Dr Seyfi ŞAHİN
Türkiye, Rusya ve İran arasındaki Suriye zirvesi,
Dünyada yeni bir yapılanmayı da meydana getirdi.
Sanki, yeni bir blok oluşturuluyor.
Yeni bir askeri ve siyasi yapılanma doğuyor gibi…
***
Pentagonun ısrarla Ortadoğu projesini hayata geçirme çabası,
İslam coğrafyasında büyük yaralar açtı.
Çok kan döküldü.
Çok zulümler yapıldı.
Çok büyük bir fitne doğdu.
Zavallı Kürtlerin maşa olarak kullanılması,
Bu yolla yeni bir İsrail’in doğması,
Aynı zaman da İslam toplumlarının da,
Uyanışına sebep olmuştur.
***
Yine ABD’nin bir Sünni, Şia çatışmasına zemin hazırlaması,
Yemende, Suriye’de ve Irakta bir mezhep çatışmasının çıkması,
ABD yi çok sevindirmişti.
Ancak Türkiye’nin meseleyi kavraması,
Ve Fırat kalkanı harekatına girişmesi,
Rusya ile Astana görüşmesinin yapılıp ABD’nin dışlanması,
Pentagonun oyunlarını bozmuştur.
Görünürde ABD siyasi bir güç kaybına uğramıştır.
Bunu bizzat CİA üst düzey yöneticileri,
Kulislerde dile getirmişlerdir.
***
DEAŞ’ın ABD tarafından teşkilatlandırıldığı,
Onunla hiçbir mücadeleye girmediği,
Ancak o bahane ile,
Koalisyonlar gurup mücadele ediyormuş gibi görünmesi,
ABD nin kötü niyetini ortaya çıkarmıştır.
İşte bu ortamda Soçi toplantısı,
İki yüzlü ABD ve NATO nun Türk düşmanlığını da alenen gösterdi.
Türkiye’yi bölme çabası da ortaya çıkınca,
Hele Norveç NATO tatbikatının hedefe,
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve Atatürk’ün konması
Bardağı taşıran bir olay olmuştur.
***
Zaten 15 temmuz darbe girişimi,
Hem batı ülkelerini ve hem de ABD nin art niyetini göstermişti.
Türkiye’nin artık yapacağı bir şey kalmamıştır.
Bir yandan 40 yıldır devam eden PKK terörü,
Bir yandan da Güvenlik risklerinin artması,
Buna karşı 5-400 Füzelerinin Rusya’dan alınması,
Türkiye-NATO ittifakını da adamakıllı zedelemiştir.
***
Artık yeni gelişen siyasi ve askeri ortam,
Batı ile Türkiye’nin arasını germiştir.
Türkiye’nin başka çaresi de kalmamıştır.
***
Eğer Türkiye, Suriye’nin bütünlüğü için,
Soçi toplantısını bir sonuca götürebilirse,
ABD nin gizli Suriye İşgali de önlenmiş,
PYD nin varlığı da meşruiyetini kaybetmiş olur.
Türkiye Hata etmiştir.
Özür dilemeli,
Esad’ın devlet başkanlığını kabul etmelidir.
O zaman Suriye’de bütünlük temin edilir.
PYD varlığı da yok edilir.
Türkiye’nin güvenlik riski en aza indirgenir.
Sonra PKK nın üzerine gidilir.
Sonuç olarak Ülkemiz ve Türk milleti nispeten huzura kavuşur.
24. 11. 2017, Kayseri