Nevşehir çarşı merkezi Atatürk Bulvarı üzerinde bulunan Gülbahçe önünde toplanan Sivil Toplum Kuruluşları Platformu üyesi yöneticileri ve üyeleri Mısır yönetimini protesto ettiler.

Çok sayıda Sivil toplum kuruluşlarıyla vatandaş ve Öğrencilerin de katıldığı protesto gösterisinde Sivil Toplum Kuruluşları Platformu adına konuşan İHH Nevşehir Koordinatörü Baki Öncel, başta batılı ülkeler olmak üzere Mısır’daki darbe yönetimine destek verenler ve sessiz kalanların, idam yoluyla gerçekleştirilmek istenen katliamın azmettiricisi, ortağı ve asli faili olacağını söyledi.

Başta Batılı ülkeler olmak üzere Türkiye’de Gezi Parkı olaylarında parkın ziyarete kapatılmasına, kişilik haklarının korunması adına Twitter’ın erişime kapatılmasına tepki gösterenlerin, 529 mazlumun hayata gözlerini kapattıracak idam kararı karşısındaki sessizliklerinin tüm kamuoyu tarafından merak edildiğini ifade eden Öncel: “Anlaşılan odur ki; Batı ve Batının Türkiye üzerindeki tavrını alkışlayanlar, 529 insanın idam yoluyla katledilmesini değil Youtube ve Twitter’ın erişime kapatılmasını insanlık suçu olarak görüyor. Türkiye’ye bu nedenle verdiği tepkinin zerresini dahi Mısır’daki idamlara göstermeyen Batılı ülkeler, bu ikiyüzlü yaklaşımlarıyla bir kez daha sınıfta kalmıştır. Demokratik değerler üzerine inşa edildiği iddiasındaki Batı, Mısır’da darbe olduğunda ses çıkarmamanın ötesinde darbecilere siyasi ve ekonomik kredi açtı, psikolojik destek verdi, bugün de idamlara sessiz kalmaktadır. Biz, hem Mısır darbecilerinin katliam gibi bu kararını tanımıyoruz, hem de idam yoluyla gerçekleşecek bu katliama dünyanın sessizliğini kabul etmiyoruz. Yüzyılın en büyük toplu idamlarından biri olan bu kararı hukuki, ahlaki, vicdani ve insani bulmuyoruz. Zulüm ve haksızlık karşısında susmadık, susmayacağız. Bugün, o nedenle buradayız. Sessiz kalma, bir özgürlük meşalesi de sen yak diyoruz. Özgürlük meşalelerimizle, mazlum 529 Mısırlı kardeşimizi katletmek için kurulan darağacını yakmak için buradayız.

Birleşmiş Milletler, İslam İşbirliği Teşkilatı, Avrupa Birliği, Arap Birliği ve diğer uluslar üstü organizasyonları ve insan hakları örgütlerini; idam kararına karşı tepki vermeye ve bu kararların uygulanmaması için gerekli adımları atmaya siyasi ve ekonomik baskı uygulamaya davet ediyoruz” dedi.

Mısır’ın ihtiyacının daha fazla demokrasi, daha fazla hukuk, daha fazla özgürlük, daha fazla insan hakları ve daha fazla huzur olduğunu söyleyen Öncel, Mısır meydanlarına idam sehpalarının kurulmaması ve insanların hayatlarının karartılmamasını istediklerini kaydetti. Mısır meydanlarına darağacı yerine sandık konulması ve halkının iradesi doğrultusunda Mısır’ın yönetilmesi gerektiğini vurgulayan Öncel sözlerini şöyle sürdürdü:

“Dünyanın dört bir yanında yaşanan darbeler, antidemokratik yönetimler ve hukuksuzluklar Türkiye’deki demokrasinin önemini bir kez daha gösterdi. Nevşehir gönüllü sivil toplum kuruluşları olarak, 21. yüzyılın utanç vesikası olan başta Suriye, Irak, Doğu Türkistan, Filistin ve Arakan olmak üzere yeryüzündeki tüm vahşetlerin, işkencelerin, katliamların, idamların son bulması için de uluslar arası kamuoyunu göreve davet ediyoruz. Zalimler tarafından ezilen ve susturulmak istenen bütün masum ve mazlum insanların yanında olduğumuzu bir kez daha haykırıyoruz. Nevşehir gönüllü sivil toplum kuruluşları olarak, bir kez daha darbeleri, muhtıraları, operasyonları ve bütün antidemokratik oluşumları kınıyor, darbe ve başka kılıklara bürünmüş bütün antidemokratik müdahaleleri reddediyoruz.Bizim için Mısır’daki darbeci düzenin idam kararları hükümsüzdür. Katil Sisi Mısır halkına hesap vermelidir. Asıl yargılanması gereken Sisi’dir. Buradan insanlığın vicdanına sesleniyoruz. Ey insanlık, Mısır’da insanlık idam ediliyor. Susma. Ey insanlık, Mısır’da insanlık öldürülüyor. Uyan dünya. Diren insanlık. Mısır’da insanlık asılıyor. Artık yeter de ve seyretme. Küresel adalet için, insanlığın ölmemesi için, insanı ve insanlığı yaşatmak için özgürlük meşalenle darağaçlarını yak. İdamları durdur. Kukla rejimlerin ve darbecilerin iktidarına son ver.”

Öncel’in konuşmasının ardından protesto eylemine katılanlar hep birlikte Rabia selamı vererek dağıldı.