Sultan Abdülhamit, Türk tarihinin büyük hakanlarındandır.
Atsız onun için “Gök sultan” derdi.
Bir hizmetkara “Aşağılık Türk” diyen yetkiliyi,
Balkondan görüp “Bana bak, görevli ben de Türküm” demiştir.
Vatan , Millet, Allah, din konusunda çok iman sahibi idi, Ehli sufi idi.
Pek çok olağanüstü halleri vardı.
Bir gün Yavuz Sultan Selim’in türbedarı evine vardığında,
Hanımı çok fena azarladı.
“Yıllarca padişahlara hizmet edersin
Sokaktan bir kiraz bile alamıyoruz”. Dedi
Ertesi gün türbedar Yavuz’un sandukasına vurup;
“Yıllarca hizmet ederiz. Bir kiraza bile gücümüz yetmiyor” diye sızlandı.
Sonra ki gün türbe kapısına bir saltanat arabası yanaştı.
“Türbedar kim? Seni sultan istiyor.” Dediler.
Türbedar Sultan Hamit’in huzuruna çıkarıldı.
Sultan bir kese altın verip;
“Sen atamın sandukasına vurursan, O da benim kulağımı çeker “. Dedi.
Bu bir gerçek olaydır.
***
O kadar ferasetli idi ki,
Devletin içindeki ve kendi çevresindeki insanların kim olduğunu bilirdi.
Kimlerin nereye bağlı olduğunu hisseder, anlar,
İstihbaratla onu doğrulardı.
Dindar görünen ama mason olan,
İngiliz istihbaratının adamı Cemalettin Afgani’yi
İstanbul’a getirip göz hapsine aldı. Fitnesini önledi.
Çünkü o adamla İngilizler, Türklerin elinden Hilafeti almak.
İslam dünyasının liderliğinden uzaklaştırmak istiyordu.
Mason, olan Muhammed Abduh, ve Reşit Rıza gibi,
İslam düşmanları, İngilizler tarafından Müslüman lider gibi,
Takdim ediliyordu.
Bu yolla İngilizler El Ezheri, hem masonlaştırıyor.
Hem de Faizi, mubah hale getiriyorlardı.
Israrla kadın haklarından bahsedip,
İslam kadınlarını sokağa sürmeye,
Ahlakı ifsat etmeye çalışıyorlardı.
Maalesef bu gün de, aynı ekipler görevdedir.
***
Başbuğ Türkeş bir gün bana dedi ki,
“Abdülhamit’e kızardım bu kadar hain o dönmede nasıl yetişti? Diye.
Şimdi ben de bir şey yapamıyorum.”
Çünkü, Başbuğun döneminde Partiye çok hain yerleşmişti.
***
Sultan Abdülhamit, döneminde, pek çok mason Türemişti,
Namık kemal hürriyet diye bağırıyordu.
Halbuki Hürriyeti azınlıklar için istiyordu,
İngilizler öyle istiyordu.
O dönem Fransız ihtilalinin sloganları;
Hürriyet, adalet ve kardeşlikti,
Aynısını kullanıyorlardı.
Bu gün PKK da aynı şeyleri söylüyor ya…
***
O dönem, masonları, Mustafa Reşit paşa, Ali Paşa, Fuat paşa,
Şinasi, Ali Suavi, Agah Efendi, Namık Kemal, Ziya Paşa,
Ahmet Vefik paşa, Yakup Cemil, Süleyman askeri,
Kayserili Ahmet paşa, Mithat Paşa, Hüseyin Avni paşa,
Gazi Osman paşa (s. Abdülhamidin damadı, Pelvne kahramanı)
Müşir Ahmet İzzet Paşa,, Tunuslu Hayrettin Paşa,
Emanuel Karasu (Yahudi), Ziya Göklap, Resneli Niyazi
***
Görülüyor k, damatlar dahil, Sultan Hamitin çevresi Masonlarla sarılmıştı.
Devleti bin bir manevra ile ayakta tutmaya çalıştı.
Ancak İngilizler, Masonluğu kullanarak Sultan Hamiti yıktılar.
Bunu da Mason sitelerinde açıkça ifade ediyorlar.
Daha önce de söylediğim gibi,
Bu yıkılıştan sonra Türklerin elinden,
İmparatorluk gitti, Hilafet gitti, topraklarımız gitti,
2 milyon insanımız gitti. Bütün servetlerimiz gitti.
***
Sultan Abdülhamit hangi hataları yaptı.
İslam hukukunu uygulayamadı.
Fitnenin cezası ölümdür. Köprülü Mehmet paşa gibi yapsaydı.
Yani fitnecileri, masonları isyankarları idam etseydi.
Ortalık düzelirdi. Çok yumuşak olduğu için acıdı zararını gördü.
Harbiye Selanik’e değil, Kayseri’ye açılmalı idi.
Yahudilerin ve dönmelerin içine açtı.
Bir de Avrupa’ya gönderilen öğrenciler iyi eğitilmeli idi.
Allah rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun.
21.1.2017 Kayseri