Alkol ve eroin bağımlılığında engelleyici tedaviler (implant ve enjeksiyonlar)

Alkol ve eroin bağımlılıkları çağımızın önde gelen sorunları arasındadır. Alkol ve madde bağımlılıkları çok sayıda fiziksel ve ruhsal hastalıklara yol açmaları, intihar ve solunum durması gibi komplikasyonlar ile ölüm riskini arttırmaları, aile parçalanması, iş yaşamının bozulması, ekonomik sorunlar, trafik kazaları, suç işleme gibi pek çok boyutu olan  önemli  biyopsikososyal sorunlardır.

Alkol ve eroin bağımlılıkları diğer bağımlılık türlerine göre ilaç tedavilerinin daha faydalı olabildiği sorunlardır. Son yıllarda alkol ve eroin bağımlılıklarında birçok yeni tedavi seçeneği ve tedavi alternatifleri gündeme gelmiştir. Hastanın bağımlılığını yenebilmesine yönelik göreceği psikoterapinin yanında, bağımlı olduğu maddeye karşı isteği azaltan ve haz almasını engelleyen ilaçlar giderek artmaktadır. Bunlar arasında disulfiram, akamprosat, naltrekson, nalokson ve buprenorfin gibi ilaçlar bulunur.
  
Naltrekson (hap, enjeksiyon ve pellet formları): İnsan beyninde herhangi bir maddenin etki edebilmesi için o maddenin belirli bir noktaya bağlanması gerekir, bu bağlantı noktasına ‘reseptör’ adı verilir. Eroin, beynimizde opiyat reseptörü denilen bağlantı bölgesine bağlanarak etkisini gösterir. Naltrekson, eroinin bağlandığı bu bölgeye bağlanarak eroinin etki göstermesini tamamen engeller. Böylece kişi eroinin etkisini yaşayamaz.  Naltrekson eroinin ve diğer opiyatların (morfin, kodein, petidin, metadon) etkilerini engeller, alkole karşı ise içme isteğini ve alkolden alınan zevki belirgin derecede azaltarak etki eder. Naltrekson etkili bir ilaç olmasına rağmen ağız yoluyla ilacın düzenli alımına uyumsuzluk, ilacı bırakma ve dolayısıyla tekrar alkol- madde kullanmaya başlama sık görülür. Bu nedenle sadece ağızdan alınan hap şeklindeki formuna alternatif ler üretilmiştir. Örneğin 1 aylık uzun etkili iğne formu üretilmiştir. Bunu yanında cilt altına ufak bir operasyonla  yerleştirilen ve her gün ufak miktarlarda kana karışarak eriyen pellet formları (kullanıcılar arasındaki adıyla ‘çip’) bulunmaktadır. Pelletlerin 2  aydan 12 aya kadar etki eden dozları bulunmaktadır. Bu süre içinde kişi eroin kullanamamakta veya kullansa bile herhangi bir haz duygusu yaşayamamaktadır.  Pellet ( naltrekson), alkol bağımlılığı nedeniyle uygulanıyorsa kişide alkol alma isteğini, alkolden alınan zevki, tüketilen alkol miktarını, içilen gün sayısını, depreşmeleri ve yinelemeleri azaltmaktadır.
 
Disülfiram ( hap, enjeksiyon ve pellet formları): Disülfiram alkol ile birlikte alındığında asetaldehid adı verilen ve yüz kızarması, sıcaklık hissi, tansiyon düşmesi, çarpıntı, halsizlik, bulantı ve kusma gibi yan etkilere yol açan maddenin açığa çıkmasına neden olan bir ilaçtır. Kişi içtiğinde bu yan etkilerin olacağını, ağır içtiğinde ise ölüm riskinin olduğunu bilir. Yine naltreksonda olduğu gibi ağız yoluyla alınan disulfiram içinde tedaviyi devam ettirme konusunda sorunlar yaşanabilmektedir. Bu nedenle sadece ağızdan alınan oral hap formunun yanı sıra 4-6 hafta kadar etkili olan enjeksiyon formu da bulunmaktadır.  Yine ufak bir operasyonla cilt altına yerleştirilen ve her gün ufak miktarda kana karışarak 2 ayda eriyen pellet formu da bulunmaktadır. Bu alternatifler kişi eğer ilaç kullanmaktan vazgeçse veya tedaviyi bırakmak istese bile 4-8 hafta arasında koruma sağlamaktadır.

Psikiyatrist& Psikoterapist Uzm.Dr.Mehmet Bayın

İsim Soyisim : Uzm.Dr.Mehmet Bayın

1997-2004 yılları arasında Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi'nde eğitimini aldı.  2004- 2010 yılları arasında Dokuz Eylül Üniversitesi' nde ihtisasını tamamladı.

-Bireysel Terapiler

-Çift ve aile terapisi

-Cinsel terapiler alanlarında eğitim almıştır.

Uzm.Dr. Mehmet Bayın, Kasım 2013 itibariyle Kapadokya Hastanesinde görev almaktadır.

Özel Kapadokya Hastanesinden Randevu İçin: 0 384 212 15 50