Yaklaşık 17 yıldır kültür turizmi üzerine yoğunlaşan, Amerika, Yeni Zellanda ve Avustralya’dan Türkiye’ye turist getiren Neon Turizm, Kapadokya’nın Uçhisar bölgesine yaptığı tesis ile konaklama sektörüne giriyor. Her biri birbirinden farklı 11 odaya sahip tesis, bulunduğu bölgeye uyumu ve modern yapısı ile dikkat çekerken tesis enerjisinin bir kısmını kendisi üretecek.


Arinna Lodge
Kapadokya’ya yeni bir soluk getirecek


Kültür turlarına yoğunlaşan, Amerika, Yeni Zellanda ve Avustralya’dan getirdiği turistlerle Türkiye’nin kültürel zenginliklerini buluşturan Neon Turizm, Kapadokya’nın Uçhisar bölgesine yaptığı tesis ile konaklama sektörüne ilk adımını atıyor. Yapımı hızla devam eden tesisin ismi ise Arinna Lodge.

Arinna Lodge, bölgedeki ve Türkiye’deki otellere kıyasla çok farklı bir yerde duruyor. Tesis bulunduğu lokasyona tamamen uyumlu ancak misafirlerin konforu için de bir o kadar modern bir tesis olacak. Lüks segmentteki misafirlerini ağırlayacak şekilde tasarlanan tesis, eski ve yerel mimari için de adeta vaha gibi bir yaşam alanı sunacak. Eski yapılara saygılı, göze batmayacak şekilde tasarlanan tesis, aslında son derece modern bir yapı olacak. Eski yaşam alanları olan mağara, taş bina ve yeni eklenen yapılarla birlikte tesisi farklı zamanlardaki yaşam alanlarının bir bütünleşmesi olarak görebiliriz. Bu üç farklı yaşam zamanına ait yaşam alanlarının bir araya gelmesi ile Arinna Lodge hayata geçecek.

Arinna Lodge, 11 odası ile jet set misafirlere Neon Turizm Genel Müdürü Koray Yetik’in tabiri ile de üst lüks segment misafirlere hizmet verecek. Tesis bünyesinde 5 tane kayaç oda (mağara oda), 1 tane kemerli oda (eski yapı), iki tane dubleks oda ve 3 tane de standart oda yer alıyor. Odaların her biri birbirinden farklı şekilde dizayn edilecek. Neon Turizm, misafirlerin, yorucu Kapadokya gezileri sonrasında konforlu bir şekilde dinlenebilecekleri bir tesis ortaya çıkarmaya çalışıyor.

Üst segmente hizmet verecek (KORAY YETİK)
Tesis hakkında ilk olarak Neon Turizm Genel Müdürü Koray Yetik ile sohbet ettik. Projenin nasıl ortaya çıktığı hakkında bilgi veren Yetik, “Uzun senelerden beri bölgede üst lüks segment müşterilerine hitap edecek tesis sıkıntısı olduğunu  düşünüyorduk ve bu nedenle bölgede, özellikle Uçhisar’da arayışlarımız vardı. Ayrıca Neon Turizm’in  kurucularının turizm sektörüne başlamalarının ilk adımlarını Kapadokya bölgesinde attıklarını da düşünürsek  yatırımcı grupta  bölgeye karşı özel  bir sevgi ve ilginin olduğunu da gönül rahatlığı ile söyleyebilirim” dedi.

Servis ve hizmet çeşitliliği
Tesisin Türkiye’deki butik oteller konusunda çıtayı daha yukarıya taşıyacağını söyleyen Koray Yetik, “Üst lüks segment grubundaki  müşteri profili portföyümüzün ağırlığını teşkil edecek diye yola çıktık. Özel uçağı ile  günü birlik bölgeye gelen konuklar Kapadokya’da istekleri ve hayalleri  doğrultusunda konaklayabilecekleri bir  tesisin varlığını rahatlıkla görecekler ve bilecekler. Tesisimizin servis ve hizmet çeşitliliği olarak da değişik beklentileri ve ihtiyaçları karşılayacak” dedi.

Yeni otel yatırımları yolda
Arinna Lodge’un Neon Turizm’in ilk otel yatırımı olduğunu hatırlatan Yetik, yeni otel yatırımları olacağının da sinyalini verdi. Yetik, “Turizm son yıllarda gelişen üst lüks segment müşteri portföyüne uygun bir tesis ile pazarında ve sahasında daha da emin adımlarla ilerlemek istiyor. Önümüzdeki yakın ve/veya orta vadeli dönemde yatırım yapacağımız tesisler  yine mevcut müşteri portföyümüz ile paralel, örtüşen tesisler olacaktır. Yönetim kadromuzun tecrübesini de göz önünde bulundurursanız  tabi ki İstanbul, Selçuk ve de Çanakkale bölgelerinde Lüks ve/veya Superior First Class sınıfında butik tarzı benzeri tesisleri bünyemize katmayı çok ciddi düşünüyoruz ve halen bu konu ile ilgili görüşmelerimiz devam ediyor.” Koray Yetik, tesisin soft açılışını 2013 sonbaharında, resmi açılışını ise 2014 yılının ilkbaharında yapmayı planladıklarını söyledi.

“Çok özel bir proje” (ATİLLA YÜCEL)
Tesis turizmci gözüyle çok farklı bir yerde ancak bunu mimari açıdan da değerlendirmek daha doğru olur. Tesisin projesi Mimar Atilla Yücel’e ait. Mars-Architects’in kurucu ortağı Mimar Atilla Yücel, Kapadokya’yı yakından tanıyan bir isim. Bölgede çok sayıda projesi bulunan Atilla Yücel, Arinna Lodge’un kendisi için çok özel bir proje olduğunu söyledi. Atilla Yücel Arinna Lodge projesi için şunları söyledi: “Kapadokya zaten çok özel bir yer. Uçhisar da Kapadokya içinde çok özel bir yer. Tesisin konumu ise Uçhisar’da çok önemli yerde. Arinna’nın bulunduğu konum çok yerel ve özel bir yer. Çok değişken bir doğa var bölgede. Nüfus küçük. Yerel bir tat var. Dolayısı ile orada belirli bir duyarlılıkla belirli bir hizmet vermeniz lazım. İlla zengin insan için değil seçici olan o bölgeyi tanımak isteyenler için bir otel yapacaksınız. Turizmin içinden gelen bir girişimci ‘Burada özel bir ortam yaratmak istiyorum’ dedi. Küçük ama nitelikli bir şey istedi. Yatırımcı herhangi sıradan bir otel istemiyordu. Projenin hikayesi 1.5 yıl önce başladı. Arkeolog gibi düşünüp buna bir tasarım katmak da gerekiyordu. Uçhisar küçük bir yerleşke. Bugün yıkıntılar içinde eşsiz bir silüete sahip bir yer. Bu proje bu silüet içinde çok fazla öne çıksın bu silüeti bozsun istemiyoruz. Ortama gayet uyumlu bir tesis ortaya çıkacak. Farklı bir iş yapılacak ancak sırıtmayacak ve uyumlu olacak. Bu proje emek, özen ve dikkat gerektiren bir proje.

“Yepyeni bir dil var”
Şu ana kadar bu proje bizim için ilk. Yepyeni bir otel yapıyoruz. Bu otelin özelliği şu: kullanılan otel odası olarak çok nitelikli ve standartları çok yüksek. Konforu çok yüksek odalardır. Tesiste birkaç yapı var. Bunlar restore edilen yapılardır. Mağara gibi görünen bir şey yapalım istemedik. Yepyeni bir dil var burada. Ölçeği ve çevresine uyumlu bir tesis olacak. Taklit olmayan bir tesis burası. Restore edilen taş parçalar var, mağara var. Farklılıkları çok. Hibrit bir proje. Tesis arazisinde binlerce yıllık yerleşimler var. Hala da orada bu yapılar duruyor. Zaman içinde bu yapılara yeni eklemeler yapılmış. Biz de buraya 21. yüzyıla ait eklemeler yapıyoruz. Ama tamamen çevreye ve yapılara uyumlu bir yapı bu. Standartlar ve konfor şartları yüksek. Yani farklı zamanların farklı özelliklerini bir araya getiren bir tesis ortaya çıkarıyoruz. Bölgedeki diğer otellerden farklı bir otel olacak.” 

Asıl sürpriz iç mekanda (SERKAN AYDEMİR)
Tesisin iç mekanları ise Draft İstanbul’a emanet edilmiş. İç Mimar Serkan Aydemir, tesis içinde misafirleri sürprizler hazırladıklarını söyledi. Aydemir şöyle konuştu: Asıl sürpriz biraz da iç mekanda olması ana fikirdi. Kapadokya’ya gelen turist bölgeyi araştırıp doğal ve kültürel zenginliklerinin ne olduğunu bilerek geliyor. O yüzden biz de misafirlerimizi tesisimizde sürprizle karşılaşmasını istedik. İnsanlara peri bacalarını, ibadet yerlerini ve tarihi mekanları gezdikten sonra otele döndüklerinde günümüzde olduklarını hissettirmek istedik. Bunu yaparken de insanlara fonksiyonel açıdan kolaylıklar sağlayan kaldıkları odalarda evlerinde hissettiren modern çağın gerektirdiği bir takım çalışmalar yaptık. Bir Anadolu motifinin güncellenmiş biçimini sunmaya çalıştık. Oda mobilyalarımızda o odaya özgü mobilyalar tasarladık. Bölgesel dokuya çok dikkat ettik. Uyumluluk iç mekanlarda da devam edecek. Ama daha modern bir şekilde olacak bu. 11 odanın her biri birbirinden farklı olacak. Odaları 4 kategoriye ayırmamız gerekiyordu. 5 tane kayaç oda mağara oda, 1 tane kemerli oda eski bir yapı, iki tane dublex odamız ve 3 tane de standart odamız bulunuyor.
“Yatırımcının yaklaşımı çok önemli”
Genel mekanlarda daha farklı bir yol çizdik. Lobi ve restoran bizim için çok önemli. Lobinin misafir odası gibi olmasını istiyoruz. Resepsiyon mantığından çıkmak istedik. Bir misafir masası, bir misafir odası gibi olsun istedik. Tabi ki bunu yine dışarıdaki bir takım dokuları ve renkleri içeriye taşıyarak yaptık. Şu ana kadar yaptığımız en özel proje bu oldu. Ancak burada yatırımcının yaklaşımı çok önemliydi. Çok profesyonelce, ne istediğini çok iyi bilen bir yatırımcı var. Bu da bize keyif veren bir çalışma oldu. Bölgedeki birçok tesisi inceledik. Proje aşamasında ABD’ye bir gezi yaptık. Doğru örnekleri ve yanlış örnekleri gördük. ABD’ye giderken özellikle restoran bölümü henüz oluşmamıştı. Bu gezi restoranı kafamızda şekillendirdi diyebiliriz. Fikirleri değiştiren bir mekan olacak. Bu tesiste yaptığımız çalışmayı çağdaş, eskiye bağlı kalmış ve göz alıcı olarak tanımlıyorum.”

“Daha kırsal bir çalışma yapacağız” (DENİZ ASLAN)
Tesisin peyzaj çalışmalarını Ds Mimarlık üstlenmiş. Peyzaj Mimarı Dr. Deniz Aslan da Mimar Atilla Yücel gibi Kapadokya’ya hakim bir isim. Kapadokya’da birçok proje içinde yer alan Deniz Aslan, tesiste özel bir peyzaj çalışması yapacaklarını söyledi. Aslan,Kapadokya’da bir hayli çalıştık. Arinna Lodge projesinde yapacağımız peyzaj çalışması çok fazla bezemeci, yapıştırmacı ve kopya olmayacak. Özel bir peyzaj olacak burada. Çünkü burada çok güçlü bir doğa var. Doğayı ezen oradaki topografyayı, dilini silmeye çalışan ve ikilem yaratan bir peyzaj yaratmak istemiyoruz. Daha kırsal bir çalışma yapacağız. Mesela bağ bizimi için güzel bir motif. Onda da arazinin yapısını zedelemeden hareket etmek zorundayız. Biz bunu da bu yapının bir parçası haline getirmek istiyoruz. Etkin birkaç malzeme var bölgede. Tesis alanına birçok bitki yığmayacağız. Bölgeye has bitkiler ve çiçekler olacak. Hep oralı olan malzemeleri kullanacağız. İstanbul’dan gelen bir malzeme değil. Basit ama güçlü, basit ama rafine bir şeye tutunmak istiyoruz. Yüzme havuzu bile aynı mantıkta olabilir. Küçük avlucuklar olacak. Basit ayrıntılar oluşturacağız. Bu oteli ışıkla boğmayacağız. Gece bize bir ortam ışığı verecek. Aydınlatma veya ışık show olmayacak. Bu işi çok iyi biliyoruzdan öte buradaki varoluşu kabul eden onun içine sığan bir çalışma olacak. Bu proje bizim için de çok özel bir proje. Biz şu tuzağa düşmek istemiyoruz: orada çok seçkin tesisler var. bu tesislerde bölgede kültüründe olmayan olmayanlar var. Anadolu’nun birçok farklı kültürünün unsurları bu tesislerde var. Oteller adeta bir müze gibi. Biz bu hataya düşmek istemiyoruz.”

Üç unsur bir arada olacak (HARUN SENEGÖR)
Projenin uygulayıcısı ise Loft Mimarlık. Hem proje üreten hem de bu ürettiği projelerin uygulamasını yapabilen Loft Mimarlık, bu projede sadece uygulayıcı rolünde. Mimar Harun Senegör, Arinna Lodge projesini karmaşık, bir o kadar komplike, bir o kadar da dikkat edilmesi gereken bir proje olarak tanımlıyor. Arinna için “Bizi heyecanlandıran bir proje” diyen Harun Senegör, “Bu proje bizim için hoş bir projeydi. İşveren ile görüştüğümüzde bu projeyi biz alırız diye de düşünmedik. Projeye eleştirilerimizi yaptık ve bu da işverenin çok hoşuna gitti. Böylece projeye dahil olduk. Burada iyi bir uygulama yapmak, paradan çok daha önemli. Çünkü bu projede üç tane unsur var. Eski bir yapı, kayaçların olduğu bir yapı ve bizim eklediğimiz bir yapı var ortada. Bunların üçüyle tek bir konsept yaratılıyor. Bu çok kolay değil. Bu yapıların uyum içinde olması çok kolay değil. Bugünün çizgilerini de taşıması gerekiyor. Yapıda cam ve çelik gibi modern yapı elemanları da kullanılıyor. Mevcut doku üzerine bu malzemeler serpiştiriliyor. Bu çok başarılı bir proje. Bu proje bölge için örnek teşkil edecektir. Çok güzel bir üslubu var bu projenin.  Ben çok beğenerek yapıyorum. Kendi projemiz olmamasına rağmen projeyi sahiplendik. Ancak bu projede en büyük katkı yatırımcıya ait. Onların yaklaşımı çok önemli. ‘Düzgün yapalım. Literatüre girsin. Aykırı olmasın’ gibi bir yaklaşımları var. Böyle müşteri bulmak çok kolay değil. Ayrıca yapılan tesis enerjisinin bir kısmını kendisi üretecek. Bu sistem çevreye ve dokuya zarar vermeden yerleştirilecek. O enerji için belli başlı bir alt yapı oluşturmak gerekiyor. İş verenin bunu düşünmesi çok önemli. Ödül alabilecek bir tesis yapıyoruz.”