CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Yunus'umuz, Mevlana'mız, Hacı Bektaş-ı Veli'miz, manevi kutup yıldızlarımız olarak yönümüzü gösteriyorlar bize. Yeter ki görmesini, bakmasını, aramasını bilelim'' dedi.
Kılıçdaroğlu, Nevşehir'in Hacıbektaş ilçesinde düzenlenen 49. Ulusal 23. Uluslararası Hacı Bektaş Veli Anma Törenleri ve Kültür Sanat Etkinlikleri'nde, dünyayı onurlandırmış büyük insanlardan Hacı Bektaş-ı Veli'yi anmak için bir kez daha bir araya geldiklerini söyledi.
''Yaratılmışların en şereflisi insandır'' sözünü bizzat kendi varlığıyla ve hayatıyla kanıtlayan üstün bir ahlak ve erdem dilinin sevgi meşalesiyle dünyayı ışıttığı topraklarda olduklarını vurgulayan Kılıçdaroğlu, Mevlana'nın, Yunus Emre'nin Hacı Bektaş'ın kurduğu gönül köprüleri üzerinden gönülleri fethetmek için yüzyıllardır yol yürüyen sevgi erenlerinin önünde saygıyla eğildiğini belirtti.
''Yüzyıllar boyunca ateşi diri kalmış bu meşalenin, milyonlarca güzel insanın yüreğini yıkayarak günümüze ulaşmış sevgi şelalesinin sırrına mazhar olmak elbette kolay değil'' diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:
''Bu gizemi, belki de bu toprakların kimyasında, bu gönül erenlerinin Anadolu'nun bu verimli coğrafyasına ektikleri büyülü bir tohumda aramalıyız. Bu tohumun adı aşktır. Bu coğrafyayı kutsallaştıran derin gönül sırlarını bağrında barındıran sihrin adı aşktır. Bu güzel toprakları bir kardeşlik coğrafyasına dönüştüren, kardeşliği ise bir yaşam biçimine çeviren bu güzelliğin kaynağı elbette ki aşktır. Bu toprakların mayası, aşkla yoğrulmuştur. 13. yüzyılın güzeli arayan, güzeli anlatan, güzel bir insanın gönül ateşinin 21. yüzyılda hala yanıyor olmasını başka türlü açıklayamayız. Bu toprakların gerçek hazinesi budur. Mevlana'yı, Derviş Yunus'u, Hacı Bektaş'ı içinden çıkardığınız anda bu güzel toprakları birden bire boşaltmış olursunuz. Bu coğrafyayı anlamlarından koparırsınız. Bu güzelliği yitirirsiniz. Anadolu erenleri, hala bu toprakların birlik felsefesinin, kardeşlik kimyasının manevi tasarrufunu elinde tutuyor. 'Bir olalım, iri olalım, diri olalım' hikmeti, yüzyıllar ötesinden kardeşliğimizin kimyasına hediye eden, kardeşliğimizi, dostluğumuzu yıllar öteden bu güne getiren sevgi erleridir onlar. Onları her zaman şükranla yad edeceğiz, onları gönüllerimizin derinliklerinde koruyacağız ve her zaman anacağız.''
-''Manevi kutup yıldızlarımız yönümüzü gösteriyor''-
İnsanların birbirine duyduğu muhabbeti zerre kadar eksiltmemesi gerektiğine işaret eden Kılıçdaroğlu, ''Eğer güzele bakmayı unutmuşsak, birbirimizi aşkla sevmeyi unutmuşsak dönüp bunları kendimize tekrardan hatırlatacak yer bellidir. 'Ara, bul' diyor hünkar. Arayıp, bulacağız. Referansımız bellidir. Yunus'umuz, Mevlana'mız, Hacı Bektaş-ı Veli'miz, manevi kutup yıldızlarımız olarak yönümüzü gösteriyorlar bize. Yeter ki görmesini bilelim, yeter ki, bakmasını bilelim, yeter ki aramasını bilelim'' diye konuştu.
-''Vicdan terazisi yeniden doğru tartmak zorunda''-
Anadolu erenlerinin, Haçlı ve Moğol saldırılarının İslam coğrafyasını yangın yerine çevirdiği 13. yüzyılın ümitsizliğini, yalnızlığını ve çaresizliğini ortadan kaldıran gönül mimarları olduğunu belirten Kılıçdaroğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Onları, insanları sevgi ve barış potasında yeniden yoğurarak, şekillendirerek manevi, yüksek erdemli bir toplum inşa ettikleri için yürekten kutlamalı ve anmalıyız. Onlar, büyük yıkımların altüst ettiği insanlık değerlerini yeniden ihya ettiler. Bunun için anmalıyız ve kutlamalıyız. Onlar, insanlığa adeta itibarını iade ettiler. Onun için anmalı, onun için kutlamalıyız. Kim bugün daha farklı durumda olduğumuzu söyleyebilir. Yakın coğrafyamızın yangın yerine döndüğü, milyonlarca Müslüman'ın katledildiği bir zamanın şahitleriyiz. Kim yine Hacı Bektaş'ın, Mevlana'nın, Yunus Emre'nin kuşatıcı bakışına, gönüllerimize merhametle dokunuşuna ihtiyacımız olmadığını iddia edebilir.
İnsanlığın vicdanı uyanmak zorunda. İnsanlığın vicdan terazisi yeniden doğru tartmak zorunda. İnsanlık, kaybettiği güzeli yeniden arayıp bulmak zorunda. O halde dönelim, toprağımızın bereketli sevgi kimyasına. Yeniden Mevlana'ya çevirelim yüzümüzü. Yeniden Yunus ile hasbihal olalım. Hacı Bektaş-ı Veli'nin dergahında gönüllerimizi yeniden merhamet ve aşk ırmağı ile yıkayalım.''
Yüce ilim dergahında olmaktan onur duyduğunu ifade eden Kılıçdaroğlu, konuşmasını, ''Hoşça kalın, dostça kalın, yüreğiniz insan sevgisiyle dolu olsun. Hiç kimseyi ötekileştirmeyelim. Bu güzel coğrafyada barış içinde, huzur içinde, kardeşlik içinde yaşamasını bilelim. Dünyada barışı isteyelim, Türkiye'de barışı isteyelim. Barış, yolumuz olsun, kutsal kıblemiz olsun'' sözleriyle tamamladı.
