Sitenizde 02.09.2015 tarihinde “12.08.2015 tarihinde yayınlanmış olan, NEHÜ’DE BİR AKADEMİSYENİN SERZENİŞİ!, GÖRÜLEN LÜZÜM ÜZERİNE başlıklı yazımızda düzeltme hakkının kullanılması sonucunda OLAYIN ASLININ NE OLDUĞU ORTAYA ÇIKMIŞTIR şeklinde bir habere yer verilmek   suretiyle, doğruluğu dahi teyit edilmeden yargısız infaz niteliğinde, gazeteciliğin tarafsız ve adil olmak  ilkesi de  ihlal edilerek   kamuoyu yanıltılmak istenmiş, “Olayın aslının ne olduğu ortaya çıkmıştır” ifadesi ile taraf tutulmuş, iş bu sebeple müvekkil Abdulkadir Uzunöz’ün kişilik hakları, onur ve saygınlığı ihlal edilmiştir. Şöyle ki;

     Tekzip metninde 12.08.2015 tarihli haber içeriğini yalanlayan, asılsız olduğunu iddia eden ve iftira mahiyetinde olduğunu ileri süren  Dekan Mehmet Dursun Erdem kendi imzaladığı25988804/869 Sayı ve 29.07.2015 tarihli resmi yazıyı ve yazı içeriğinde yer alan “görülen lüzum üzerine” ibaresini  inkar mı etmektedir …

Doç. Dr. Ali MEYDAN’a tebliğ edilen,  Dekan Mehmet Dursun Erdem imzalı 25988804/869 Sayı ve 29.07.2015 tarihli yazının içeriği aynen şöyledir;         

          Mevcut kullanmakta olduğunuz çalışma ofisinizi görülen lüzum üzerine boşaltmanıza ihtiyaç duyulmuştur.

          Sadece şahsi eşyalarınız ile birlikte (ofiste bulunan tüm demirbaşlar hariç) fakültemiz 2. Katta bulunan 220 no’lu ofise 14.08.2015 tarihine kadar taşınmanız hususunda;

          Bilgi ve gereğini arz ederim.”  

1.       Bundan bahisle “görülen lüzum üzerine” ibaresi mezkur resmi yazıya istinaden Dekan Mehmet Dursun Erdem’e aittir.

2.       Resmi yazıya göre Doç. Dr. Ali Meydan’dan istenen “çalışma ofisini bırakıp 220 nolu ofise” geçmesidir. Ki, iddia edildiği gibi Doç. Dr. Ali Meydan’ın iki çalışma ofisi olsa idi, “220  nolu çalışma ofisiniz haricindeki … nolu  çalışma ofisinizi boşaltmanız “şeklinde bir ifade kullanılırdı. Böyle bir ifadenin kullanılması mevzubahis olamaz. Zira, Doç.Dr. Ali Meydan’ın sadece bir tane çalışma ofisi vardır. Ki, tekzip metninde de zaten iki çalışma ofisi olduğuna dair bir belge sunulmamıştır. Böyle bir iddia varsa dayanak belgesi kamuoyu ile paylaşılmalıdır.

3.       Doç. Dr. Ali Meydan’a tebliğ edilen resmi yazının tarihi 29.07.2015’tir. Fakülteye gelen yeni profesör ise 25.08.2015 tarihinde göreve başlamıştır.

4.       Görülen Lüzum Üzerine başlıklı paylaşımın hiçbir satırında Dekan Mehmet Dursun Erdem’in şahsı ve özelikle de Akademik Kariyeri ile ilgili olumlu ya da olumsuz herhangi bir ibare kullanılmamıştır.

5.       Dekan Mehmet Dursun Erdem hakkında 28 Şubatçı yakıştırması yapılmamış, sadece görülen lüzum üzerine bir akademisyenin odasının boşaltılmasının 28. Şubat zihniyeti ve Askeri vesayetin devam ettiği algısını çağrıştırdığı söylenmiştir. Ayrıca, Dekan Mehmet Dursun Erdem “28 Şubat döneminde en çok zarar görenlerin içinde ben de bulundum. Bu dönemde üniversite ile ilişiği kesilen 200 civarındaki akademisyen insandan birisiyim” demiştir. Bu söylemine istinaden mezkur ilişik kesme belgesi paylaşılmamıştır. Kendisini  28 Şubat dönemi mağduru olarak ifade etmesine rağmen, kendisinin akademik başarısı takdir edilmektedir. Zira,  Doçent unvanında beş yıl geçtikten sonra zaman kaybına maruz kalmadan profesör unvanını otuz altı yaşında almıştır. 28 Şubat mağduru ERBAKAN Hoca 39 yaşında profesör olmuştur.

6.       Müvekkilim Doç. Dr. Abdulkadir UZUNÖZ hiçbir kimseyi hedef alarak, iftira, hakaret, karalama yapmamış, uydurma beyan, iftira sınırını aşan bir hadiseye meydan verecek bir fiili olmamıştır. Bu fiillerin yasal dayanağı T.C. Anayasası’nın 25. maddesi “düşünce ve kanaat hürriyeti”, 26. maddesi “düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti”dir.

7.       Mezkur  tekzip metni ile Abdulkadir UZUNÖZ’e yöneltilen tüm suçlamalar yukarıdaki açıklamalardan da anlaşılacağı üzere gerçek dışı ve kamuoyunu yanıltmaya yöneliktir.

 

 Kamuoyunun bilgisine saygı ile sunulur.