ÖĞRETMEN LAKAPLARI

-Birinci bölüm -

İlkokulda lakap nedir bilmezdik. Çünkü 5 yılda ancak 4 öğretmenden ders gördük. Ortaokulda hemen her öğretmenin bir lakabı vardı. Bunları zamanla öğrendik. Öyle ki, bazen asıl adı bilinmezdi de, öğretmen, lakabıyla tanınırdı.

Öğrenci, öğretmenine neden bir lakap verme gereği duyar.

  • Sevilen öğretmene hoş adlar verilir. Melek, Bal,şeker,tatlı vb. Asla onu rencide edecek lakap kullanılmaz.
  • Notu bol öğretmen sevilir. Lakabı da ona göre sevimli olur.
  • Lakap verilirken en çok hayvan adlarından yararlanılır; benzetmeler yapılır.
  • Fizik görünüm önem taşır. Boy,vücut, başın yapısı, saçsız oluş, ur, çıban, burun, kulak yapısı…
  • Davranışlar öğrencinin gözünden kaçmaz. Derslik içi, okul dışı…Yürüyüş,gülüş,oturup kalkma…
  • Bazı bitkiler de benzetmede kullanılır; ot, çalı, ağaç…
  • Öğretmenin en çok kullandığı sözcük lakap vermede işe yarar.
  • Moda tv dizileri, rağbet gören filmler ad vermede değerlendirilir.
  • Öğretmenin aile yapısını izleyen öğrenci, lakap vermede sıkıntı yaşamaz.
  • Öğretmenin verdiği ders (branş) ‘e göre , lakap verme değişiklik gösterir.
  • Öğretmenin gerçekleşmemiş istekleri, idealleri  lakap vermede önemli bir kıstas olur.
  • Öğretmenin sevdiği, nefret ettiği hareketler de lakap vermede kullanılır.

Her öğrenci demeyelim ama, belleğini yoklayan herkes, öğretmenlere verilen adları anımsayabilir. Eğitimle ilgili kitaplara merakımızdan , bulduğumuz birçok lakabı ajandalara kaydetmişizdir. Bunlardan biri de rahmetli Cezmi Tahir Berktin’in kitabında bir bölümde bulunuyor .

’ Bir erkek okulunda yaptığımız bir ankette , ‘’ Öğretmenlerinize isim takar mısınız ? Ne gibi isimler taktınız, sebepleri ‘’ diye bir sorumuz vardı. Aldığımız cevapları öğretmenin en iyi müfettişi olan çocukların onlardaki kusurların hiç birini gözlerinden kaçırmadıklarını gösteriyor. ( …) Bunları yüzlerce çoğaltmamız mümkündür. Her isimde sınıf içindeki hatalarımızı görebiliriz  ‘’. (*)

  • Deli Oğlan : Kendisini sinirlendiren öğrenciyi ısırmış.
  • Fikriye : Erkek öğretmen:Benim fikrimce…En çok kullandığı söz imiş.
  • Mayk : Amerikan artistleri pozuyla ders işlermiş.
  • Kadillak : Aşırı şık, dikkat çekici kılık kıyafetle gelirmiş okula.
  • Bitli : Hep kaşındığı için.
  • Hapcı : Burnunu karıştırırmış.
  • Matbaa hatası : Bilgisizliğini gizlemek için ‘’Kitaptaki bu soruda yanlışlık var,’’ dermiş.
  • Manyak : Öğrenciye en çok bu sözle saldırırmış.
  • Hafız Efendi : Anlattığı konuyu kelime kelime ezberlermiş.
  • Aristo : Genelde felsefe öğretmenlerine verilen lakap.
  • Arşimed : Geometri öğretmeni.
  • Mösyö : Fransızca dersi veren monsieur.
  • Hazreti Yumruk : Sertliğiyle ünlü, boksör, attığı yumrukla öğrenciyi yere yıkan.
  • Herodot : Tarihçi.
  • Yaylı : Yürürken, badıllı yolda giden bozuk yaylı otomobile benzetilerek…
  • Birlik cezve : Pek ufak tefek.
  • Hamurabi : Sumerleri ayrıntılarıyla anlattığı için tarih öğretmenine verilen ad.
  • Gader : A’dan B’ye kadar diyecekken gader dediğinden lakabı böyle kalmış geometrici.
  • Hikaye : ‘’ Yahu,öz yok, öz,’’ ‘’Bu hikaye’’ diyen sosyal bilgiler öğretmeni.
  • Kaymak : Ak yüzlü, temiz çehreli hanım Kız Sanat Enstitüsü öğretmeni.
  • Tozlu : Saçlarında, omuzlarında kepek olduğu için.
  • Sırma saçlı : Aslında saçsız. İroni= alaysama.
  • Yamalıklı : Pantolonunda yama olan, tutumlu, sevilen, köy kökenli öğretmen.
  • Çorapsız : Pabucunun içinde çorapsız ayakları görülen.
  • Föterli : Fötr şapkalı.
  • Romantik : Dikkat çekici dalgın, gözlerini kısıp bakan, sürekli düşünceli.
  • Fuzuli : Başka şair tanımam. Fuzuli tektir, diyen.
  • Kepekli : Başında, saçlarında kepek olan.
  • Pabucu delik : Ayakkabısının altı yıpranmış.
  • Filozof : Felsefe dersi veren öğretmenin genel adı.
  • Anafikir : ‘’ Kısa kes, özetini, anafikrini söyle,’’ diyen öğretmen.
  • Radyocu : Ders dışında hep radyo dinleyen, çantasında bile radyo taşıyan.
  • İmam : Dersi erken bırakıp ‘’Bakın,ezan okunuyor,’’ diye çıkıp giden.
  • Yelekli : Gömlek ceket arasında yelek giyen. Ceplerine ellerini sokan öğretmen.
  • Kahveci : ‘’ Çocuklar, ben eskiden kahvehane işletirdim,’’ dediği için.
  • Baloncu : Derslikte sakız çiğneyen, gezinirken tam ortada sakızın balonunu  alnında patlatan.
  • Fişci : ‘’ Haberiniz olsun haa! Hepinizin fişi var bende,’’ dediği için.
  • Saatci : Cep saatine, kol saatine sahip olduğundan.
  • Acemperest : Fars edebiyatına düşkünlüğünden.
  • Titrek : Ders anlatırken titreyen…Psikomotor davranışlı…
  • Tırnak yiyen : Öğrenciyi dinlerken parmağının ucunu kemirdiği için
  • Camgöz : Açık gök gözlü, köpekbalığına benzetilmiş.
  • Dört göz :  Genelde gözlük kullanan öğretmene takılan lakap.
  • Altındiş : Dişlerini yaptırdıktan sonra gerekli gereksiz güldüğü için.
  • Kulağı kesik : ‘’Eski kulağı kesiklerden kim kaldı?’’ dediği için.
  • Burunsuz :  Askerde, manevra sırasında burnundan yaralandığı için.
  • Hımhım : Net konuşamayan, ne dediği tam anlaşılamayan.
  • Şeşibeş : Şehla bakışlı olduğu için.
  • Şehla : Gözbebeği değişik yönlere bakan.
  • Camekanlı : Gözlük kullananlar için.
  • Dişsiz : Ağzında eksik dişi olan öğretmen.
  • Kordiplomat  : ‘’ Ben elçi olmalıydım gençler’’ sözünü sık sık dediği için.
  • Çizmeli : Çizmenin sadece erkek pabucu olduğu zamanlarda,hanım öğretmen giydiğinden.
  • Faraza : Edebiyatçı. Farzedelim ki, anlamında…Çok söylediği için.
  • Domates : Çok kanlı canlı, ders anlatırken kızardığı için.
  • Şeker : Sevilen öğretmenlere genelde verilen ad.
  • Baldudak : Ağzından bal akan. Her olayı tatlı tatlı anlatan…
  • Yarınların mimarı : Öğrenciyi heveslendiren, motivasyon-pekiştiren eğitimci.
  • Zehir : Tehlikeli görülen.
  • Misder : İngilizce dersi veren erkek öğretmen.
  • Hans : Almanca dersi veren erkek eğitimci.
  • Bismark : ‘’ Gençler, Bismark gibi devlet adamı gelmemiştir dünyaya,’’ dediği için.
  • Napolyon : Elini İmparator gibi yeleğinin altına soktuğundan.
  • Çekirge : Zıplaya zıplaya yürür gibi gidişine bakılarak.
  • Buzul : Hiç gülmeyen, gülümseme yoksulu…
  • Devekuşu : Uzun boylu, iri yarı…
  • Manav : ‘’Bizim manav dükkanımız vardı,’’ dediği için.
  • Avcı : Tatillerde ava giden,  avcı öykülerini anlattığı için.
  • Kabak : Başında saç olmayan, ışıldak görünüşlü erkek öğretmen.
  • Havaciva :’’ Bu kitapta bu konu havacıva, boşverin  ‘’, dediği için.
  • Süslü : Şık, giyimine özen gösteren, dikkat çeken.
  • İğneci : Yan gelir sağlamak için enjektörle gezen eğitimci.
  • Macellan : ‘’ Dünyayı Mecellan gibi gezmek isterdim,’’ diyen coğrafya öğretmeni.
  • Şövalye : ‘’ Gençler, şövalye nedir? Süvari demektir.Ben şövalyeyim,’’ diye öğündüğünden.
  • İskelet : Kuru, pek zayıf.
  • Etli : Şişman, kilolu.
  • Ağlak : Pek çabuk duygulanan, derslikte öğrencinin anlattığı olayla ağlayan.
  • Kruvaze : Ceketini hep böyle diktiren.
  • Mebus : Bir dönem TBMM üyesi…Sonradan öğretmenliğe dönen : ‘’Ben mebus iken…’’
  • Altıncı : Aldığı aylığı hemen altına yatıran.
  • Müzmin bekar : Evlenmeyi düşünmediğinden.  Kronik, süreğen  bekar.
  • Kızkuşu : Güzel görünüşlü, alımlı çalımlı hoş hanım öğretmen.
  • Kössü : Köstebeğin bir adı. Aniden çıkıveren, sinsi.
  • Balıkçı : Tatillerde balı avladığını sık sık anlattığı için.
  • Lafcı : Bir derslikte duyduğunu dedikodu gibi diğer derslikte anlattığı için.
  • Kofalak : Öğüngen, özünü medheden…
  • Eski tüfek : ‘’ Oğlum biz 68 kuşağıyız. Yani ! Kim kaldı eski tüfeklerden ?’’ dediği için.
  • Antika : Eski eşya toplayan, koleksiyoncu, arşivci…
  • Beyoğlu : ‘’ Ben asilzadeyim, beyoğluyum, ‘’sözünü sık sık söylediği için.
  • Yaylacı : ‘’Biz ailecek yazın yaylaya çıkarız,’’ sözünü sık sık yinelediği için.
  • Atlascı : Israrla her derste atlas sözü eden coğrafya öğretmeni…
  • Saka : ‘’ Ben çocukken saka idim, testiyle su satar, para kazanırdım,’’ dediğinden.
  • Pırıl : Parlak, gösterişli, ışıldayan hanım öğretmen.
  • Zırnık : ‘’ Zırnık alamazsınız benden, zırnık!’’ diye sık sık bağırdığı için.
  • Kefere : Pek ser davrandığı, öğrenciyi  döğdüğü, hem de döğüldüğü için verilmiş ad.
  • Sıfırcı : Notu pek kıt olan.
  • İkmal bey : Doğrudan geçirmeyen.
  • Eylülde gel : Alpay’ın yorumunu söyleyerek bütünlemeye bırakan öğretmen.
  • Heftrenk : Saçlarını renk renk boyatan hanım öğretmen.
  • Mütenasip : Uyumlu demek yerine bu sözcüğü çok kullandığı için.
  • Ecnebi : Yabancı yerine, sık sık bu sözcüğü kullandığından.
  • Eşiyok : Sevilen, beğenilen, benzeri yok anlamında .
  • Balkonu iri  : Göğüsler iri.
  • Arı : Net konuşmayan, vızıltılı ses çıkaran.
  • Dişlek : Çıkıntılı dişleri olan.
  • Çenesiz : Küçük, belirsiz çeneli olduğundan.
  • Çantalı : Hep çantayla dolaşan.
  • Pırasacı : Pazardan aldığı pırasayı okul çantasına yerleştirdiği için.
  • Ekşi : Suratını ekşiterek konuştuğu için.
  • Makinist : ‘’ Gençler, ben makinistlik de yaptım,’’ sözünü sık sık söylediği için.
  • Zabit : Subay yerine zabit dediğinden.
  • Çırak : ‘’ Çırak, kalfa,usta…Sırasıyla…Ben daha çırağım,’’ dediği için.
  • Terli : Ders  anlatırken ter döktüğünden.
  • Deprem : ‘’ Çocuklar, anam beni deprem olurken doğurmuş,’’ dediği için.
  • Tepik : Öğrenciye tekme attığı için.
  • Turpçu : ‘’ Biz bahçemizde turp yetiştiririz,’’ dediği için.
  • Dutçu :’’ İpekböceği için dut şarttır,’’ sözünü  sık sık söylediğinden.
  • Kalaycı : ‘’ Ben çocukken kalaycı çıraklığı yaptım,’’ dediğinden.
  • Çökelek : ‘’ Ben peyniri yirmi yaşımda yedim. Hep çökeleği bilirdik,’’ dediği için.
  • Turist : ‘’ Ben turist rehberliği yaparak okul harçlığımı çıkarırdım,’’ dediği için.
  • Dürümcü : ‘’ Bir dürüm bulduysan, öğün tamam,’’ dediği için.
  • Şarapcı : ‘’ Ben Fransızlara hayranım. Su yerine şarap içerler,’’ dediği için.
  • Velesbitli : Okula bisikletle gelip giden öğretmen.
  • Piyade : Yaya yürümeyi seven.
  • Süvari : ‘’ Ordunun süvarisi önemli,’’ sözünü sık sık diyen tarih öğretmeni.
  • Dalgın : Sürekli düşünen, sorulara ilgisiz yanıtlar veren.
  • Paracı : Yeleğinin cebindeki metal paralarla oynayan.
  • İtasan : Öğrenciyle sürekli kavga halinde olan fizik öğretmeni.
  • Koruk : Olgunlaşmamış üzüm. Suratı hep ekşi olan öğretmen.
  • Failatün :’’Divan şiirinin özü budur. ‘’ dediği için.
  • Komprador : Sömürgen karşılığı bu sözü çok kullandığı için.
  • Rakıcı : Her akşam, yemeğinde içki içen.
  • Yeniçeri : Osmanlı askeri düzenine meraklı tarih öğretmeni.
  • Tales : Geometri dersi veren öğretmen.
  • Çatkılı : Sürekli migreni olan, başı ağrıyan hanım öğretmenin alnına bağladığı bez şeritten.
  • Üşüdük : Sıcak havalarda bile nezleli, burnu akan.
  • Kuşaklı :  Beline kuşak saran…
  • Melek : İyiliksever, öğrenciye hep yardım eden bay, bayan eğitimci.
  • Bücür : Küçük boylu…
  • Pehlivan : İri yapılı, kostak kostak yürüyen, cüsseli…
  • Paşaoğlu :’’ Benim dedem paşaydı,’’ diye öğündüğünden.
  • Uykulu : Sabah, öğlen hep gözkapakları düşük, uyur gibi görünen.
  • Kaşıdüşük : İri , ağarmış kaşları gözlerini örten öğretmen.
  • Fıkracı : Her olayı bir fıkra ile anlatan.
  • İki kapılı eczane : Burnunu karıştıran…
  • Gülle : İri yapılı, azman…
  • Sümüklü : Salgısı akan, mendil de taşımayan.
  • Şeytan : Sert, haşin, öğrencinin açığını arayan, cezalandırmayı pek seven.
  • Ebegümeci : ‘’ Öyle yayılmayın sınıfa; ebegümeci gibi,’’ dediği için.
  • Drakula : Zalim, acımasız…
  • Beton : Sert, haşin.
  • Sünepe : Giyim kuşamına dikkat etmeyen…
  • Kokarca : Terlediğinden, yeterince yıkanmadığından vücudu koku yayan…
  • Limon : Sarı saçlı…
  • Turşu : Asık suratlı.
  • Tanaş : ?
  • İt : Sevmediği, sık sık soru soran öğrencilere bu hayvan adıyla karşılık verdiği için.
  • Kalas : Kaba saba, iri yarı…
  • Danayalamış : Briyantin kullandığından saçları parlayan.
  • Mardin Canavarı : Sert, hırçın, acımasız…
  • Baba : Öğrenciyi koruyup kollayan, gerektiğinde harçlık veren, sevecen eğitimci.
  • Bal : Erkek, kadın…Sevilen, takdir edilen öğretmenin genel lakabı.
  • Su motoru : Burnunu fırt fırt çeken…
  • Üstü açık Ferrari : Başı saçsız, kel eğitimci.
  • Köfte : ?
  • Ayı : Yürüyüşü lömbür lömbür, yalpalayarak.
  • Tekfen : ?
  • Salla, Salla baş : Ders anlatırken, öğrenciyi dinlerken sürekli başını sallayan.
  • Azman : İnsan irisi. Boylu boslu, cüsseli.
  • Fil : İri yarı.
  • Rezo : Raziye, Rezzan gibi adların öğrenci dilinde değişmiş hali.
  • Entel : Entelektüelin kısaltılmış hali.
  • Kız : Erkek olsa da kız davranışı gösteren.
  • Ayyaş : İçkici.
  • İstikbal Zeybeki : ?
  • Terminatör : Can alıcı, bir olayı sonuçlandıran, yokeden.
  • İnanan adam : Din dersi öğretmeninin ‘’mümin’’ karşılığı.
  • Mahomatik : Mahmut adlı matematik öğretmeni.
  • Ruh : Gizli gizli, duvar diplerinden, özünü belli etmeden yürüyen…
  • Yunus Bond : Ceymis Bond’a benzetilerek…
  • Gergerato : Adıyaman’ın Gerger ilçesinden bir öğretmenin lakabı.
  • Alfabetik Gaddar : ?
  • Atom : Küçük, çevik, girgin.
  • Cinayet : Sert davranışlı…
  • Steryo : Stereo…Müzikal…
  • Süpermen : Kendinde olağanüstü yetenekler olduğunu ileri süren…
  • Çöl kaplanı : Cesur, atak, girgin, girişgen…
  • Gardiyan : Kendini muhafız gibi gösterdiği için…
  • Güdük : Kısa boylu…
  • Metafizik : Fizik dersi veren…
  • Kafalı : Zeki, akıllı.
  • Sürmeli : Gözlerinin çevresinde kara çizgi olan.
  • Dayı : Dayılanan, güç gösterisinde bulunan.
  • Cöğüz Hoca : ?
  • Keskin Hoca : Sert bakışlı, yüksek sesle konuşan…
  • Arkiyolog : Burnunu karıştıran, buluntuyu top yapıp fırlatan…
  • Das Kalas : Almanca dersi veren iri yapılı eğitimci.
  • Deli : Davranışları atak.
  • Çılgın Bakire : Evlenememiş, yaşı geçse de canlılığını sürdüren…
  • Tahta Kafa Müdür : Sert yönetici. Genellikle kel ya da köse…
  • Oturan Boğa : Masada, kürsüde hep sabit, ayağa kalkmayan, tahtaya hiç yaz yazmayan.
  • Bayan Kompleks : Huysuz hanım öğretmen, not verirken, sürekli hata arayan.
  • Samuray : Japon savaşçılara benzetilerek.
  • Kara Tren cuf cuf : ?
  • Çorbacı : ‘’ Kahvaltıda çorba içilir,’’ dediği için.
  • Gulit :?
  • Jilet : Keskin.
  • Yüksek Topuk : Kısa boyunu uzun göstermek için pabuca güvenen…
  • Doğurgan : Çok çocuklu hanım eğitimci.
  • Kaz: Safca.
  • Tüp gaz : Mutfak tüpüne benzetilerek. Şişkin ya da iri, uzun…
  • Kosinüs : Matematik dersi veren eğitimci.
  • Rakcı : Rock n roll müziği seven.
  • Bombacı : Laboratuvarda kimya deneyinde patlamayla yaralandığı için.
  • Derindondurucu : Hiç gülmeyen, gülümsemeyen, soğuk davranan.
  • Kabak Hoca : Saçsız.
  • Eşkenar : Geometri dersi veren.
  • Spartaküs : Körk Daglıs’ın filmini seyrettikten sonra sık sık,gerekli gereksiz andığı için.
  • Kızıl Facia : Saçlarını kızıla boyatmış hanım eğitici.
  • Bıyık : Yüzünün büyük bölümünü bıyık kapladığı için dikkat çeken öğretmen.
  • Dabış : ?

Killing : Çizgi roman, çizgi film karakterinden. İskelet gibi, korkutucu.

Çiroz : Kuru balık benzeri. Zayıf, kilosuz.

Durkhaym : Felsefe dersinde en çok bu filozoftan övgüyle sözettiği için.

Buzdolabı : Sevimli olmayan, insana yakınlık göstermeyen.

Ördek :?

Muallim : Öğretmen karşılığı, hala bu meslek adını kullandığı için.

King Kon : Ünlü korku filminden dolayı benzetme.

Melek : Yardımsever, güleryüzlü, sevecen, iyilik yapan .Özellikle hanım eğitmenler.

Mahşeri : ?

Boncuklu : Takı olarak en çok boncuklu kuyum işi, mücevher kullanan.

Müfredat : Kurallara uyan, dakik, ders konularını titizlikle yerine getiren.

Patates : Yüzü girintili çıkıntılı, düzgün olmayan.

Okşizen : Oksijen diyemediğinden dolayı, kimya öğretmeni…

Çılgın : Atak, devinimlerinde atılgan, canlı.

Goril : İri yarı, biçimsiz…

Sinek : Zayıf, cılız…

Boksör : Yumruk oyununu bilen. Öğrenciye yumruğunu göstererek korkutan.

Fıstık : Balıketi. Derli toplu, etine dolgun.

Baba : Sevilen, dersine ilgi gösterilen, aşırı sıkmayan, hem ciddi, hem eğlenceli…

Sıfırcı : Notu pek kıt olan.

Laz : Karadeniz Bölgemizden gelmiş.

Hanımağa : Okula, dersliğe egemen, sevilen, aynı zamanda çekinilen hanım öğretmen.

Cübbesiz Hoca : Cübbelinin karşıtı.

Kemikkıran : Sert, hırçın, döğüşlerde etkin.

Jet : Hızlı.

Zilli : Davranışları tutarsız, sevilmeyen, ürkülen.

Şıngırdak : Taşkın, hırçın, acısını öğrenciden çıkaran…

Panter : Yırtıcı hayvana benzetilerek.

Gavur : Sevilmeyen, öğrencinin sürekli açığını yakalamağa çalışan eğitimci.

Efe : Davranışları yiğitçe, devinimleri coşkulu, sevilen eğitimci.

Kuru : Zayıf, etlinin tersi.

Cinayet : ?

Yelle : ?

Tesbih : Derste, ders dışında sürekli teşbih çeken.

Havuç : Sivri, uzun boylu.

Turp : Yumrulu sebzeye benzetilerek, topluca.

Güzel Avrat : Göze güzel görünen kadın eğitimci.

Patron : Müdür, yönetici.

Allahsız : Sert, öğrenciyi döğen, yumruklayan, acımasız.

Delgeç : Kağıt delme aygıtına benzetilerek.

Çubuk : İnce, uzun.

Kasap : Biyoloji öğretmeni, derste kurbağayı kesip gösterdikten sonra lakabı böyle olmuş.

Zübük : Aziz Nesin’in romanını okuduktan sonra tutarsız,aldatıcı bir eğitmene verilmiş ad.

Yamuk :Eğri büğrü. Yassılarak yürüyen.

Koful : Gereksiz yere öğünen.

Balkabağı : Vernikli gibi, saçsız başı ışıldayan.

Beyaz Kabus : Ak yüzlü, korkulan eğitimci.

Kirpi : Saçları taraklara başkaldırmış, düzelmeyen, kirpiye benzer…

Beton : Sert, acımasız, zalım.

Atsurat : Uzun yüzlü…

Çılgın Bakire : Yaşı ileri olsa da bekar öğretmenlere ilgi gösteren hanım öğretmen.

Pala : Kama, bıçak, hançer gibi keskin, kalabalığa dalan…

Bidon : Karnı şişkin.

Pitbul : Benzetme yoluyla…

Narkotik : ‘’ Ben öğretmen olmadan önce Narkotik’teydim,’’ sözünü sık sık yinelediğinden.

Zombi : Korkutucu.

Atom Karınca : Küçük boyutlu, girgin, girişken.

Kapıkolu : ?

Yüzüklerin Efendisi : Ellerinde, parmaklarında kuyum işi ürünler taşıyan.

Zift : Yapışkan.Sevilmeyen.

Horoz : Sesi tiz çıkan.

Apaçi : ‘’ Kızılderili halk sömürgene karşı toprağını savundu,’’ sözünü sık sık kullandığından.

Faraza : Farzedelim ki karşılığı en çok bunu söylediğinden.

Domates : Ders anlatırken yüzü kızardığından.

Şeker : Sevilen, takdir edilen, öğrenciyi sıkmayan eğitimci.

Baldudak : Ağzından hep güzel sözler çıkan, sabırlı, sinirlenmeyen, sevilen eğitimci.

Yarınların mimarı : Öğrenciyi teşvik ettiğinden ( motivasyon ).

Zehir : Yüze gülse de acısını çıkaran…

Misder: İngilizce dersi veren.

Mösyö : Fransızca öğreten.

Hans : Almanca dersi veren.

Baba : Öğrenciyi koruyup kollayan, ezdirmeyen.

Uyuz : Uyuşuk. Hep uykulu…Kimseye yararı dokunmayan. Yaklaşılmayan…

Uzun :  Boyu yüksek olan.

Piskopat : Psikopat yerine bu sözü kullandığı için.

Yılan :  Sinsi sinsi hareket eden, sokan, ağulayan.

Taşkafa : Kolayca anlamayan, anlayışı kıt; sabit fikirli, düşüncesini değiştirmeyen.

Aynştayn : Fizik dersi veren. ‘’ Fizikte bir kişi vardır. O da Einstein,‘’ dediğinden.

Jet  : Süratli hareket eden, canlı, hareketli, ivecen, hızlı…

Berktin C.T. 1974. Problemli Çocuklar ve Problem Sebepleri. 4.Baskı.

                                T.İş Bankası Kültür yay. Sosyal ve Felsefi Eserler Dizisi : 10.

                                İstanbul. S.93, 94

  • Bazı lakapların niçin verildiğinden emin olmadığımızdan ? (soru işareti) konulmuştur.