<span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">İşte Cuma hutbesinde bu haftanın konusu :</span></span> <span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"> <br /> <br /> </span><strong><span style="font-family: Arial;"> HUTBE KONUSU: EDEP VE HAYÂ</span></strong></span> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Cumanız mübarek olsun Aziz Kardeşlerim!</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Peygamber Efendimiz (s.a.s) bir gün ashâbına,</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">“Allah’tan hakkıyla hayâ ediniz!” buyurdu.</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Ashab, “Yâ Resûlallah! Biz zaten Allah’tan hayâ ediyoruz, elhamdülillah!” şeklinde karşılık verdi. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem, sözlerine şöyle devam etti. “Hayâ, sadece sizin anladığınız manada değildir. Allah’tan hakkıyla hayâ etmek, bütün organları her türlü günah ve haramdan korumaktır. Dünyanın geçici nimetlerine aldanmamaktır. Ölümü ve ölümden sonraki hayatı asla unutmamaktır.”(1)</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Kardeşlerim!</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Rabbimizin insanın fıtratında var ettiği duygulardan biri de edep ve hayâdır. Edep ve hayâ, Efendimizin de işaret ettiği gibi yaratılış hikmet ve gayesine uygun, insana yaraşır bir hayat sürme çabasıdır. Edep ve hayâ, insanın nefsini terbiye etmesi, kendini ve haddini bilmesidir.(2)</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Ruhunu Kerim Kitabımızın mana sofrasından besleyen müminler, kâmil insan olma yolunun edep ve hayâdan geçtiğini bilirler. Müminin söz ve davranışları edeple değer bulur. Edeple yapılan tövbe makbul olur. Dua ve ibadetler, edeple eda edilirse Allah’a yükselir ve sahibini yüceltir.</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Aziz Müminler!</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Edep ve hayâyı kuşanan kalpte ancak hayır ve güzellik bulunur. Edebi şiar edinmiş bir zihinden ancak faydalı düşünceler sadır olur. Edeple konuşan bir dilden ancak hayırlı ve hoş sözler dökülür. Böyle bir dil, kendini ilgilendirmeyen boş sözlerden, dedikodu, yalan, iftira gibi mümine yakışmayan konuşmalardan uzak durur.</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Edep ve hayâ ile nazar eden göz, kendi ayıbını aramaktan başkalarının kusur ve noksanını göremez. “Söyle müminlere, gözlerini muhafaza etsinler.”(3) âyetinin terbiyesinden geçen göz, mahremiyet sınırlarını ihlal edemez. Edep ve hayâ perdesine bürünen kulak, Rabbimizin hoşnut olmadığı her türlü söze kapalıdır. Edep ve hayânın tadına varan gönül, kin, haset, kibir, nefret gibi her türlü nefsani duygunun esaretinden kurtulur.</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Değerli Kardeşlerim!</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">İnsan her yaşta, her çağda ve her konumda edep ve hayâya muhtaçtır. Edep, bizim medeniyetimizde üstün bir ahlâkî meziyet olarak değer görmüştür. Ancak bugün büyük oranda insanlık, bir edep ve hayâ mahrumiyeti, bir ahlak çöküntüsü yaşamaktadır. Günümüz dünyasında ahlâkî değerler giderek yozlaşmaktadır. Öyle ki, önceleri edep ve hayâ sahibi olanlar övülür, değerli görülürken, şimdilerde edepli davranmak ve hayâlı olmak bir eksiklik, bir zayıflık gibi algılanmaktadır. Edebe aykırı sözler sarf etmek ve ahlâk dışı davranışları alenî olarak işlemek ise ne acıdır ki kimilerince cesaretin, özgüvenin ve özgürlüğün göstergesi kabul edilmektedir.</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Nice zihinler, gönüller ve bedenler edep ve hayâ ile yücelmek yerine edepsizliğin girdabında boğulmaktadır. Fıtratı zedeleyen, ahlakı zayıflatan, hayâ perdesini yırtan araçlar her geçen gün artmaktadır. İnsanlık, nicelerinin ar damarlarının çatlayışını üzüntü ve ibretle izlemektedir. Kimi sosyal medya ortamları, ekranlar, sayfalar her gün hataya teşvik eden, günahı tatlı gösteren, kötüye ve şiddete müsaade eden kareler yayınlamaktadır. Çocuklar istismar malzemesi hâline getirilmekte; kadınlar, cinsel meta olarak görülmektedir. Dün harama karşı edeple öne eğilen başlar, hürmetle çevrilen gözler bugün sınır tanımaz bir biçimde harama yönelebilmektedir.</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Kardeşlerim!</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Bütün bunların temelinde erdem ve ahlak üzerine bina edilmeyen bir hayat anlayışının var olduğu aşikârdır. Edep ve hayâ yoksunluğu, insanın değer bakımından yoksullaşmasının bir ifadesidir. Edepsizlik, değersizliktir. İnsanın fıtratında var olan edebi, hayâyı kaybetmek, kişiyi “en şerefli varlık” olmaktan çıkararak değersizleştirir. Peygamberimiz, hayâ ve edebin, imanın bir tezahürü olduğunu, bu meziyetlerden kendini mahrum edenlerin ise hüsrana sürükleneceklerini haber vermektedir.(4)</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Kardeşlerim! Geliniz! Edep ve hayânın eşsiz bir hazine olduğunu bir kez daha hatırlayalım. İşe önce kendi ayıplarımızı görüp düzeltmekle başlayalım. Zamanın ve mekânın hakkımızda şahitlik yapacağı hesap günü gelmeden önce kendimizi hesaba çekelim. Mümin olmanın hakkını verebilmek için gayret gösterelim. Her hal ve hareketimizde Resûl-i Ekrem (s.a.s) Efendimizin ahlak ve edebini örnek alalım.</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Hutbemizi, müminin nişanı olan edebe dair şu veciz ifadelerle bitirmek istiyorum:</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;"><br /> </span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Edeb bir tâc imiş nûr-i Hudâ’dan,</span></span></div> <div><span style="font-size: 16px;"><span style="font-family: Arial;">Giy o tâcı emin ol her belâdan.</span></span></div>