltı şehirleri ve kiliseler yok.

Selçuklu ve Osmanlı zamanında yapılmış bir çok tarihi camimiz,türbemiz medresemiz ve külliyemiz var…

Türkiye mağlumunuz eski Türkiye değil. Gittikce zenginleşen bir ülkemiz var.Her bakımdan ilerleyen çağ atlayan bir ülkemiz var.Nüfusumuzda  birçok Avrupa ülkesinin toplam nüfusundan fazla.

Bundan yaklaşık 20-25 yıl öncesinde  yerli turist diye adlandırdığımız kendi halkımızdan bölgemizi gezmeye gelenlerin oranı oldukça düşüktü.

Yıllar sonra, gerek grup gerekse bireysel olarak ülkemiz vatandaşlarının bölgemize bu denli ilgi ve alaka gösterileceğini tahmin etmezdik.

Doğal olarak her şey dönüp dolaşıp ekonomiye geliyor. Eknomisi güçlenen bir ülkenin insanları önce kendi yaşadıkları ve her gün gerek yazılı gerekse görsel medyadan okuyup gördükleri, izledikleri bu mistik coğrafyayı gezme hayali kuruyorlar.

Muhakkak ki önceliği yabancı gezginler gibi  doğal güzelliklere, yeraltı şehirlerine, manastır ve kiliselere veriyorlar.Bu gayet doğal bir olay ama bunun yanı sıra bölgemizin diğer tarihi zenginliklerini de  bu bölgemizi gezmeye gelen halkımıza sunsak nasıl olur? İyi olur elbette. Ama onlara bu kendi tarihimizi, değerlerimizi anlatmak için önce bizim bilmemiz gerekiyor.

İlimize veya ilçemize gelen misafirlerimiz bizlere gezilecek yerleri sorduğunda onlara en azından bulunduğumuz yerlerdeki tarihi ve turistlik yerleri gösterebilelim.

Burada asıl belirtmek istediğim husus,bizim yaşadığımız yeri tanımamız ve dolaysıyla akabinde tanıtmamız.Bunuda sadece yerli turizm çercevesinde ele almak yanlış olur.Elbette yabancı turistlerinde yukarıda saydığım Osmanlı ve Selçuklu eserlere karşı ilgisi olacaktır.

Tabiî ki burada en büyük görev İl Turizm Müdürlüğümüze düşüyor.İlimizde  yaşayan kendi halkımıza,öğrencimize,esnafımıza ve aynı zamanda ilimizi  gezmeye gelen misafirlerimize bu eserleri gösterecek,anlatacak bilgi ve belgelere ihtiyacımız var…

Saygı ve Hürmetlerimle,

Ömer NAİR