AK Parti, 2014 yılının 30 Mart tarihinde Maltepe’yi CHP’den geri almak için şüphesiz ciddi savaş verecek. Özellikle ilçede bu amaçla Belediye Başkanlığı için aday adaylığını koyanlar uzun zamandır seçime yönelik çalışmalar yapıyorlar. Bu isimlerden biri de AK Parti 23’ncü dönem milletvekili olan Mahmut Dede.  Dede, AK Parti’nin Maltepe için ismi geçen önemli isimlerinden biri… Uzun yıllardır Maltepe’de yaşıyor olması ve ilçe dinamiklerini yakından tanıyor olması en büyük avantajı!..
 Mahmut Dede, birlik ve beraberlik olgusunu öne çıkaran, kişilerin değil parti ve parti zihniyetinin önemli olduğunun altını çizen bir kişi. Zaten Dede’nin aday adaylık başvurusu sırasında, “Biz ruhu ile hareket edeceklerini, nefis ve hırsları bir kenara bırakarak hedefe ulaşmak için var güçle çalışacaklarını” belirtmesi bunun en büyük göstergesi. Dede kendi ifadesiyle “Belediye Başkanlığına değil halkın hizmetkârlığına aday”

 Ilımlı tavırları ve kişiliği CHP’nin ve özellikle Alevi kesimin kendisine sıcak yaklaşmasına neden oluyor. Özellikle de mevcut CHP’li Belediye Başkanı Mustafa Zengin’in kendisinin seçilmesinde büyük destek gördüğü Alevi kesimle kavgalı olduğu düşünüldüğünde bu durum kendisini bir adım öne çıkaran bir faktör haline geliyor. Dede, sahip olduğu nitelikleriyle sadece Alevi kesimin değil MHP ve BDP seçmeni için de sempatik bir isim özelliği taşıyor. Bilhassa MHP’nin ilçe genelinde sahip olduğu oy potansiyeli düşünüldüğünde bu bir hayli önem taşıyor. Zira hatırlanacağı üzere Fikri Köse’nin MHP’li adayın seçimlere girmesini engellemek için gösterdiği çaba sonrası MHP teşkilatı, seçimde CHP ile işbirliği yaparak Maltepe’nin CHP’ye geçmesini sağlamıştı. MHP’nin 2014 yerel seçimlerinde de kazanma şansı yok ancak şüphesiz yeni belediye başkanının seçilmesinde önemli bir rolü olacak. Bu anlamda Dede’nin varlığı AK Parti’ye ciddi avantaj sağlıyor.

 Dede’nin mikro milliyetçilikten uzak mantalite ile siyaset yapma görüşü kendisine ayrı bir avantaj sağlıyor. Yani hemşerilerine ayrıcalık tanıyan kişilerden değil. 2004 ile 2009 döneminde belediye başkanlığı yapmış olan Fikri Köse’nin kendisi gibi Sivaslı olanları belediyeye doldurduğu iddiası ilçede o dönem büyük tepki toplamıştı. Mahmut Dede’nin AK Parti saflarında ulusal siyaset yapmış olması ve Türkiye gerçeklerini bizzat görüp yaşaması, bu tehlikeli anlayıştan kendisini uzak tutmasına neden olmuş. Dede’ye göre gerek yerel gerekse ulusal düzeyde siyaset yapanların belli bir kesimi değil toplumun tamamını kucaklaması gerekiyor. Kaldı ki söz konusu ilçe kozmopolit bir yapıya sahip olan Maltepe olduğunda bu durum daha da önem kazanıyor.

 Mahmut Dede açısından AK Kadrolar çok büyük önem taşıyor. Kendisi yerel seçimlerde belediyenin AK Parti’ye geçmesi durumunda ilçeyi kendisinden ziyade diğer partilerle mutabakat sağlamış ve destek görmüş AK Kadroların yöneteceğini belirtiyor. Az önce de belirttiğimiz üzere Dede’ye göre başarının temelinde takım oyunu yatıyor. Burada bir parantez açmak istiyorum. Sarıgül ile bir toplantıda bir araya gelmiştik. Kendisi o toplantıda Sarıgül markasının kolay oluşmadığını, bu başarının altında takım ruhunun yattığını belirtmişti. Hatta kendisinin Şişli Belediyesi’ne haftada sadece 1 kez gittiğini, ekip arkadaşlarının kendisiyle koordineli olarak ilçeyi büyük bir başarıyla marka haline getirdiklerini belirtmişti. Sarıgül’ün bugün geldiği nokta ise hepimizin malumu!..

 Mahmut Dede’ye göre eğer AK Parti Maltepe’yi geri almak istiyorsa seviyesiz hesaplardan uzak duran, vizyonu, misyonu ve bilinirliği aşikâr, 81 vilayeti temsil eden bir isimle yola devam etmeli. Dede’ye göre Maltepe’nin AK Parti’ye geçmesi için kesinlikle ilçe dinamiklerinden faydalanılmalı. Türlü oyunlar ile dışarıdan ithal edilen isimlerin Maltepe siyasetine dâhil edilmesi çabası ve siyasetin genleriyle oynanması oldukça zarar getirecek bir hareket olacak.

 Görünlen o ki Maltepe’de AK Parti açısından güzel ve önemli gelişmeler yaşanıyor. Aday adayları birlik ve beraberlik içerisinde Maltepe’nin tekrar AK Parti’ye geçmesi için elbirliği ile çalışmalar yürütülmeye başlanmış bile!...

Haydi hayırlısı…

Halil ÖZTÜRK / Cafesiyaset