2002’den bu güne girdiğimiz 9 seçimden de galip ayrıldık. İlk kez Recep Tayip Erdoğan’sız bir seçime gidiyoruz. Bu partimizin tarihinde bir ilk.
Güçlü ve Yeni Türkiye'nin Yolu 7 Haziran'dan Geçer...."
Kendi söylemleriyle Nevşehirimizin dördüncü Milletvekili Genel Başkanımız ve Başbakanımız Sayın Prof.Dr. Ahmet Davutoğlu başkanlığında girdiğimiz bu seçimler bizim için çok önemli. Türkiye de sessiz bir devrim oldu. Zihinsel devrim yaşandı. 2002 yılında sadece seçim olup yeni bir parti iktidara gelmedi. Sadece iktidar değişikliği olmadı. Aynı zamanda düşünce değişimi oldu. Neydi bu değişim; Taşra, kırsal, köylü, kentli her kesimin yönetimde bende varım dediği bir değişiklik oldu. Merhum Adnan Menderes iktidara geldiğinde nüfusun yüzde 75’i köylerde yaşıyordu. Yüzde 25’i şehirlerde yaşıyordu. Tayip Erdoğan iktidara geldiğinde yüzde 75 şehirlerde yaşıyordu yüzde 25’i köylerde yaşıyordu. Bu ne demek Türkiye nüfusunun yarısı köylerde şehirlere göç etmiş. Bu 50 yıllık süreç içerisinde. Bu köylerden gelen insanlar bizler gibi, sizler gibi. Ve köylüler şehirde hak iddia ettiler. Recep Tayip Erdoğan Hareketi, Turgut Özal Hareketi, Adnan Menderes Hareketi köylünün şehirden hak istediği hareketin adıdır. Bizleri hesaba almayıp, insanlarımızı küçük küçük şehirlere alırken, vergilere boğup köylerde başı örtülü bir şekilde çapa yapsın ama gelip örnek veriyorum Nevşehir Belediyesi’nde bir müdür olmasın. Bir belediye başkanı olmasın, bir kaymakam olmasın diyenler köylerden gelen bu insanların hareketi ile yıkılmıştır. Daha önce insanımıza olan bakış değişmiştir.
Gizligider : “ Bizim davamız millet ve memleket davası“
Eskiden bir köylü devlet dairesine gittiği zaman, bir kaymakamın yanına gittiği zaman azarlanıyordu. Bir şehirli gittiği zaman ayakta karşılanıyordu. İşte bizim davamız bu davranışı yıkma davasıydı. İşte yaşça büyük ağabeylerimiz bilirler, Türkiye’deki zihniyet buydu. Ama bu böyle olmazdı. Hani diyor ya reisimiz ‘İnsanı yücelt ki devlet yücesin’. İşte sizlere değer veren bir anlayış geldi. Hemşirenin azarladığı insanlara doktoru bile seçme hakkı tanındı. Sadece tarlada çapa yaparken saçını örtsün istenen kadınlarımız şimdi başlarını diledikleri gibi örtüyor. Hakim oluyor, öğretmen oluyor. Üniversitelerimizde isteyen istediği eğitimi dilediği kıyafet özgürlüğü ile alıyor. Artık Türkiye eski Türkiye değil ve olmayacakta. Yaşlımız istediği bakım evine yerleştiriliyor. Engellilerimiz artık engel tanımıyor.
Biz bunları yaptık. Ama bunları istemeyen zihniyet bu gün oturmuş liste hesabı yapıyor, liste tartışması yapıyor. Ahmet olaydı Mehmet olaydı diyor. Biz Ahmet’iyle Mehmet’iyle Ak Parti’yiz. Bizim davamız kişi davası değil. Bizim davamız millet ve memleket davası. Biz el birliği ile bizim üzerimize oynanan bu komploları bozacağız. Bizim ülkemizin yükselmesini istemeyen güçlere milletimiz dur diyecek. 8 Haziran sabahı durmak yok yola devam diyerek bu istikrarı sürdüreceğiz. Bu bir İslam davası ve bu hareket Suriye’nin Mısır’ın, Semerkand’ın, Halep’in, Kahire'nin davası.”diye konuştu.
