CHP Parti Meclisi üyesi Tuncay Özkan, 7 Haziran'da yapılacak genel seçimlerde CHP’nin tek başına iktidar olacağı bir sonuç beklediğini, AK Parti’nin ise ikinci belki de üçüncü parti olabileceğini düşündüğünü söyledi.
Uçakla Kapadokya Havalimanı'na inen Tuncay Özkan, buradan Gülşehir ilçesinde bulunan Kartal Otel’e gelerek partisinin milletvekili aday adayları ile il ve ilçe yöneticileri ile kahvaltıda buluştu.
Kahvaltı sonrasında gazetecilerin sorularını da yanıtlayan Tuncay Özkan, seçimlerden CHP’nin tek başına iktidar olacağı bir sonuç beklediğini ifade ederek AK Parti’nin ikinci belki de üçüncü parti olabileceğini belirtti.
Türkiye’de AK Parti hükümetine olağanüstü bir tepkinin olduğunu kaydeden Özkan, “Bu tepki din kullanılarak, insanlar üzerinde baskı yapılarak, cezaevine doldurularak kapatılamayacaktır. Şu anda halkın AKP’den kurtulma isteğini bir bastırma çabası var. Meclis’te baskıcı yasalar çıkarılıyor, insanlar twett attığı için, yazdıkları için, düşündüklerini ifade ettikleri için cezaevine konuluyor. Bu muhaliflerini yok etme isteği Türk halkında ters tepecektir. Rahmetli Turgut Özal 1987 yılında yapılan belediye seçimlerinde elleri kolları bağlı belediye başkanları göstermişti. Yani bunları seçerseniz ben onlara para vermem demek istemişti. Halk, bunun üzerine tüm belediyeleri Anavatan’dan aldı, SHP’ye verdi. Türkiye’de bugün insanlara “konuşmayın, düşünmeyin, istediğiniz gibi yaşamayın” baskısı var. Türk halkı kendisini zincire vurmak isteyen AKP’ye en ağır tokadı atacaktır. Sandıktan AKP, asla ve asla ilk parti olarak çıkamayacaktır” dedi.
Genel Başkanları Kemal Kılıçdaroğlu’nun ifade ettiği yüzde 35 hedefinin en alt sınırı ifade ettiğini söyleyen Özkan, “CHP olarak tek başına iktidar yolunda çok olumlu bir hava yakalamış bulunuyoruz. 10 Mart 2013’de cezaevinden çıktım ve bir yıl içerisinde 71 il gezdim. Burada gördüğüm olay, Türkiye bu iktidardan kurtulmak istiyor. Türkiye yok edilen adaletini, har vurulup harman savrulan zenginliğini arıyor. İnsanlar mutlu ve huzurlu yaşamak istiyor. CHP iktidarında halkımıza yoksulluğu, yolsuzluğu, yasakları ve huzurunu elinden alan bu iktidarı gönderme sözü veriyoruz. İktidarımızda adaletli, huzurlu ve barış dolu bir ülke vaat ediyoruz.” şeklinde konuştu. 
Halkın üzerinde “Çalıyorlar ama çalışıyorlar” şeklinde algı operasyonu yapılmaya çalışıldığını kaydeden Özkan, “Hırsızlıkların üzerine şal olarak örtülmek isteniyor. Gittiğim hiçbir yerde 'çalıyorlar ama çalışıyorlar' diyen bir insana rastlamadım. Herkes hırsızlıktan, ülkenin kaynaklarının yağmalanmasından olağanüstü rahatsızdır. Halkın ahlaksız olduğunu düşünemeyiz. Yönetim ahlaksız olabilir. Halk temizliğini sandıkta kendisi yapabilir” dedi. 
İÇ GÜVENLİK YASASI
İç Güvenlik Yasası'nın kendilerince Türkiye’nin belli bir kalıba sokulması ve toplumsal olaylarda kendi müdahale taleplerini oluşturmak için Meclis’e getirildiğini söyleyen Özkan, “Orada karşı çıktığımız polisin sorgusuz sualsiz gözaltına alma, arama yapma, valilerin neredeyse yargıç gibi davranma yetkileri yasalaştı. Bundan sonra kalanlar AKP’nin olsa da olur, olmasa da olur türünden maddelerdi. İstediklerini elde ettikleri için daha fazla çatışamayacakları da göz önündeydi, paketi çıkartamayacaklardı. Tamamını çıkartamayacakları düzenlemeleri parçalayarak çıkarmak istediler. Avantajları olduğu ortada. Ama Türk halkı kendisini köleleştirecek, boyunduruk altına alacak yedi düvele karşı zafer kazanmıştır. AKP’ye karşı haydi haydi kazanır. Bu halk saltanatı da, sultanları da zulmü de, zalimleri de tarih boyunca yerle yeksan etmiştir.” diye konuştu. 
TÜRK EKONOMİSİ BATMIŞ DURUMDA
Türk ekonomisinin şu anda batmış durumda olduğunu da söyleyen Özkan “ Felaket tellallığı yapmak istemem. Gerçeği söyleyince felaket tellalı diyorlar. Doların buraya kadar yükselmesinin ana nedeni Cumhurbaşkanı’nın tutumudur. Cumhurbaşkanı doları bu seviyeye kadar kademe kademe getirmiştir. Bu tartışma ekonominin genelindeki kötü gidişi kapatma tartışmasıdır. Türk ekonomisinin şu andaki bulunduğu yer ülkemiz için geri dönülmesi çok zor bir noktadır. Eğer dolar Allah korusun biraz daha yükselecek olursa, bütün yatırımcılar iflas ederler. Türkiye, 3 liraya yaklaşan bir dolarla karşı karşıya kalırsa kamu maliyesinde de geri dönülmez zararlar oluşur. Bunun için 7 Haziran'daki seçimlerde ülkemiz ekonomisini batıran, insanları yoksullaştıran, kanını emen bu iktidardan kurtulmamız şarttır. CHP olarak halkın kaynaklarını halka harcayacaktır. CHP iktidarında halkımız zengin, huzurlu ve mutlu yaşayacaktır.” şeklinde konuştu. 

TÜRKİYE, ERDOĞAN’LA ÖCALAN ARASINA SIKIŞTI
Türkiye’nin, Recep Tayyip Erdoğan’la Abdullah Öcalan arasına sıkışmış, siyaset üretemeyen, üretenleri de bu iki monarşik ya da despotik liderin ortadan kaldırdığı bir süreç yaşadığını ifade eden Tuncay Özkan şöyle konuştu “ Biz, bütün gerginliklerin ortadan kalkması için toplumun her şeyden haberdar olduğu, herkesin her aşamayı bildiği, gizli anlaşmaların yürürlükte olmadığı süreçlerle toplumun bilgilendirilerek ulaşılabileceğini söyledik. Bugün CHP olarak yürütülen çalışmaların ne olduğunu, ne istediklerini bilmiyoruz, toplumda bilmiyor. Gizli, kapaklı hiçbir şeye “evet” demeyiz. Bugün Türkiye’nin ikili monarşi gibi yönetilen düzeni CHP olarak kabul etmiyoruz. Biz, Recep Tayyip Erdoğan’la Abdullah Öcalan’ın dayatmalarına boyun eğmek zorunda değiliz. Türkiye Cumhuriyeti hukukunun Hakkari’de de, Nevşehir’de de, Kırşehir’de de, İstanbul’da da aynı olması gerektiğini savunuyoruz. Biz, ulusal bütünlük ve birliğimizden ödün vermeden, insan hakları ve evrensel değerler bağlamında sorunlarımızı çözebilecek güçte ve birikimde bir ülkeyiz. Biz ülkemizin Recep Tayyip Erdoğan’la Abdullah Öcalan’ın kısır siyasetine kurban edilmesine karşı çıkıyoruz. Biz, hırsızlarla katillerin düzenini yıkacağız.” 
AKP VE HDP, BİRLİKTE HAREKET EDİYOR
Seçimde AKP ve HDP’nin birlikte hareket ettiklerini de ifade eden Tuncay Özkan, “ Seçimde ortak hareket ediyorlar. Zaten ideolojik olarak da birbirlerine çok yaklaştılar. HDP, artık sol bir parti değildir. HDP, AKP’yle birlikte muhafazakar havuzun içinde birlikte hareket eden, Türkiye’yle ilgili politikaları birlikte belirleyen bir partidir. Bugün, AKP’yle HDP’nin politikalarının bir tek noktada ayrıştığını kimse belirtemez. HDP ile AKP aynı gemide, aynı hedefe doğru ilerlemektedir. Bu, Türkiye için karanlık bir yoldur. Biz, buna itiraz ediyoruz. Ülkemizi aydınlık yarınlara taşıyacağımıza söz veriyoruz” diye konuştu. 
CHP Parti Meclisi üyesi Tuncay Özkan, daha sonra Gülşehir ilçe teşkilatını ziyaret ederek partililerle bir süre sohbet etti. 

CİHAN

İşte Tuncay Özkan'ın Nevşehir Ziyaretinden Notlar:
Tuncay Özkan Nevşehir ziyaretini şöyle değerlendirdi...
CHP Nevşehir İl Başkanımız ve yöneticilerimizle Gülşehir İlçe Başkanlığımızı ziyaret ediyoruz
Nevşehir Acıgöl'de ilçe binamızın açılışına katıldık.Acıgöllüleri dinleyip, partimizin bölge sorunlarına çözüm olacak projelerini aktardım.
Geçim sıkıntısıyla karşı karşıya olan emeklilere CHP iktidarında en düşük emekli maaşını 1,500 TL olacağını aktardık .Konferansımız başlamak üzere. Nevşehirliler katılımlarıyla umutlarımıza umut kattı. 
Konferansımız başlamak üzere. Nevşehirliler katılımlarıyla umutlarımıza umut kattı. 
Faşizmin karşısında dimdik durduk buradayız,onlar şimdi paramparçalar!Dün bitti artık geleceği konuşmalıyız
Bizi çaresizliğe inandırmak için yapamazsınız diyorlar. Yeter ki inanalım, biz Nevşehir'den 2 milletvekili çıkarırız.Kimseyi ötekileştirmeden kapı kapı gezerek çalışmalıyız. Mutlaka herkese ulaşmamız lazım. İktidar olmak zorundayız! Ben 70 il gezdim. Onlar kömürle geziyorsa biz umudumuzu sırtlayıp yollara düşeceğiz. Umut biziz zafer bizim olacak! Katiller ve hırsızları koruyan düzenden halkçı ve devrimci düzene geçeceğiz...CHP iktidarında halktan yana devrim yapacağız. Biz Mustafa Kemal'in devrimci çocuklarıyız... Kişisel beklenti içerisinde değilim! 6 yılımı çalanlardan değil bu ülkeyi karanlığa götürenlerden hesap soracağız! Gelen tehlikeye dikkat çekmek için yaptığımız Cumhuriyet Mitinglerini yaptığım için ağırlaştırılmış müebbet verdiler.Nevşehir programımın son durağında Ürgüp İlçe Başkanlığımızı ziyaret ediyorum.Bütün kavgamız çocuklarımızın özgür, eşit ve adil bir Türkiye'de yaşamasını sağlamaya dairdir. Çocuklarımız için biz kazanacağız, hırsızlar ve katillerin iktidarını yıkacağız