Camiler ve Din Görevlileri Haftası nedeniyle Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi ile Nevşehir İl Müftülüğü tarafından ortaklaşa  ‘Milli ve Manevi Dinamiklerimiz’ konulu panel düzenlendi.

Üniversitemiz Meslek Yüksek Okulu Kazakistan Konferans Salonunda düzenlenen panele; Üniversitemiz Rektörü Prof. Dr. Filiz Kılıç, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Çetin Pekacar, Nevşehir İl Müftüsü Yakup Öztürk, üniversitemiz akademik ve idari personeli, öğrenciler ve müftülük personeli katıldı.

Necip Fazıl Kısakürek’in ‘Denildi mi bir yerin adına Türk beldesi/Gözüm Al Bayrak arar, kulağım ezan sesi’ dizeleriyle panelin açılış konuşmasını yapan Panel Başkanı ve Rektörümüz Prof. Dr. Filiz Kılıç, milletimizin manevi değerleri öğrenme, özümseme ve geleceğe aktarma adına yüzyıllar boyunca çalıştığını ve adını tarihe altın harflerle yazdırdığını söyledi. Din görevlilerinin ve camilerin toplumumuzdaki önemine değinen Rektörümüz, din görevlilerinin ve camilerin gençliği ve gelecek nesilleri doğruya, iyiye ve güzele ulaştıran önemli dinamikler olduğunu ifade etti. Rektörümüz Kılıç, “devlet işleri ve askeri işlerde olduğu gibi İslam adına ilim ve kültür sahasında büyük işlere imza atan milletimizin ilme ve âlime verdiği kıymet çok büyüktür. Bu hususta gelecek nesillere aktarılmak üzere birçok medrese ve cami inşa etmiştir. Milletimiz, camileri salt namaz kılınan mekânlar olmaktan öte bir eğitim merkezi, istişare meclisi ya da tanışma, yardımlaşma ve kaynaşma mekânı olarak inşa etmiştir. Dolayısıyla camiler, ilmin tahsil edildiği ya da pratiğe döküldüğü mekânlardan olmuştur ve hayatın merkezinde yer almıştır” diye konuştu.

Camiler konusunda katılımcıları bilgilendiren Nevşehir İl Müftüsü Yakup Öztürk, camilerin sadece namaz kılınan mekânlar olmadığını her birinin birer mektep olduğunu söyledi. Öztürk konuşmasında, “Camiler bir şehrin kalbidir. Çünkü insanın bir kalbi vardır. O kalp, kanı temizleyip vücuda gönderiyor ve insana hayat veriyor.  İşte bunun gibi şehrin kalbi de camilerdir. Oraya girenler adeta kalbin işlevini yapıyor, insanlar orada arınıyor ve temizleniyor.  Oraya girenler ruhen ve hakikaten huzur buluyor ve tekrar hayata dönerek mutluluk saçıyor.  Cami en başta ibadet edilen, yani kulun Allah’ına kulluğunu ifade ettiği mabettir. Camiler sadece namaz kılma yerleri değildir. Cami mabet olma yanında bir mektep, rahmet, vahdet, alamet, şahadet, nezaket, bir disiplin, huzur, mutluluk ve bir şefkattir. Camiler ayrıca birliğimiz ve beraberliğimizdir” dedi.  

Din Görevlilerine dair bir sunum gerçekleştiren Üniversitemiz Sosyal Bilimler Bölüm Başkanı Yrd. Doç. Dr. Hasan Yavuzer,  toplumların vazgeçilmezi olan din ve din görevlisinin önemine değindi.  Yavuzer, tarihin her safhasında insanların mutlaka bir dine inandığını ve o dinin gereklerini yerine getirmeye çalıştığının altını çizerek din konusunun önemli ve hassas bir konu olduğunu söyledi. Yavuzer konuşmasını şöyle sürdürdü: “Din ülkemizin ve insanlarımızın en önemli değerlerinden ve manevi dinamiklerinden biridir. Din; birliğimizi, dirliğimizi sağlayan, huzur ve güvene katkı sağlayan en temel kurumlardandır. Allah, Peygamber ve insan sevgisini, kul hakkını ve ahret inancını bize öğreten dindir. Helâlı, haramı, sevabı, günahı haber veren yine dindir. Okumayı, ilim tahsil etmeyi, çalışmayı, doğrulu, dürüstlüğü yine emreden dinimizdir.

Din görevlisi, din hizmeti sunan, din görevlisi halk adamı toplum lideridir. Sadece namazda değil, her yer ve zamanda toplumun önünde ve yanında yer alan, vatandaşın en kolay ulaştığı, en gizli sırlarını dahi paylaştığı kişidir. Din görevlisi bulunduğu cemiyetin ve cemaatin gönül doktorudur.”

İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Zülfükar Durmuş ise “Gençlerimiz” konulu sunumunda milli ve manevi dinamikler açısından gençlerin önemine değindi. Durmuş konuşmasını şöyle sürdürdü: “İnsan denen varlık, ruhtan ve bedenden yaratılmıştır. Bedenimizin ihtiyaçları olduğu kadar, ruhlarımızın da ihtiyaçları vardır. Bedenin ihtiyaçları giderildiği gibi asıl bizi biz yapan ruhumuzun ihtiyaçlarının da giderilmesi gerekmektedir. Kuşkusuz çocuklar ve gençler bir toplumun geleceğidir. Eğer siz gençlerinizi ve çocuklarınızı ayakları tarihte olan, oraya basan, günümüzü iyi okuyan insanlar olmalarını istiyorsanız ve geleceğe güvenle bakmak istiyorsanız gençlerinize ve çocuklarınıza kulak vermelisiniz.  Gençleri ve çocukları hem milli, hem manevi, hem yerel, hem de evrensel değerlerle mücehhez hale getirmek zorundasınız.  Dolayısıyla gençlerimizle daha çok ilgilenmek durumundayız. Hem ruhen, hem bedenen özellikle gençlerimizi sağlıklı yetiştirebilirsek geleceğimizi garanti altına almış oluruz.”

Soru-cevap bölümüyle devam eden panel sonunda Nevşehir İl Müftüsü Yakup Öztürk, katkılarından dolayı Rektörümüz Prof. Dr. Filiz Kılıç’a teşekkür plaketi takdim etti. Ayrıca panele katılan panelistlere plaket takdim edildi.