Milli Görüşçü Kuruluşların Nevşehir'in Kozaklı ilçesinde düzenlediği 3 günlük Strateji Kampı sona erdi.

"Saadet Partisi'nin 3 günlük Strateji Kampı "

MİLKO kampının kapanış konuşmasını yapan Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, ‘temiz üslup’ uyarısı yaptı. Türkiye’nin  en önemli meselelerinden birinin üslup sorunu olduğunun altını çizen Kamalak, “Kampımızda seçim stratejileri ve seçim beyannamesi ile üslup konusu da ele alınmıştır. Bu bağlamda, Saadet Partisi olarak, her zaman olduğu gibi, bundan böyle de, ısrarla, temiz bir üslup kullanmamız gerektiği vurgulanmıştır. Kısaca Saadet Partisi olarak diyoruz ki: “Sözü süz de söyle / Sınırını çiz de söyle / İnci gibi diz de söyle / Öyle söyle ki / Yâr da beğensin ağyâr da” dedi.

Milli Görüşçü Kuruluşlar (MİLKO), Nevşehir’in Kozaklı ilçesinde üç günlük kampa girdi.  ‘MİLKO Başkanları Stratejik Toplantısı’ adı ile düzenlenen toplantıya Saadet Partisi Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Oğuzhan Asiltürk, Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, genel başkan yardımcıları, MİLKO kuruluşlarının başkanları ve yönetim kurulu üyeleri katıldı. Toplantıda bir konuşma yapan Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, toplantının çok faydalı olduğunu söyleyerek, “Toplantıya Milli Görüşçü kuruluşlarımız katılmışlardır. Çok faydalı bir çalışma olmuştur” dedi.

Saadet Partisi Genel Başkanı Mustafa KAMALAK Nevşehir'de... 

Kamalak’tan Üslup Uyarısı

Kamalak, konuşmasının devamında ise Türkiye’nin en önemli meselesinin de üslup meselesi olduğuna dikkatleri çekerek, şunları dile getirdi: “Türkiye’mizin en önemli meselelerinden biri de üslup sorunudur. Kampımızda seçim stratejileri ve seçim beyannamesi ile üslup konusu da ele alınmıştır. Bu bağlamda, Saadet Partisi olarak, her zaman olduğu gibi, bundan böyle de, ısrarla, temiz bir üslup kullanmamız gerektiği vurgulanmıştır. Kısaca Saadet Partisi olarak diyoruz ki: “Sözü süz de söyle, Sınırını çiz de söyle, İnci gibi diz de söyle, Öyle söyle ki, Yâr da beğensin ağyar da.”  Ülkenin gündemi ve 2015 yılı seçim çalışmalarının masaya yatırıldığı toplantıda, Saadet Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Mustafa Kamalak, akıl ve bilim esas alındığında batılı düşünürlerin bile İslami sistemleri kabul ettiğini ve bu İslami düzenlerin uygulanmasını istediğini söyledi. İngiliz düşünür ve ekonomist Adam Smith’in ‘en ideal ekonominin faiz oranı sıfır olan ekonomik sistem’ olduğu tezini hatırlatan Kamalak, “Adam Smith, en ideal ekonomik sistemin, faiz oranının sıfır olduğunu söylerken, İslami bir düşünceye sahip olduğu için söylemiyor, bilimle akılla bunu söylüyor. Peki niye ‘faiz oranı sıfır olan ekonomi en iyi ekonomi sistem’ diyor? Diyor ki faiz bir maliyet unsurudur. Karlılık oranının faiz oranını üzerinde olması gerekir” dedi.

Faize karşı, zekât sistemi uygulanmalı

Yine batılı bir Fransız düşünürün gelir vergisi yerine, sermaye vergisinin getirilmesinin dünya ekonomik krizini bitireceğini savunduğunu belirten Kamalak şunları kaydetti: “Yakın zaman önce yine batıda bir Fransız Profesör, dünya krizi sebebiyle 600-700 sayfalık ‘Kapital’ diye bir kitap yazdı. Diyor ki Fransız düşünür; ‘dünya bu krizden kurtulmak istiyorsa, servet vergisine yönelip, gelir vergisinden vazgeçmelidir. Çünkü gelir vergisi daha çok garip gurebayı zor durumda bırakıyor. Ama servet vergisi getirilirse, zenginden ve sermayeden vergi alınacak. İslam’ın emrettiği vergi kaynağı da servet(sermaye) vergisidir. Kısacası biz kendi değerlerimizin bile farkında değiliz. Çünkü biz fetret döneminden geçiyoruz. Kendi değerlerimiz yazık ki aşağılanmış reddedilmiş. Örnek olarak batı esas alınmış, muasır medeniyetler denilince batının sömürgeci zihniyeti dikkate alınmış. ‘Batı zengin’ diyorlar. Batının zenginliğinden başka özenilecek başka bir özelliği var mı? Yok. Peki batının zenginliklerinin kaynağı ne? Çaldıkları, çırptıkları, yağmadıkları başkalarının gelirleri özü itibariyle.  Bizim sistemimiz hiç şüphesiz diğer sistemlerden batı sistemlerinden üstündür. Bizim amacımız tüm insanların insan haysiyetine yaraşır bir sistem ve düzen içerisinde yaşamasına yardımcı olabilmek.  Bu da ancak hakkın hâkim olduğu adil bir sistemle mümkün olabilir. Bu sadece bir inanç meselesi değil, aynı zamanda vahye dayanan akılla tasdik edilen ve bilimle teyit edilen bir sistemdir.”

Yabancı bilim adamları bile söylüyor

“Kısacası batı bilim adamlarının akıl ve bilim yoluyla ulaştıkları sonuca göre ideal ekonominin faiz oranının sıfır olduğu ekonomidir” diyen Kamalak, “Peki İslam’da faiz oranı ne? Sıfır. Bilim ve akıl İslam’ın ekonomi modelini tasdik ediyor. Ayrıca Smith, faiz bir kısım faktörlerin daha devre dışı bırakılması anlamına geldiğini belirtiyor. Örneğin ülkenin fakirleşmesi gibi olaylara da neden oluyor faiz. Faizin sistem olarak İslam’daki karşılığı zekattır. Batı ekonomisinde ana akım faiz, biz de ise zekattır. Faizin temel özelliği aşağıdan yukarıya doğru bir akım sağlaması iken, zekat ise yukarıdan aşağıya doğru bir akım söz konusudur. Yani faizde fakirden zengine doğru, zekat ise zenginden fakire doğru gelir aktarımı yapıyor. Batılı bilim adamlarının akıl ve bilimle buldukları sonuçlar, İslam’ın bize emrettiği ekonomik sistemini bir kez daha üstün olduğunu gözler önüne seriyor” diye konuştu.

Bünyamin Güler/Nevşehir
Milli Gazete.com