‘Korona’ kapıyı çalmış, içeri de girmiştir.

Bu virüs abartıldığı kadar tehlikeli ve farklı mıdır?

Bunu anlamanın tek yolu;

Farklı yaşlarda 100 kişinin aynı anda bu virüse yakalandığını düşünelim.

Hiç istisnasız bunlardan 80 tanesi hastalığı çok hafif biçimde ve hastaneye yatmadan atlatmaktadır.

Hem de ayakta…

Geri kalan 20 kişinin 15 tanesi biraz ağır biçimde ve yatarak hastalığı atlatmaktadır.

Hastalıktan kurtulan kişi sayısı 95 oldu mu?

Tüm bunlardan sonra geriye kalan 5 kişi ise yoğun bakıma alınmakta, bunlardan 60 yaşından büyük, kalp, akciğer ve solunum rahatsızlıkları olan, kronik bir hastalığı bulunan 2 tanesi hayatını kaybetmektedir… Yani 98 kişi kurtulmaktadır.

İşte velveleye verilen durum

Market raflarının boşaltılmasını sağlayan, insanları fellik fellik maske aramaya iten, hayatımızı karartan, ‘kıyamet alametleri’ olarak gördüğümüz hastalık.

Yapılan bu kadar yayın, abartılı iddialar, insanların içini karartan teoriler hep bu hastalık için…

Elimizden gelse, gezegenimizi terk edecek, başka gezegenlerin yolunu tutacağız.

‘Her şey bitti, artık bize de geldi, Türkiye batacak, ekonomi çökecek’ gibi kaygılar geliştirdiğimiz, sonunda yapılanlar için ‘biraz abartmışız’ diyeceğimiz durum bu.

Biz düşünmeye devam edelim

Gene yüz kişi alalım

Bu yüz kişiye normal grip mikrobunun bulaştığını varsayalım, ne olur?

İşte sonuç;

100 kişinin gene 70 tanesi hastalığı hafif yolla atlatacak, 30 tanesi yorgan döşek yatacak, bunun 5-6 tanesi hastaneye kaldırılacak, belki 2 ya da 3’ü, yaşlı, kronik kalp ve akciğer hastalığı olanlar hayatını kaybedecektir.

Tüm dünyada 1 milyar kişi gribe yakalanmakta, 5 milyon kişi hastanede yatmakta, bunların 500 binden fazlası ise ölmektedir (resmi istatistikler)

Buna rağmen grip şurada görüldü, buraya geldi, şu kadar kişi yakalandı vb. hiçbir söz işitmeyiz…

Neden?

Bunun takdiri size ait

Elbette bu düşünceleri savunurken, ‘hiçbir şey yokmuş, önemsizmiş, bu kadar rahatsız olmaya değmezmiş’ vb. şeyler söylemiyorum…

Tedbir alacağız

Tedbir bizden takdir Allah’tan

Kurallara uyacak, temizlik alışkanlıklarımızı geliştirecek, artık geçmişte yaşadığımız o ‘serbest hayatın’ sonunun geldiğini unutmayacağız…

Bizi artık çok ‘korona virüsler’ beklemektedir

Tehlikeli olan korona virüsü değil

Biz, kaygılarımızı ve hiç bırakmak istemediğimiz ‘serbest hayat’ımızdır…