TÜRK TABİPLER BİRLİĞİ

Dr Seyfi ŞAHİN

Türk tabipler birliği, Türk hekimlerinin en üst kuruluşudur.

Kanunla kurulmuş bir meslek odaları birliğidir.

Türkiye de 100 bini aşkın doktor var.

Dolayısıyla bütün doktorları bu kuruluş temsil eder.

***

1983 yılında acizane bendeniz, Kayseri ve bölgesi tabip odası başkanı idim.

Hemen 1980 ihtilali sonrası idi.

Bu kuruluşun başında Diyarbakır’ın bir ilçesinden olan

Ama bizim Ankara tıp Fakültesinde en aşırı solcu ve bölücü bir kişi vardı.

Benden bir yıl önce idi.

Daha önce bu birlik gene solcu bir kişinin elinde iken,

İkna veya tehditle onun elinden alındı.

Bu bölücü kişi ekibini kurdu.

O gün bugündür,

Aynı çete birliğin başında aynı kafa ile hüküm sürüyor.

***

Türk Tabipler birliği, şimdiye kadar görevi icabı,

Hiçbir hekimin sorunu ile ilgilenmedi.

Türkiyede hep muhafazakar iktidarlar olduğu için,

Bunlar mantıklı, mantıksız muhalefet edip,

Yanlış işler yaptılar.

Özellikle bölücü bazı hekimler PKK dan dolayı,

Çatışmada öldürülmüşse,

Derhal onu gündeme getirip,

Günlerce onu andılar ve yüceltmeye çalıştılar.

Fakat PKK tarafından görevi başında şehit edilen doktorları ağızlarına almadılar.

Yani milli ve mesleki tavır yerine, bölücü tavır sergilediler.

Türkiye’de ne zaman hekim olmayan terörist yandaşı ölmüşse onun yasını tuttular.

Ne kadar millete zararlı kuruluşlar varsa onlarla işbirliği yaptılar.

En son DHKPC yanlısı bir avukatın, açlık grevinde ölmesini abartarak, yönetimi suçladılar.

Bu olay, bir mezhepçi ve kanunsuz gizli kuruluşun,

Mahkumlarını desteklemek için olmuştu.

Bu avukatın ölümü, Türk Tabipler Birliğini asla ilgilendirmez.

Bir de itiraf edelim ki, Dünyada korona pandemisi ile en başarılı mücadele vermiş olan,

Sağlık bakanlığını, bazı hekimlerin vefatı bahane edilerek,

Siyah kurdele bağlama girişiminde bulundular.

Halbuki bu yüz akı mücadele için,

TTB, sağlık bakanlığını tebrik edip desteklemesi gerekirdi.

Her faaliyetini yıkıcı ve bölücü tarafta gösteren bu kuruluş yöneticilerinden,

Elbette, savcılar ve güvenlik güçleri, hesabını sormalıdır.

***

Peki, Türkiye’de hekimlerin çoğu bölücü ve yıkıcı mı?

Elbette hayır.

Ama bu kuruluşu yöneten çeteye niye güç yetmiyor?

Sebebi, TTB ve diğer odaların da olduğu gibi kuruluş kanununun yetersizliğindendir.

Ben oda başkanı iken bunlarla hep mücadele ettim ama,

İki sebep onların yönetimini devam ettirdi.

***

Birincisi, hekimlerin ilgisizliği,

Çünkü odanın yaptırım gücü yok.

Üstelik üyelik zorunluluğu yok.

İkinci sebep de, kongrelerde üye sayısısın salt çoğunluk mecburiyeti yok.

10 bin üyesi olan bir tabip odasının kongresi 100 kişiyle yapılmakta,

Kendi aralarında yönetime devam etmektedirler.

***

Sonuç olarak, meslektaşlar üzerinde hiçbir etkisi olmayan bu çeşit kuruluşların,

Ya kanun değiştirilip kapatılması,

Veya 100 bin hekimin 50 bin oyunu almadıkça, kendini feshetmesi lazımdır.

Bir de kenarda kaldı diye bu kuruluşun,

Devlete ve millete karşı işlediği suçların mutlaka cezası verilmelidir. Vesselam…

24.09.2020, Kayseri.