ÖRNEK ÖĞRETMEN NARLI M.ADİL UĞURLU

Doç. Dr. Faruk GÜÇLÜ

Nevşehir’in Nar beldesinde 05 Ağustos 1920 Tarihinde dünyaya gelen M. Adil Uğurlu’nun babası Abdullah, Annesi Nayile’dir. 93 yaşında 26 Nisan 2013 tarihinde yaşamını yitirmiştir.

Uğurlu, ilkokulu Nar'da, ortaokul ve liseyi Nevşehir merkezde bitirmiş. Öğretmen okulunu ise Adana Erkek Öğretmen Okulu'nda okumuş, 1938-1939 eğitim öğretim yılında öğretmen okulundan mezun olmuş. Öğretmenliğe, 1939 yılında 19 yaşındayken Isparta'ya bağlı Senirkent ilçesinin Uluborlu beldesindeki Turan İlkokulu'nda başlamıştır. Adil Uğurlu, 5 yıl burada görev yaptıktan sonra Nevşehir'in o zamanki adıyla Arapsun (Gülşehir) kazasına atanmış. Uğurlu, burada 1944-1946 yılları arasında görev yapmıştır.

Nevşehir'in Nar beldesinden, Gülşehir kazasında görev yaptığı okula gidebilmek için 2 yıl boyunca her gün 36 kilometre yol yürüdüğünü belirten Adil Uğurlu "Görev yaptığımız dönemde, bu zamanda olduğu gibi motorlu araç yoktu. Diğer yandan, Gülşehir ilçesinde uygun bir ev de bulamamıştım. 2 yıl boyunca ikamet ettiğim Nar beldesinde saat 04.00 gibi kalkar, yaklaşık 18 kilometrelik yolu 2 saat 45 dakikalık bir sürede tamamlayarak okula ulaşırdım. Özellikle kış aylarında kar kalınlığının kimi yerde 1 metreye ulaştığı o dönemde çok sıkıntı çekerdik. Ama öğrencilerime bildiğim bir şeyi öğrettiğimde ve sonrasında onların elde ettiği başarılarla bu sıkıntılarımı bir çırpıda unuturdum. Çok erken yola çıktığım için hayatımda derslere hiçbir dakika bile geç kalmadığım gibi çoğu kez okulu da ben açıyordum. O yıllarda araç yoktu. Ulaşım genelde at veya eşekle olurdu. Ben yürürdüm. Sabah ezanı Çat'ta okunurdu. Çoğu kez Gülşehir'de kalan öğretmenler bile daha okula gelmemiş olurdu. 2 yıl böyle geçti. Oradan Nevşehir merkez 30 Ağustos İlkokulu'na tayinim çıktı. Orada da 28 yıl 4 gün çalıştım. Yine okula Nar'dan yaya olarak okula giderdim. Orada normal yürüyüşle 35 dakika, hızlı yürüyüşle 25 dakika sürerdi. Her gün sabah saat 07.00'de okul kapısından içeri girerdim. Daha okula hizmetliler bile gelmemiş olurdu. 30 Ağustos İlkokulu'nda 18 yıl 4 gün müdürlük yaptım. Sabah okula en erken ben gider, her gün sınıfları dolaşırdım. Sınıfların temizliğine, tertibine, kışın sobanın hazır halde olup olmadığına bakardım."24.11.2011 

Tanıyanların “Efsane öğretmen” diye tanımladıkları Uğurlu, “Öğretmenlik yıllarına ilk başladığında 40 Lira 25 Kuruş maaş aldığını bunun 2,5 Lirasını ev kirasına ayırdığını her ay babasına 10 Lira gönderdiğini ve geriye kalan kısmının büyük bölümünü mesleği bünyesinde harcadığı”(27.04.2013 Fibhaber).söylemiştir.

Biri doktor diğeri mühendis iki erkek çocuk babası olan Uğurlu “Öğrencilerimden ayrı kalmamak için bir tek gün bile sağlık raporu almadım. Okulda 425 öğrencim vardı. Bunların tamamının adını soyadını ve okul numarasını hafızamda tutardım”(22.11.2008 Hürriyet Gazetesi)diyerek mesleğe olan sevgisini ve duygusunu ifade etmektedir.

Öğretmen Adil Uğurlu, öğretmenlik yaşamı boyunca ilçeler arası mesafelerde dahil okula hep yürüyüp gidip gelmiş, hasta olduğu günlerde bile okula gelmiş hiç sağlık raporu almamış ve idari izin kullanmamış bir öğretmen. Semasi Yücel tanıklığına göre de “maaşının bir kısmından da askere giden her öğrencisine harçlık olarak vermiştir.” İnsan sevgisi ile dolu bir öğretmen.. Böyle öğretmen kaldı mı şimdi?

Adil öğretmeni ne yetkili makamlar ve Nevşehir Milli Eğitim Müdürlüğü yaşarken ödüllendirmedi .Yalnızca bir öğretmen sendikası O’nu öğretmenler gününde yalnız bırakmayarak ziyaret etti son yıllarında.

Yararlanılan kaynaklar;

-23 Kasım 2007 Yenişafak Gazetesi

-24 Nisan 2013 Fibhaber

-22 Kasım 2011 Hürriyet Gazetesi