"Kapadokya" denince aklımıza her ne kadar Nevşehir gelse de¸ aslında burası "Kırşehir¸ Niğde¸ Aksaray ve Kayseri"yi de içine alan bir bölgenin genel adıdır.

Çok net bir tarih verilemese de¸ buradaki "peribacası" denilen doğal oluşumların altmış milyon yıllık bir geçmişi olduğu söylenir. Bu coğrafya¸ her hâliyle bir doğa harikasıdır. Kapadokya¸ Pers dilinde "Güzel Atlar Ülkesi" demektir. Burası tarihî İpek Yolu'nun mühim kavşaklarından biridir. Fakat bugün söz konusu yol¸ atıl duruma düştüğü için önemini kaybetmiştir.

Kapadokya dünyanın ortak kültür miraslarının başında gelir. Halen UNESCO Dünya Kültür Mirası listesinde yer alan Kapadokya¸ turizm işletmeciliği bakımından son derece önemli merkezlerimizden biridir. Bu güzel doğal oluşumların çevresine mühim turizm yatırımları yapılmıştır. Bölge günümüzde turizm açısından büyük bir öneme sahiptir.

Bir turizm şahikası olan Nevşehir'de "Avanos¸ Ürgüp¸ Göreme¸ Akvadi¸ Uçhisar ve Ortahisar Kaleleri¸ El Nazar Kilisesi¸ Aynalı Kilise¸ Güvercinlik Vadisi¸ Derinkuyu Yeraltı Şehirleri¸ Ihlara Vadisi¸ Selime Köyü¸ Çavuşin¸ Güllüdere Vadisi¸ Paşabağ¸ Zelve" belli başlı görülmesi gereken yerlerdir. Öte yandan¸ kayalara oyulmuş geleneksel Kapadokya evleri ve güvercinlikler¸ yörenin bariz mimari özelliklerindendir. Burada tabiat¸ en tabii görünümdedir.

Türkiye'ye gelip de Kapadokya'yı ziyaret etmeyen turist sayısı azdır. Yabancı turistler bu büyülü coğrafyanın sırrına vakıf olmak için nice kilometreleri aşıyorlar. Fakat yerli turistler bu harikalar diyarına yeterince ilgi duymuyor. Çocuklarımız ve gençlerimiz daha çok¸ okullar tarafından düzenlenen yılsonu gezileriyle bu güzellikleri görebiliyor. Seyahat acenteleri okullar için gezi programları düzenleyerek iç turizme hareket kazandırıyorlar.

Kapadokya'da ve Nevşehir ilinde sağlam bir turizm altyapısı vardır. Bölgede çok sayıda kaliteli¸ seçkin otel bulunmaktadır. Bu otellerin çoğu yıldızlıdır. Burası için oteller cenneti desek fazla abartmış olmayız. Üstelik bu otellerin çoğu kendine özgü¸ özgün bir mimarî yapıya sahiptir. Çoğu¸ kaya içine oyularak ya da yöreye özgü tüf taşından yapılmıştır.

Nevşehir ve çevresinde mevcut yatak kapasitesi 20 bin¸ gelen yıllık yerli ve yabancı turist sayısı 1 milyon 800 bin civarındadır. Burada 5 adet müze¸ 13 ören yeri¸ 350 kilise ve 8'i açılmış¸ 200 civarında yeraltı şehri ve bir antik şehir bulunmaktadır. Bunlar da gösteriyor ki Nevşehir ve çevresi tabir caizse adeta bir açık hava müzesi görünümündedir.

Bu topraklar pek çok tarihî ve kültürel değeri medeniyetimize kazandırmıştır. Damat İbrahim Paşa¸ Refik Başaran¸ Ürgüplü Hayri Efendi¸ Hacı Bektaş Veli bunlardan bazılarıdır.

Nevşehir tarih boyunca nice köklü medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Kayalar oyularak yapılan yerleşim yerleri ve ibadethaneler ziyaretçilerin ilgisini çekiyor. Başta Derinkuyu'daki

yeraltı şehri olmak üzere¸ pek çok yeraltı şehri o dönemlerde risk ve tehdit altında yaşayan halklara güven vermiştir. İnsanlar buralara sığınarak canını emniyete almıştır. Zaten taşların yumuşak yapısı bu yeraltı şehirlerinin kolayca yapılmasını mümkün kılmıştır.

Bu topraklarda değişik inançlara sahip insanlar bir arada hoşgörüyle yaşamayı becermiştir. Haçla hilal yan yana durabilmiş¸ sevgi iksiri insanî hoşgörüyü mümkün kılmıştır. Burası bu yönüyle de bugünün yayılmacı dünya liderlerine doğru mesajlar vermektedirler.