23 Aralık “Dünya Şehit Çocuklar Günü” dolayısıyla, dünyanın birçok ülkesinde savaşların ve çatışmaların ortasında hayatını kaybeden çocuklar anılacak. Bu anlamlı gün, mazlum coğrafyalarda yaşamını yitiren binlerce çocuğun unutulmaması ve küresel vicdanın harekete geçirilmesi amacıyla her geçen yıl daha fazla gündeme taşınıyor.
Sivil toplum kuruluşları, akademisyenler, gazeteciler ve insan hakları savunucuları, 23 Aralık vesilesiyle yaptıkları ortak çağrıda, “Savaşta ölen her çocuk, insanlığın geleceğinden eksilen bir umut ışığıdır” ifadelerine yer verdi.
Dünya Genelinde Çocuk Kayıpları Alarm Veriyor
Son yıllarda çatışmaların yoğunlaştığı bölgelerde çocuk ölümleri kritik seviyelere ulaştı. Uluslararası kuruluşların verilerine göre, son 10 yılda 340 binden fazla çocuk savaş ve silahlı çatışmalar nedeniyle hayatını kaybetti.
Gazze, Suriye, Yemen ve Sudan başta olmak üzere birçok kriz bölgesinde tehdit altındaki çocukların oranının yüzde 70’in üzerine çıktığı belirtiliyor. Uzmanlar, açıklanan rakamların gerçeği tam olarak yansıtmadığını, açlık, susuzluk, salgın hastalıklar ve psikolojik travmalar nedeniyle hayatını kaybeden çocuklarla birlikte gerçek sayının çok daha yüksek olabileceğini ifade ediyor.
Bombalardan Kaçamayan Masumlar
Çatışma bölgelerinde çocuklar yalnızca bombalarla değil; yetersiz beslenme, temiz suya erişememe, sağlık hizmetlerinden mahrumiyet ve derin travmalarla da yaşam mücadelesi veriyor. Eğitim hakkından uzak kalan milyonlarca çocuk, savaşın görünmeyen ama en ağır sonuçlarıyla karşı karşıya kalıyor.
“Unutulan Çocuklar İçin Ses Olun” Çağrısı
23 Aralık kapsamında dünyanın farklı şehirlerinde düzenlenecek anma ve farkındalık etkinliklerinde bu yıl “Sessiz Çığlık” teması öne çıkıyor. Etkinliklerde yalnızca hayatını kaybeden çocuklar değil; savaşta ailesini yitiren yetimler, zorla göç ettirilenler ve eğitim hakkından mahrum bırakılan milyonlarca çocuk için de güçlü mesajlar verilmesi hedefleniyor.
İnsan hakları gözlemcileri ise, “Savaşı durduramayan dünya, en azından çocukları korumalıydı; bunu bile başaramadı” ifadeleriyle küresel sessizliğe dikkat çekiyor.
Türkiye’de Ortak Hareket Çağrısı
Aktivistler, Türkiye’deki sivil toplum kuruluşları, üniversiteler, akademisyenler ve gençlik hareketlerine ortak bir duruş sergileme çağrısında bulundu. Türkiye merkezli STK’ların ortak bir deklarasyon yayımlaması beklentisi dile getirilirken, toplumsal farkındalığın artırılmasının önemine vurgu yapıldı.
Talepler Net: Somut Adımlar Atılmalı
İnsan hakları savunucuları, 23 Aralık’ın sadece bir anma günü olmaktan çıkarılarak somut adımlarla desteklenmesini istedi. Bu kapsamda şu talepler öne çıktı:
-
Her yıl 23 Aralık’ta ulusal farkındalık kampanyaları düzenlenmesi,
-
Şehit çocukların anısına eğitim burs fonları oluşturulması,
-
Mazlum coğrafyalar için acil insani yardım koridorlarının açılmasının talep edilmesi.
STK temsilcileri, “Bu çocuklar sadece bir ülkenin değil, bütün insanlığın emanetidir” sözleriyle destek çağrısını yineledi.
Uzmanlar Uyarıyor: “En Büyük Tehlike Sessizlik”
Uzmanlara göre, çocuklar için en büyük tehdit sadece savaşlar değil; toplumsal duyarsızlık ve sessizlik.
“Savaş bölgelerinde büyüyen çocuklar, ömür boyu sürecek travmalarla karşı karşıya kalıyor. Dünyanın suskunluğu bu yaraları daha da derinleştiriyor” değerlendirmesinde bulunuldu.
Sosyologlar ise sosyal medya, basın-yayın organları, eğitim kurumları ve toplumsal projelerin farkındalığı artırmada kritik rol oynadığına dikkat çekiyor.
“Bir Çocuğun Hayatı Bir Dünya Değerindedir”
23 Aralık “Dünya Şehit Çocuklar Günü”, savaşın en ağır yükünü taşıyan çocukları hatırlamak için güçlü bir sembol olma özelliği taşıyor. Yetkililer ve insan hakları savunucuları ortak bir cümlede buluşuyor:
“Bir çocuğun hayatı bir dünya değerindedir; bu dünyanın sessiz kalmaya hakkı yoktur.”