2020 YILINA VEDA EDERKEN

Doç. Dr. Faruk GÜÇLÜ

2020 yılı ne yazık ki depremle başladı, ekonomik sorunlar, sel baskınları, iç ve dış sorunlar, Karabağ’da yaşanan Azeri/Ermeni Savaşı ile devam etti. Daha sonra dünyayı ve ülkemize kabus gibi saran salgın ile yaşamaya devam ediyoruz. Onlarca insanımızı, dostumuzu, akrabamızı kaybettik. İnsanların çoğunluğu 2020 yılını mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşamadı.

2021 yılına girmek üzere olduğumuz şu anlarda aynı sorunlar değişik şekilde devam ediyor. Depremler, salgınlar ve ekonomik sorunlar belki paradan başka şeylerin örneğin insanlığın yardımlaşmanın dayanışmanın daha önemli olduğunu bir kez daha ortaya koydu.

Covid-19 salgınında bir amca oğlunu, çok sayıda dostunu ve arkadaşını yitirmiş birisi olarak dünya toplumlarının ,Dünya Sağlık Örgütünün, Sağlık Bakanlıklarının iyi bir sınav veremediğini söylememiz mümkündür. İnsanların umudu haline gelen aşılar konusunda kapitalist ve zengin Batı ülkeleri ile ABD kendi insanlarının ihtiyacından çok fazlasını bloke ederek satın aldı. Dünyanın diğer ülkelerinde yaşayan kimisi yoksul insanlar kaderleriyle başbaşa bırakıldı. Dünya Sağlık örgütü bu konuda yeterince etkin olamadı ve ağırlığını koyamadı. Bizim sağlık çalışanlarımızın canla başla salgınla mücadele ettiğine kuşku yok kendilerine minnettarız. Aynı başarıyı Sağlık Bakanlığı yönetiminin gösterdiğini söyleyebilmek ne yazık ki mümkün değil.

Ülkemiz bir deprem ülkesi onca yaşadığımız acıya rağmen depremlerden yeterince ders çıkaramadık. Ülkemiz ciddi bir kuraklık tehdidiyle karşı karşıya. Kısır siyasi çekişmeler dışında bu konuda da geleceğe yönelik ciddi bir projemiz ne yazık ki yok.

Ülkemizin üzerinde bulunduğu coğrafya güçlü olmayı, bir olmayı, diri olmayı ve dayanışmayı zorunlu kılıyor. Ülkemiz her alanda kendi kendine yeten bir ülke olmak zorundadır. 1940 yıllarda Çin’e Kolera aşısı satan bir ülkeden 2020 yılında Çin’den Cavid-19 aşısı ithal eden bir ülkeye gelmiş olmakta herkesin bir biçimde sorumluluğu olduğu tartışmasız.

Bu nedenle sorunların üstünü örtmek yerine gerçeği bilerek, kısır siyasi çekişmeler dışında toplumun tüm kesimlerini kucaklayan ,kimseyi dışlamayan ,çözüm üreten bir iradeyle bu sorunların üstesinden gelmemiz mümkün olacaktır. Ülkemiz ve halkımız güçlüdür. Mutlaka tüm sorunları yenecektir. O nedenle 2021 yılına daha umutla bakmak gerekir.

Herkese mutlu yıllar dilerim.